SON SENELERİN en güçlü DRAFT’larından birine sahne olan bu seneki yeni NBA oyuncularına belli eden seçim öncesi herkes ilk 3 isim için aynı fikirde birleşmişti ama yine herkesin birleştiği şekilde 1 veya en kötü ihtimal 2 numara olması gereken JOEL EMBIID sakatlığı nedeniyle kendisine 3 numarda yer bulabildi.
Ayağındaki stres kırığı ve sezonun yarısından fazlasını kaçıracak olmasına rağmen kürsüde yer bulması onun kalitesi hakkında yeterince fikir veriyordur diye düşünüyorum.
Biz 2.13’lük pivota sonradan tekrar döneceğimizi belirtip önce 1 numaradan başlayıp, sonrasında 2 ile devam edip, kapanışı Kamerunlu oyuncu bile bitirelim..
1NUMARA/ANDREW WIGGINS… 2.03’lük Kanadalı forvet Cleveland tarafından seçildi ama Kevin Love karşılığında Minnesota’ya gönderildi. Genelde bu tip takasların kağıt üstünde bir kazananı olur ama hem iki ekip hem de 2 oyuncu bu alışverişten karlı çıkmış gibi gözüküyor.
2013-14 sezonunu 17.1 sayı ve 5.9 ribaund ortalaması ile bitiren forvet için basketbolcudan çok ‘ATLET’ terimini kullansak daha doğru bir tehşis koymuş olacağız.
İlk adımı çok hızlı, mükemmel sıçrayan, savunması çok kuvvetli ve ribaund sezgisi yüksek bir oyuncu. Tam bir ‘open court’ AÇIK SAHA oyuncusu ve futbol tabiriyle rakibin sağından atıp solunda geçebilecek bir patlama gücüne sahip.
Eksiği yok mu ? Tabii ki var.. En başta saha görüşü ve asist kısırlığı. Diğer eksisi de bazen oyun içinde kaybolup, kayışı negatif anlamda kopartması..
LEBRON ve KYRIE IRWING varken Cavaliers‘de her zaman 2.planda kalacaktı ve görev adamı olmaktan ileri gidemeyecekti. Şimdi ile Timberwolves formasıyla takımın lider oyuncularından biri belki de birincisi olacak!
Tabii ki NCAA ile NBA FARKI okyanus ile havuz gibi ama biraz da güçlenip, pas yeteneği ve şut yüzdesini arttırırsa yeni bir yıldız doğuyor diyebiliriz..
2NUMARA/JABARI PARKER… Sezonu 19.1 sayı, 8.7 ribaund ile bitiren forvet, NBA’e Milwaukee formasıyla merhaba diyecek.
NCAA’nın 213-14 sezonundaki EN İYİ şutöru olduğunu düşündüğüm oyuncu kötü bir takım gitti. Bu ona takım başarısı anlamında bir eksi olsa da, bireysel anlamda stresten uzak, rahat bir sezon ve çift haneli skor istatistikleri geçireceği neredeyse kesin gibi…
CV’sinde yazan en önemli eksi ise SAVUNMA! NCAA için bile o kadar kötü savunmacıydı ki, NBA’de belki her maç +10 sayıları bulacak ama tuttuğu oyuncu da ondan aşağı atarsa şaşmamak lazım!
NBA’de yıldız olmak istiyorsa bu defosuna en az 1 hatta 2 vites eklemesi şart diye gözüküyor. Bir de çalışmayı sevmeyen yapısından dolayı, 48 dakikalık hemen her gün karşılaşacağı maç trafiğini de katarsak, son periyotlar dili dışarda bir Jabari seyretmek kimseyi şaşırtmaz !
VE GELELİM yazının başında bahsettiğimiz 3Numara/JOEL EMBIID’e.. Bence bu senenin en flaş oyuncusuydu. Otoriteler onun için yeni Hakeem Olajuvon diyorlar ve 2 seneye NBA’in en önemli 3 uzunu arasına gireceğini düşünüyorlardı.
Ama 11.2 sayı, 8.1 ribaund ve 2.6 blok ortamaları ile oynayan ahtapot kollu elastik uzunun sakatlığı herkesin aklına ‘ adeta başlamadan biten’ GREG ODEN vakasını getirtti. 4-6 ay arası dönecek deniyor ama nasıl döneceği muamma !
Lise geçmişi olmamasına ve kendini ilk kez SADECE 4 sene evvel parkelerde bulmasına rağmen, inanılmaz bir fundamental, uzun oyuncuda olmayacak bilek hassasiyeti, çok hızlı bacaklar ve ayağının altında yay varmışçasına bir sıçrama yeteneği ile birleşen muhteşem bir timing zekası. Sırtı dönük topu aldığında bostaki oyuncuyu gören radarvari gözleri de cabası.
Umarız Kevin DURANT gibi yarı uzaylı bir oyucunun önünde seçilerek NBA’e adım atan Greg Oden’in başına gelenleri yaşamaz ve bu sene olmasa da 2015-16 sezonundan itibaren bir daha sakatlanmadan 10-15 senelik güzel bir NBA kariyeri geçirir.
ABCSPOR
