3 tırmanış etabı İtalyanların doping dolayısı ile tartışılan, ama gene de efsane statüsünden pek birşey kaybetmeyen ve hayatını 2004 yılında trajik bir şekilde kaybetmiş olan Il Pirata’ (Korsan) Marco Pantani’ye adanmış 3 haftalık bir Giro D’Italia seyrettik.
Bir süre önce yazdığım ilk bisiklet yazımda Giro için olağan süphelilerden de bahsetmiştim . Bu olağan şüpheliler arasında benim ilerleyen yıllarda kesin büyük bir tur kazanır gözü ile baktığım Nairo Quintana ve Movistar takımı inanılmaz bir başarı gösterip, herkesin tozunu attırarak Giro’yu kazanmayı başardılar.
Movistar’ın Quintana seçimi ve yatırımı meyvelerini fazlası ile topladı. Quintana, aynı zamanda başarılı ve umut vadeden bir tırmanışçıdan tam anlamı ile genel klasman yarışçısına doğru giden dönüşümünü tamamladığını da ispat etti. Kendisini ne kadar tebrik etsek azdır!
2014 İtalya Turunda podyum gören ilk 3 yarışçısının da bisiklet sporuna göre çok genç olmalarından dolayı ayrıca ilginç ve bir o kadar da sevindirici geçti. Öyleki; kazanan Quintana 24 yaşında, ikinci olan Rigoberto Uran 27 yaşında, İtalyanların bir sonraki Nibali diye adeta gözünün içine baktıkları Aru de sadece 23!
Podyumdaki ilk 3 yarışçının yaşlarının ortalaması 25 bile değil !!!! Normalde bisiklette bu yaşlarda bu kadar başarılı insanı birlikte başa yarışırken görmek çok zor hatta imkansız gibidir. 2014 Giro’su sadece bu yönü ile bile tarihe altın harfler ile yazılmış oldu. Bu büyük yarışta bir başka tarihsel olay da, iki Kolombiyalının 1.ve 2. Olmalarıdır. Yıllardır ufak ufak isimlerinden söz ettiren Kolombiyalı tırmanışçılar artık iyice genel klasman liderlerine dönüştüler.
Aslında yarış öncesinde yarış direktörü Mauro Vegni’nin bütün büyük isimlerin (Froome, Contador, Nibali vs) Fransa turu için hazırlanmaları ve bundan dolayı yarışın star isim eksikliği çekeceğini düşündüğü için çok zor geceler geçirdiği söylenir. Hatta bir önceki şampiyon Italyan Nibali’yi Giro’ya dönmesi için çok zorladığı ama ikna edemediği yazılmıştı.
Neyseki genç starlar ortaya çıkıp bütün soruları ve endişeleri ortadan kaldırdılar ve bize gerçekten çok zevkli bir 3 hafta seyrettirdiler. Tek dileğim daha önce başımıza gelen doping belasının yıllar sonra ortaya çıkıp herşeyi berbat etmemesidir! Oluşturulan sıkı denetimler (ki şu anda bütün spor branşlarından daha sert tedbirler var) ve doping cezası almış yarışçıların yediği kötü imaj sayesinde dopingin bu güzel sporun yakasını tamamen bırakmış olmasını temenni etmekten başka şansımız yok ne yazık ki…
Giro 2014 sona erdi ama asıl hepimizin beklediği TOUR DE FRANCE yaklaşıyor. Asıl fırtına orada kopacak. 3 büyük isimden (Froome, Contador, Nibali) hangisi kazanır derseniz Froome gene bir adım önde gibi gözüküyor ama konu Contador ve Nibali gibi büyük yarışçılara gelince bu işler hiç belli olmaz…
Tek kesin olarak yazabileceğim, çok zevkli ve heyecanlı etapların önümüzde bizi bekliyor olacağıdır.
