SANCILI OLACAK
Gücüme gidiyor koskoca İzmir’de küçücük deplasman tribününe sıkışıp kalmak. Bırakın bugün Fenerbahçe’yi desteklemeye gelen bir kaç yüz kişiyi, onbinlerin dışarıda kaldığı maçları bu şehirde yaşamış bir taraftar olarak kabullenemiyorum bu durumu. Evet Bornova Stadı yetersiz,evet %5 kuralı var ancak Fenerbahçe İzmir’e geliyor ve sadece bir avuç seyircisi takımına destek olabiliyor. Kimse kusura bakmasın ama kocaman bir saçmalıktan başka bir şey değil bu.
Her şeye rağmen bu saçmalığın içinde bulunmadan duramadım ve o küçücük deplasman tribününde yerimi aldım. Aslında işin doğrusu benim yerime yılda bir kez Fenerbahçe’sini görme şansına sahip Ege’li bir taraftarın maçı seyretmesiydi ya neyse. Bu seferlik böyle oldu. Bir daha da doğru dürüst takıma katkı sağlayamayacağım, sesimi duyuramayacağım bu stada biraz zor gelirim.
Tabii maç sonu keyifler iyice kaçtı üstüste ikinci mağlubiyeti alınca. Belki de biraz o yüzden böylesine negatif konuşuyorum ama siz söyleyin bugün özellikle ikinci yarıdaki oyundan sonra nasıl olumlu şeylerden bahsedebilirim?
Bakın bugün takımda Isla, Dirar, Alper ve Ayew soru işaretlik top oynadılar. Bir takım bir hadi bilemedin iki tane oyuncunun berbat futbolunu kaldırabilir ama 4 oyuncunun değil.
Hocanın da bu oyunculara fazlasıyla tahammül etmesi hiç olmadı, onu da söyleyeyim. Tamam hoca yeni, takıma ülkeye alışıyor ama sahada da rezalet oynayan futbolcularda ısrar etmesinin alışma dönemiyle falan alakası yok. Bu maç maalesef biraz da hocaya yazar kabul edelim.
İlk devre de aslında aman aman bir top oynamadık ama hiç olmazsa Slimani biraz hareketliydi. Rakip defansı oldukça karıştırdı. Basit oynadığında oyun zekasını ve top tekniğini gösterdi. Fazla driplinge kaçtığında ise o da top kayıpları yaptı. Ancak yine de yaptığı kayıpların saydığım 4 oyuncunun acemilikleri yanında lafı bile edilmez. İkinci devre ise o da takıma uydu, sahada kayboldu.
Kötü oyun kadar beni endişelendiren iki haftadır mağlup duruma düştükten sonra takımın “çaresiz” görüntüsü. Tamam kaç sezondur bu takımın kalitesi eksik bunu biliyoruz. Giden ve gelen oyuncular sonrası takımın kalitesi arttı mı azaldı mı orası da tartışılır ancak sahada bir tane isyan edecek topçu olmaz mı? Bu ruh hali oynanan oyundan daha çok üzdü beni açıkçası.
Bir de sıkışan oyunda ilaç olabilecek duran topları Hasan Ali ve Eljif’in kullanması da çözümsüzlüğü arttırdı.
Evet büyük bir değişim içindeyiz ve bu değişim sancılı olacak. Bunu zaten biliyorduk ama bu dönemde bazen şansın da yanınızda olması lazım kötü oynarken de kazanmak için. Geçen hafta Slimani’nin kaçırdığı net pozisyon bugün Topal’ın direkten dönen şutu gol olsa eksiklerimize rağmen başka şeyler konuşuyor olurduk. Şimdi ise sancıları sonuna kadar hissetmek durumundayız hepimiz. Bakalım sadece Fenerbahçe taraftarında değil son zamanlarda tüm Türk halkında eksik olan “sabrı” gösterebilecek miyiz? Ben kendi adıma sonuna kadar göstereceğim. Sancılı olacak ama sonunda umarım ortaya uzun yıllar başarılı olacak bir takım çıkacak.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: alp.eralp@abcspor.com
twitter: @alperalp72
