KANATLANDI, UÇUYOR
Ortalama insan ömrünü hesaplamak, ülkeler bazında sıraya koymak istatistikçilerin işi, yani faso fiso, zittiredin gitsin. İnsan 40 sene yaşar, bilemedin 45, hadi bilemedin 50; sonrası yorum, geçmişle hesaplaşma ve panikten ibaret.
Adına olgunlaşma derler bu sürece ama o da palavra, bu süreç insanı değiştirir, basbayağı tırsak bir canlıya çevirir, sonra da ihtiyatlı derler buna pehh..
Ersun Yanal’da ihtiyatlı bir canlı haline gelmiş görmeyeli diye düşünüyordum, özellikle deplasman formatı tam da bu yöndeydi, pas oyunu, kontrollü futbol, ön liberolar falan filan. Bu akımın sembolize ismi Aykut Kocaman takımına karşı sahadaki Gustavo-Emre-Ozan üçlüsünü görünce tamam dedim, yine oyun orta sahada kitlenir, sanıyorum pek çok kişi benim gibi düşünmüştür ama bol gollü bir maç oldu.
Ligin ilk maçından bu yana Fenerbahçe ligde ilk keza ideal iki kanat forvetiyle sahadaydı ama onlara top atacak Max Kruse sakatlık sebebiyle tribündeydi, buna rağmen Fenerbahçe tıpkı ligin ilk maçında olduğu gibi rakip ağlara 5 golü birden göndermeyi bir kez daha başardı.
Kadıköy başka bir alem, başka bir atmosfer, maça iyi başladı Fenerbahçe, 3.dakikada Vedat golü kaçırdı, Moses ve Rodri inanılmaz isteklilerdi henüz maçın başımda ki; Rodri 8.dakikada klasik füzelerinden birini Konya kalesine yolladı, nazire yaparcasına hemen ardından Moses rakip ceza sahasında bir slalom çekip topu kaleye gönderdi, reboundu zanka içeri attı ve Fenerbahçe maça 2-0 önde başladı. Serdar’ın kendi kalesine attığı gol Konya adına umut ışığı olsa da, bu kez Ozan kendi başlattığı akını golle sonuçlandırdı ve işi bitirdi ilk yarıda. 3-1’le Fenerbahçe soyunma odasına gitti ama sahada öyle bir hava vardı ki; Konyaspor’un bir geri dönüş yapması ancak bir mucizeye bağlıydı gibisinden..
İlk yarı bazında bir değerlendirme yaparsak Fenerbahçe’nin kanatları çok iyi kullandığını, iki kanat oyuncusunun mükemmele yakın oynadığını söyleyebiliriz. Dünyada yan topu mükemmel kaleci yok, yan toplar karşısında yüzde yüz etkili bir defansta yok, o top sıfıra indi mi ve oradan sert ve kavisli bir orta geldi mi, tedirgin olmayacak defans oyuncusu da yok. Fenerbahçe bunu ilk yarıda çok iyi yaptı ve istediğini aldı.
Zanka-Serdar çok iyi bir ikili oldular, yerden havadan geçit vermiyorlar, önlerindeki Gustavo tehlikeli olabilecek ne kadar top verse kesiyor, bütün delikleri daha orta sahadan tıkıyor zaten. Ozan arı gibi çalışıyor ve süratini futbolun her iki yönü için harcıyor, Emre zaten malum, bu orta saha kurgusu ile Fenerbahçe’nin gol yemesi ancak bir bireysel hatadan veya kısmetsizlikten kaynaklanabilirdi ki, bugün de öyle bir gol yedi Fenerbahçe.
Konyaspor hafife alınacak bir rakip değil, bir sistemleri var, golü kalelerinde çok erken gördükleri için risk almak ve oyunu daha ileride oynamak konumunda kaldılar hemen maçın başında. Topa sahip olma ne kadar iyi olduklarını da golden sonra gördük. Gerçi Emre bugün iyi gününde değildi, çok fazla pas hatası yaptı, Fenerbahçe ilk yarıda farklı bir skoru da yakalayabilirdi topa sahip olduğu dakikalarda.
İkinci yarı Konya daha derli topluydu, Fenerbahçe hücumda organize değildi, pas üstünlüğünü de Konya’ya kaptırmış gibiydi, özellikle acı içinde oynayan Emre’nin yerine Tolga oyuna girdikten sonra Fenerbahçe tamamen rakip ceza sahasına top getiremez oldu bir ara, bu maç 3-1 biter diye düşünürken Gustavo hücum preste kaptığı topu gol yapınca Konya da bana göre tamamen pes etmiş oldu. Hemen ardından kemik yaşı 22, dünya yıldızı Radamel Falcao!! ceza sahası dışından topu ampül gibi 90’a asınca da 5 gol de unutuldu, 3 puan da unutuldu, bu gece kim bilir kaç Fenerli o golün büyüsüyle kafayı yastığa koyacak, uyuyabilecek mi, o da meçhul..
Bugün herkes görevini yaptı, Isla’dan başka tekniksel anlamda sırıtan olmadı. Gustavo dehşet bir tecrübe, emniyet subabı, bir de gol attı, Fenerbahçe adına çok iyi oldu. Moses iyi başladı, fiziksel olarak henüz yeterli değil ama iyi işler yaptı. Rodri ilk kez kendi gibi oynadı ve bana göre maçın yıldızı oldu. Ozan’ı övmekten bıktık artık, golü çok güzeldi, topu getirişi, pozisyon hazırlayışı ve kendine şut imkanı yaratması ayrı bir güzellikti ama Falcao’nun!! golü en güzeliydi görsel anlamda..
İkinci yarıda Fenerbahçe hücum etmekte zorlanırken, Ozan’ı 8’e çekip, Emre’nin yerine Zayc’ı oyuna almak yerine Tolga Ciğerci’den faydalanmayı yeğleyen ve hala bu yüzyılda Alper Potuk’tan medet uman Ersun Yanal’ın bu tercihlerini de yaşlanmasına veriyorum.
Fenerbahçe’de rota belli oldu, zirveye. Fenerbahçe’nin puan kayıplarının sebei de belli oldu, kanatsızlık. Fenerbahçe kanatlandı, uçuyor..
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907
