Şampiyon Real Madrid
2013 Finali tekrar yaşandı, son 3 senenin finalisti Real Madrid sonunda Euroleague kupasını kazandı. En son Euroleague Şampiyonluğunu Obradovic koçluğunda yaşayan Madrid, 2013’te Olympiakos’a, 2014’de ise Maccabi’ye şampiyonluğu kaybetmişti.
Real Madrid ile ilgili yazıma başlamadan önce şunu söylemem lazım, Final Four’u evinde oynayıp da, en az seyirci desteğini hisseden, hatta hissedemeyen takım Real Madrid olsa gerek, seyircinin çoşkusunu sadece Şampiyonluk anında hissettik, o da yetti gerçi.
Final maçına geçecek olursak, maç Real Madrid’in istediği gibi başladı. Yüksek tempoda karşılıklı üçlük denemeleri ile ilk 5 dakika geçti. Real Madrid kısalarına çok güvendiği için, hatta temsilcimiz Fenerbahçe Ülker’i de bu şekilde devirdikleri için oyunun temposunu ne kadar yukarda tutsa o kadar iyiydi.Ancak Real boyalı alanda beklemediği bir sorunka karşılaştı ve Ayon-Bourosis ikilisini faul problemlerinden dolayı dışarıda bırakmak zorunda kaldılar. ( Fenerbahçe’ye karşı 18 sayı ile oynayan Ayon, final maçında sayı bulamadı. )
İkinci çeyrekte Olympiakos tam bir ”Final” takımı olduğunu gösterdi, Spanoulis bu sefer açılmak için maç sonunu beklemedi. Real ise karşılığı Final Four’un MVP’si seçilen Nocioni ile vermeye çalıştı. Maciulis ve Nocioni’nin basketleri ile devre dengede geçti.
İkinci yarının başında koç Laso, risk alıp pota altında tekrar hakimiyet kurmak istedi ve Reyes’in yanına Ayon’u aldı. Nitekim başarılı da oldu. Boyalı alanda hem hücumda, hem savunmada çok etkili oldular. Spanoulis 3.çeyrek başında tekrar kitlenince Olympiakos hücumu çaresiz kaldı. Sloukas ve Lojeski’nin müdahele etmesi ile hızlı hücumlarla basketler bulan Olympiakos son çeyreğe girmemize 2-3 dakika maça dengeyi getirdi. Real Madrid tam hücumda dengesizlik yaşıyor derken, Maciulis’in 2.çeyrekte getirdiği katkının daha iyisi Carroll’dan geldi. Spanoulis’e yaptığı baskının aksine, bulduğu 3’lüklerle farkın açılmasını sağladı.
Olympiakos son çeyrekte pota altını tekrar kullanmak istedi, koç Laso ise tekrar yerinde bir hamle yapıp Nocioni-Ayon ikilisine döndü. Pota altından Hunter’ın verimliliği de azalınca Olympiakos için iş çıkmaza girdi diyebilirdik. Maçı da İspanyol temsilcisi Real Madrid 78-59 kazandı ve Euroleague şampiyonu oldu.
Burada oyuncu bazında en büyük tebriği kesinlikle Nocioni’ye vermemiz lazım, 36 yaşında bir basketbolcunun Euroleague Final Four’da MVP olması, çalışma ve azmin ne kadar önemli olduğunu, öğrenmenin yaşı olmadığı gibi ”BAŞARMANIN” da yaşı olmadığını gösteriyor.
MADRİD’E TEBRİK! DARISI BAŞIMIZA!
Real Madrid ekibi sponsoruyla, yönetimiyle, oyuncularıyla harika bir projenin ekmeğini bu gece yediler. 3 yıl boyunca final oynadılar ve bu sene harika bir lobi kurarak Final Four’u kendi şehirlerine aldılar. Hakem faktörü tabiki çok önemli, ama iki maçta da hakemler olmasa Fenerbahçe ve Olympiakos kazanırdı diyemiyoruz.
Fenerbahçe Ülker Final Four’u ilk defa yaşadı, umarım buralarda hep oluruz ve Real gibi bir lobi kurarak Euroleague finallerini 2 sene sonra Ülker Sports Arena’ya alabiliriz. 15 yıl aradan sonra Türk Basketboluna böyle bir gurur yaşattıkları için TEKRAR TEKRAR TEBRİKLER!
Emeği geçen herkese…
YUNUS AYDIN
yunusaydin@abcspor.com