Sırbistan ve futbol, hatta spor dediğimizde hepimizin aklına 2 kulüp gelir; Kızılyıldız ve Partizan! Birbirleriyle ölesiye düşman bu iki Belgrad takımından bugünkü konumuz, Beşiktaşın Avrupa Liginde aynı grupta mücadele ettiği Partizan..
1945’de kurulan kulübün tarihinde 25 lig şampiyonluğu, 12 Sırbistan kupası şampiyonluğu, geçmişe dönersek de, bir Şampiyon Kulüpler Kupası finali ve 10 da Yugoslav Ligi şampiyonluğu bulunuyor.
Yugoslavya’daki ayrılışından sonra hemen her ülke kulübü gibi küçülmek zorunda kalan Partizan’ın son yıllardaki en büyük misyonu oyuncu yetiştirmek. Bütçeyi bu şekilde büyütmeye çalışan Crno-Beli(Siyah-Beyazlılar)’de son dönemde Stevan Jovetic, Zoran Tosic, Adem Ljajic, Stefan Savic, Lazar Markovic ve Aleksandar Mitrovic gibi Avrupa’da tanınan isimler piyasaya çıktı.
Bu oyuncuların satışından ciddi bir gelir elde eden Partizan buna karşılık transfer politikası olarak pahalı transferlere değil, ‘mecburiyetten’ Sırbistan piyasasındaki genç ve gelecek vadeden oyunculara yöneldi.
Geçtiğimiz sezon ligi ikinci sırada bitirmeyi başaran Partizan Avrupa Ligi’nde ön eleme oynamaya hak kazandı AMA!! Haziran ayının başında UEFA’nın açıkladığı karar onları Şampiyonlar Ligi ön elemelerine taşıdı. Çünkü Finansal Fair Play Kuralları’nı yerine getirmeyen Kızılyıldız Avrupa Kupaları’ndan men edilmişti!
Şampiyonlar Ligi 2.Eleme Turu’nda Faroe Adaları ekibi HB Torshavn’i rahat bir şekilde geçen Partizan’ın bir sonraki turda rakibi Bulgar Futbolu’nun yükselişte olan ekiplerinden Ludogorets Razgrad oldu. Deplasmanda golsüz berabere kalan Partizan kendi sahasında 2-2’lik beraberlikle Şampiyonlar Ligi’nde gruplara kalamadı.
Ludogorets’e elenilmesinin ardından yoluna Avrupa Ligi’nde devam eden Partizan’ın bir sonraki rakibi ise Azerbeycan temsilcisi Neftçi Bakü oldu ve siyah beyazlılar rakibini her iki maçta da yenerek Avrupa Ligi gruplarına kalmayı başardı.
Takımın kalesini Milan Lukac koruyor. Savunma hattının sol tarafında Partizan’daki dördüncü sezonuna giren Vladimir Volkov bulunuyor. Karadağlı oyuncuyu iki yönlü bir bek ama vasat bir isim olarak nitelendirebiliriz. Savunmanın sağ tarafında ise takıma bu sezon Vojvodina’dan transfer olan Miroslav Vulicevic var.
Savunmanın ortasında görev alan 1.90’lik iki dev, Vojislav Stankovic ve Lazar Cirkovic oynuyor. Orta sahada ileri uca yakın olan isim ise hepimizin yakından tanıdığı biri. Bir dönem Galatasaray forması da giyen Sasa Ilic! Ilıc takımın kaptanı ve aynı zamanda hücum varyasyonlarını yöneten isim. Ona orta sahada partner olan isimler de Branco Ilic ve henüz 17 yaşındaki tempolu, teknik ama tecrübesiz Danilo Pantic.
Sağ kanatta oynayan Petar Grbic ise hem ters ortaları hem de içeri katedişleri ile ‘bence’ takımın en dikkat edilmesi gereken oyuncusu. Takımda en ileri uçta görev alan futbolcu da Danko Lazovic. Hollanda, Almanya ve Rusya gibi 3 önemli ligde forma giydikten sonra Partizan’a dönen oyuncu da tecrübesi ile bir başka boş bırakılmaması gereken isim.
Takım rakibi karşılarken iyi yerleştiğinde savunmalarında boşluk bulmak gerçekten çok zor. VE DE en önemli konularından başında, iki uzun stoperleri ile ceza sahasına yığıldıkları DURAN TOPLAR geliyor!
Maçlarını 32 bin kişilik Stadion Partizana’da oynayan ekip iç saha maçlarında çok daha başarılı. Bu sezon evlerinde oynadıkları 4 Avrupa karşılaşmasının hiçbirini kaybetmediler. Ateşli bir taraftar sahipler ve söylenene göre birbiriyle kavgalı 3 taraftar grubu bu maç öncesi tek vücut olma kararı aldı ve bizi çok sert bir atmosferin beklediği aşikar..
Partizan’ın en kırılgan bölgesi ‘bence’ orta sahası. Organizasyon problemi çeken, toplu pres karşısında 4-5 pası arka arkaya yapamayan bir ekip. Defans oyuncuları için de topu oyuna sokmada başarılı oldukları söylenemez.
Bugün Belgrad’da en önemli şey SABIR! Ve de İLK GOLÜ YEMEMEK..
Skor dezavantajına düşersek, gömülen Partizan savunmasını aşmak hiç de kolay olmayacaktır ki bunun bir örneğini duvar ördükleri Tottenham maçında da görmüştük!
Gruplar belli olduğunda, Belgrad’da beraberlik kötü sonuç değil diye düşünüyordum ama Olimpiyat STADINDA Asteras’dan 87.dakikada yenilen golle pisine kaybedilen 2 puandan dolayı kazanmak zorunda olduğumuz da bir gerçek.
Umarım futbol şansı da yanımızda olur ve de hakemlerin takdir hakları!
Kadro ve oyun kalitesi olarak, Tottehham haricindeki diğer 2 rakibinden bariz şekilde üstün olan siyah beyazlılar bu gruptan çıkamazsa gerçekten çok yazık olur.
Başarılar Beşiktaş..