Tam 201 ülkeden canlı yayınlanan ve bu anlamda rekorun yeni sahibi olan maçta, iki kritik mağlubiyetten sonra Sloukas’ın yaktığı ateşle çıkışa geçen temsilcimiz Fenerbahçe ve Kasım ayı MVP’si Llull’un sürüklediği son maçların formda takımı Real Madrid karşı karşıya geldi. Geçen sezon temsilcimizin süpürerek kazandığı Top 8 mücadelesinin rövanşı olan maçta taraftarların ilgisi beklendiği gibi büyüktü, tüm biletler satılmıştı ve yine harika bir atmosfer vardı Ülker Arena’da.
“İlk Beşler”
Fenerbahçe: Dixon-Nunnally-Kalinic-Vesely-Udoh
(Sakatlığı süren Bogdanovic ve 3 gündür hasta olan Antic eksikler.)
Real Madrid: Doncic-Llull-Maciulis-Reyes-Ayon
(Sakatlıkları devam eden Thompkins ve Draper yok.)
“Nunnally müthiş başladı”
Takımlar karşılıklı top kayıpları ile başlarken son haftaların formsuz ismi Nunnally’nin perdeden çıkarak bulduğu ilk üçlüğü sokması çok değerliydi, kendisine güvenle başladı ki çeyreği de 9 sayı ile tamamladı ve İtalya ligi MVP’si olduğunu hatırladı Amerikalı oyuncu.
“Boyalı alan savunması ve hücum ribaundları”
Temsilcimiz hücumda pota altını ikiz kuleler ile iyi kullandı ama tersinde boyalı alanı savunamadık, Llull çok efektif başladı penetreleri ile. Ayrıca hücum ribaundlarında da problem yaşadık Real’in bu değişik beşine karşı, özellikle Maciulis ve Reyes hayli zorladılar bizi temasa dayalı sert oyunları ile. Hücumda Dixon ile kullandığımız erken toplar sonrası geçiş oyunlarında pota altına çabuk inen Real, uzunları iyi besledi. Temsilcimiz ise savunmayı oturtamadı belki ama atarak ayakta kaldı, Kalinic’in de Nunnally’e katılması ile tabelada önde kalmayı başardık.
“Atarak oyunda kaldık”
Antic’in de kadroda olmadığı bir günde koç Obradovic mecburen Vesely-Udoh’u değiştirerek kullandı. Bu bölümlerde Datome üzerinden yakaladıkları ters eşleşmeleri faulle ya da sayıyla değerlendirseler de hücumda Sloukas liderliğinde pas trafiğini yakalayan temsilcimiz penetreler ve ekstra paslarla skor bulmada sorun yaşamadılar.
“İkili oyun savunması”
İkinci çeyreğin başında Vesely hücumda tek başına Randolph ve Hunter gibi iki atletik uzunla mücadele etmek zorunda kaldı ama bu sınavı geçti. Tabi bunda Kalinic’in Randolph’a karşı sürekli penetre etmesinin de etkisi büyüktü, onu bu şekilde potadan uzak tutmayı başardı Sırp forvet. Fakat savunmada bu atletik uzunlara karşı ikili oyunlarda problem yaşadık. Randolph’un şutunun olması ve dışa açılması potaya çabuk devrilen Hunter’a ters taraftan yardım getirmemizi engelledi.
“Atletik uzunlar canımızı sıktı”
Koç Obradovic mecburen iki uzununu tekrar birlikte sahaya sürmek zorunda kaldı ribaundlardaki dengeyi sağlamak ve ikili oyun savunmasında adam değişmelerden sonraki direnci arttırabilmek için. Fakat yeterli olmadı, Fernandez-Hunter ikili oyunlarına bir türlü çare bulamadık. İlk çeyrekte gösterdiğimiz savunma sertliğini ve direncini ortaya koyamadık maalesef. Hücumda ise Nunnally’nin bıraktığı yerden devam eden Sloukas takımını sırtladı kendi yarattığı şutlar ile. Ama iki atlet uzun artı Taylor ile her topta rahatlıka adam değişen ve penetrelerimizi kesen Real ilk çeyreğin aksine bizi yavaşlatmayı başardı.
“Real savunmada vidaları sıktı”
Tepede baskıyı iyi yapan temsilcimiz hücumda maalesef yaptığı basit top kayıpları nedeniyle farkı açma şansını kaçırdı ve yarının başında Kalinic-Nunnally ikilisi ile yakaladığımız 5-0’lık seri boşa gitti. İlk yarı ritmini bir türlü yakalamayan Dixon ikinci yarının başında da sorun yaşamaya devam etti, hücumda verimliliğimiz düşünce Real savunma kaynaklı hızlı hücumlarla 8-0’lık seri ile bize karşılık verdi ve öne geçtiler.
“Taraftar oyuna müdahele etti”
Taraftarın oyuna müdahele etmesi ve takımımızı ayağa kaldırması kritikti geri düştüğümüz anlarda, deplasmanda oynamanın baskısını fazlasıyla hissetti Real. Bu destekle beraber savunmada sertliği yukarı çeken ve rakibini yavaşlatan temsilcimiz hücumda da Sloukas organizasyonları ile topu inatla pota altına ikiz kulelere indiren Fenerbahçe Real’in atletik uzunlarının sahada olmamasını çok iyi kullandı. Ancak hücumdaki bu akıcılığı kalıcı kılamadık, Real’in topsuz katları ile beslediği ikili oyunların aksine biz fazla dribbling ile kendi kendimizi baltaladık. 3. çeyreğin sonunda maçın sessiz ismi Dixon sahneye çıkarak attığı kritik üçlük ve Udoh’a zamanında indirdiği topla takımına nefes aldırdı. Talihsiz düdükler ve yaptığımız basit top kayıplarına rağmen bu çeyreği skorda kalarak bitirmemiz çok kritikti.
“Baskıyı arttırdık ödülünü aldık”
Son çeyreğe Doncic ile başlayan Real’e karşı cezayı çok iyi kesti temsilcimiz. Baskıyı arttırdık, onları net olarak durduk ve Sloukas-Dixon liderliğinde hücumda da çok iyi organize olduk. Hem çaldığımız topları hızlı hücumlara dönüştürdük hem de set hücumlarında topu akıllı bir şekilde Udoh’a indirerek boyalı alanı kullandık. Savunma ile maçın içinde kalmanın ne kadar kritik olduğunu bir kez daha görmüş olduk.
“Randolph’u durduramadık son çeyrekte”
Real Llull’un yeniden oyuna girmesiyle 4 dışarıda oynayarak pas temposunu yüksellti ve ekstra paslarla Randolph’un üstüste üçlükleri geldi, ritmini bulan Amerikalı uzun 11 sayı birden buldu. Neyseki biz de maestro Sloukas liderliğinde iç-dış dengesini çok iyi kurduk Udoh’a indirdiğimiz toplar ve sonrasında sahaya doğru yerleşerek Nunnally artı Dixon’dan bulduğumuz şutlarla.
“Savunma Savunma Savunma”
Maçın bu kritik anlarında Dixon’ın Llull karşısında yaptığı savunma da çok değerliydi, onun oyuna girmesini engelledik. Udoh da savunmada harika çalıştı özellikle boyalı alanda getirdiği yardımlarla bu kez Hunter’ı kullanmalarını engelledik. Son dakikalarda Sloukas’a çalınan haksız teknik faulle (ikincisi olduğu için oyundan atıldı) ve sonrasında Randolph’un aldığı teknik faulle maç beklendiği gibi hayli gerildi. Bitime bir dakika kala üst üste elimize geçen iki fırsattan faydalanamadık ama sonrasında Dixon’ın bulduğu kritik penetre ile dengeyi sağladık. Mola sonrası tüm şutörlerini oyuna alan Real Llull ile son topu kullanamadı, kullandırmadık etkili savunmamızla. Maçın adamı Nunnally’nin savunma ribaundu ve sonrası aldığı faulle çizgiye gitmesi, orada da akıllı bir şekilde birini atırıp birini kaçırması ile de galibiyet geldi.
“Pastanın çileği Nunnally”
Bu skor Fenerbahçe için sadece bir galibiyetten ibaret değil. Sarı lacivertliler sezon başından beri belki de ilk defa geçen sezonki performansın bir benzerini gösterdi. Takım olarak harika bir mücadele verdiler, rakibe nazaran dar rotasyonla oynamasının etkisiyle zaman zaman yorgunluk boy gösterdi ve savunma direnci düştü belki ama en kritik anlarda yine takım savunması ön plana çıktı. En önemlisi de rakibin seri yakaladığı, geri düştükleri anlarda taraftarın da desteği ile birbirlerinin açıklarını kapatıp ayağa kalkmayı, geri dönmeyi başardılar. Bu kadar pozitif noktanın üzerine bir de Nunnally’nin sahaya koyduğu enerji ve oyunun her iki alanında da çok verimli bir maç çıkarmış olması bu akşamki pastanın çileğiydi.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
Mail: fersu77@abcspor.com
Twitter: @fersudeniz