KIRILMA
İstim üzerinde bir Galatasaray ve özellikle de sakatlıklardan sonra istediği ritmi tutturamayan Beşiktaş kozlarını paylaştı. Maçtan önce iki takım da net favori olmamakla birlikte ideale yakın kadroyla çıkan Beşiktaş evinde oynama avantajını da iyi kullandı ve son dakikalarda zorlansa bile genelinde fazlasıyla hak ettiği maçı 2-1 kazandı.
Türk futbolunun bütün kurumlarıyla büyük bir çürüme ve yozlaşma yaşadığı bu dönemde hem kulüplerin, hem de milli takımın hali ortadayken bu akşam oynanan futbol heyecan ve tempo olarak ortalamanın üzerindeydi. Beşiktaş, özellikle ilk yarıda oyunun tek hakimiyken kalesine gelen ilk ciddi atakta gol yemesi tabii ki moral bozucuydu ama takımın hızlı tepki verip sadece 4 dakika sonra sahanın en iyilerinden Umut’un ortasına gecenin yıldızı Larin’in kafa vuruşuyla gelen eşitlik devre arasına da moralli girmemizi sağladı. Galatasaray’ın golünden hemen önce ofsayt diye kesilen pozisyonda ise bana göre ofsayt olmadığı gibi Beşiktaş lehine penaltı da güme gitti.
Tabii genelde olduğu gibi VAR’ın başındaki hakemler de herhalde derin uykudaydı. Uzun yıllardır dediğim gibi hem sahada, hem de VAR’ın başında yabancı hakemlerin olmasına sıcak bakıyorum. Sürekli başkan değiştiren ve şeffaflıktan uzak MHK, ezelden beri siyasetin güdümünde olan ama son yıllarda iyice o bataklığa gömülen TFF ile Türk futbolu muhtemelen her alanda küme düşmeye devam edecektir. Avrupa’ya çıkınca kralın çıplak olduğunu kör olmayan herkes görüyor!
Bu gece de hakem üçlüsünün hatalı ve tutarsız kararları yine çoktu. Ancak burada her zaman olduğu gibi futbolcuların kötü niyetinden de bahsetmek istiyorum. Her pozisyonda hakemi aldatmaya çalışan, zaman çalmaya çabalayan, her şeye itiraz eden futbolcu modeli en çok Türkiye’de mevcut. Balık baştan koktuğu için de maalesef bu konuda da yıllar içinde hiçbir düzelme olmuyor.
Beşiktaş’ta Pjanic – Alex – Ghezzal üçlüsü gerçek seviyelerine daha yakın oynayabilseydi maç da bizim açımızdan çok daha rahat geçebilir ve sonuca daha rahat gidebilirdik. Batshuayi için de burada bir parantez açmam lazım; kalitesinden, hırsından ve çalışkanlığından şüphem yok ama skora yansıtmadığı sürece görevini tam yapmış sayılmaz çünkü ondan en başta beklenen gol atması. Mario Gomez seviyesini bir daha ne zaman görürüz bilemem ama onun yarısı (bkz. Aboubakar) bile bu lig için yeterli olur. Avrupa ve hele Şampiyonlar Ligi tabii ayrı bir dünya ki orada da maalesef Batshuayi şu ana kadar kaçırdıklarıyla hafızalarımıza kazındı.
Bundan sonrası için kötümser değilim ama beklenti de haliyle yüksek. Josef genelde olduğu gibi orta saha ve defans bloğu arasındaki köprüyü mükemmele yakın kurdu ama yukarıda saydığım üçlüden özellikle de Alex’in daha fazla sorumluluk alarak takım oyunu oynaması, kale önünde de daha dikkatli olması gerekiyor. Bazı pozisyonlarda sanki hala sahada oynuyormuş gibi kalitesi düşük ama mücadelesi yüksek ligimizde olmayacak fantezi denemeleri takımın dengesini bozdu. Yine de bu kadar yetenekli bir orta saha üçlüsü vites yükseltirse Beşiktaş hem ligde, hem de Avrupa’da çok rahat eder.
Ersin yaptığı penaltı kurtarışıyla maçın sonucuna direkt etki edip zafere büyük katkıda bulundu. Yine de Ersin’in daha çok oynayıp pişmesi lazım. Bu noktada saçma bulduğum kaleci rotasyonuna da değinmek istiyorum. Maçlarda en az efor sarf eden ve yorulan ama konsantrasyonu her zaman en üst düzeyde olması gereken kalecide bir tanesinde ısrar edilmeli bence ve bu da mevcut iki kaleci arasında Ersin olmalı. Rıdvan’ın yerine biraz da maç öncesi şaşkınlıkla karşılanan Umut Meraş da bu akşam çok iyi performans sergiledi ve o mevkide rekabetin iyice artacağını gösterdi. Aynı şekilde top hakimiyeti ve oyun kurması facia olan Welinton yerine Necip tercihi de bu akşam çok isabetli oldu, ikinci golde arka direğe çıkardığı kafa pasıyla da maçı getiren adamlardan bir tanesi oldu.
Rakipler bugüne kadar oynadıkları maçlarda dünkü Fenerbahçe – Alanya maçını hariç tutarsam kötü bile oynayıp kazanmayı bilirlerken Beşiktaş kötü oyunla kazanmayı beceremediği gibi bazen iyi oynadığı maçlarda bile galip gelemedi ki Adana Demirspor maçı bunun en net örneğiydi. Özellikle sakatlıklar ligin başında yakalanan form seviyesini çok olumsuz etkiledi. Bu akşamki derbi öncelikle moral açısından ve kötü gidişatı durdurmak için çok önemliydi ve Beşiktaş istediğini aldı. Sergen hocanın dediği gibi sabır ve destekle bu takım daha da iyi oynayarak üst sıralara tırmanacaktır, bundan hiç şüphem yok.
mail: gorkem.isik@abcspor.com
twitter: @gorkem7305
