https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

PANİK ALARMLARI

Okunması Gerekenler

PANİK ALARMLARI

Beşiktaş’ın çok uzun zamandır görmediğimiz derecede berbat bir futbol sergilediği Lask Linz deplasmanından sonra en beklemeyeceğimiz şey aynı derecede kötü bir futbol oynamasıydı. Ve Beşiktaş o günkü kötü futbolunun sınırlarını dahi zorlayan ölçüde rezalet bir ilk yarı oynadı!

Maçın daha ilk 5 dakikasıyla Beşiktaş takımının hocasıyla futbolcularıyla maça iyi bir hazırlık yapamadığını ve ne taktik açıdan, ne de konsantrasyon bakımından yeterli olduğunu anladık. Her geçen dakika Erzurumspor gol tehlikelerini artırırken Beşiktaş ise üst üste 3 pas yapamıyor, başta Pepe topu ayağına her alan amaçsız ve sonuçsuz uzun paslarla topu rakibe ikram ediyordu. Beşiktaş adına sahada Negredo ve biraz da Vida dışında ne yaptığını bilen kimse yok gibiydi, özellikle Gökhan Gönül ve Pepe tecrübelerine hiç yakışmayan hataları üst üste yaptılar.

Tolga konusunda ayrı bir paragraf açıp açmama konusunda çok kararsızım, zira konuşursam ağır konuşmaktan korkuyorum, bunu yapmayı istemiyorum. Ama birkaç kelam etmezsem bu gece uyuyamam!
Tolga arkadaşımıza sesleniyorum, ne olduğunun sen de farkındasın! Her an bu takımı yakma potansiyelin var, sana atılan her geri pası rakibin ayağına atmayı becerebiliyorsun! Eğer birazcık şu kulübün menfaatlerini düşünüyorsun git Şenol hocana söyle, yeni bir kaleci alınmıyorsa bile arkanda bekleyen gençlere şans tanısın, en azından başkalarının geleceğine engel olma! (Zaten bu maçtan sonra da kaleci alınmama ısrarını sürdüren -ister hoca olsun ister yönetim- bu takıma ihanet ediyor demektir)

İlk yarının ortalarında halen devam etmekte olan kabus gibi oyunun faturasını Şenol hoca her zamanki gibi Oğuzhan’a kesti, daha 35. dakikada oyundan aldı. Tabii ya Oğuzhan evladımız zaten, vur kafasına al lokmasını! Koyarsın kendisine uygun olmayan mevkiiye, en iyi oynadığı 8 numara bölgesinde inatla oynatmazsın, sonra Oğuzhan da baştan aşağı kötü oynayan takımda kaybolur ve faturayı ona kesip, taraftarın da tüm gazabının onun üzerinde toplanmasını sağlarsın! Yazık gerçekten. Yahu bu çocuğun en verimli olduğu bölgeyi keşfeden ve onun futbol kariyerinin yeniden doğmasını sağlayan sen değil miydin Şenol hoca, peki şu an ne yapmaya çalışıyorsun? Neden bu takımın futbol ufku en geniş oyuncusunu futbol cahillerinin ağzına sakız ediyorsun?

Biz taraftarlarını sinir krizlerinin eşiğine sürükleyen ve üç farklı değil tek farklı mağlup bitirildiği için şükredilmesi gereken bir ilk yarının ardından, nihayet 2. yarının başlamasıyla istediğimiz tempoyu biraz olsun görebilmeye başladık. İlk yarıda Erzurumspor’un golü öncesi gördüğümüz üst üste kornerleri getiren baskının bir benzerini de Beşiktaş yaptı ve bu kornerlerin birinde de Gökhan Gönül kendisinden pek beklenmeyecek şık bir kafa golüyle beraberliği getirdi.
Bu golün ardından Beşiktaş oyun üstünlüğünü tamamen ele almasa da dengeli giden maçta gole daha yakın olan taraftı ve sonunda rakibi hazırlıksız yakalayabildiği bir kontrada Quaresma’nın içeriye yerden çıkartmayı akıl edebildiği bir pasta Negredo tam bir usta işi gol vuruşuyla takımını öne geçirdi.

Sezon başından beri hem yönetimin hem hocanın sırf ücreti yüksek diye hak etmediği biçimde mobbing yaptığı Negredo ikinci kez bazılarını ipten aldı!
Bu takımın ihtiyaçlarını artık beş yaşındaki çocuk bile söylüyor;
– Kaledeki futbol özürlü arkadaşın yerine gerçek bir kaleci
– Talisca’nın yerine devşirme değil gerçek bir ofansif orta saha
– Ve de golcü özelliği baskın bir santrafor
Ama ekonomik zorlukların bu kadar yoğun olduğu bir dönemde bunların hepsi halledilemiyorsa daha önce de savunduğum gibi öncelik kaleci ve 10 numaraya verilmeli. Madem senin elinde büyük beklentilerle aldığın yüksek ücretli Negredo gibi bir forvetin var, ona en azından devre arasına kadar şans tanımak zorundasın. Geçen sene şans tanınmadı mı diyeceklere cevabım, EVET olur! Herkes farkında mı bilmiyorum ama bu adam geçen sezonun tamamında maç başına ortalama 43 dakika süre aldı sadece!

Defalarca ya ilk yarı sonunda oyundan alındı, ya son 5-10 dakikalarda oynatıldı. Buna rağmen birçok kritik maçta attığı son dk golleriyle, asistleriyle maç kazandırdı. Tıpkı Lens gibi Negredo da geçen sezona kötü başlamıştı ama bu sezon iyi başladı ve umulmadık derecede iyi gidebilmesi mümkün. Transfer yapamıyorsunuz madem, elinizdekileri en verimli şekilde kullanmaya mecbursunuz.

Son olarak maça yeniden dönecek olursak, skorun aldatmaması gereken maçlardan birini izlediğimizi söylemek gerek. Erzurumspor iyi futbolunun karşılığını ilk yarıda kaçırdığı pozisyonlar nedeniyle alamadı. Beşiktaş’ın ise sadece Vida ve Negredo’yu (takımda kalırlarsa tabii!) kazanması bakımından faydalı bir gece oldu. 90 dakikanın genelinde iyi futbol oynayamayan Gökhan Gönül ve Quaresma gibi isimlerin ise skora etki eden gollere isimlerini yazdırmaları futbolun cilvesiydi.
Akhisar maçı dışında oynanan tüm maçlarda geleceğe dair panik alarmları veren bir takım izledik, belli ki önde basan tüm rakiplere karşı bu sıkıntılar devam edecek. Eğer 2 yıl önce Sosa’nın ve sonrasında Fabri’nin yaptığı etkiyi yapacak transferler yapılmazsa şampiyonluğun çok zor olacağı bir sezon bağıra bağıra geliyor…

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

mail: olcay.nurlu@abcspor.com

twitter: @olcynrlu

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Son Haberler

FENERBAHÇE GİBİ

Önce kızlarımızı kutlamak istiyorum. 2 sene üstüste Euroleague şampiyonluğunu kazanan kadın basketçilerimize ve böylesine yetenekli ve karakterli oyunculardan oluşan...

Benzer Konular