https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

GAZİ ANTEP ŞEHİT FENER

Okunması Gerekenler

GAZİ ANTEP ŞEHİT FENER

Elbette ki puan tablosu bir gerçek, TÜİK’ten falan da çıkmadı, Trabzonspor’un puan tablosundaki konumuna da itirazım olamaz ama aradaki oyun farkının puan tablosunda görünen fark ile örtüşmediği de aşikar diye çok konuştuk, bıçak sırtı çok maç oynadılar ve hepsini 3 puanla tamamladılar, bu kez Antalya’da bunu başaramadılar, Trabzonspor’un önümüzdeki haftalarda da puan kayıpları yaşayacağını öngörmek için futbol âlimi olmaya gerek yok, daha bu işin decoder lobisi de var, falan falan..

Peki sen kazanır mısın? Bugün bir basamaktı, bireysel hatalardan kaybedilmiş bir maç gibi görünebilir ama işin aslı o değil, bu hocayla olmaz. Nedenlerini yazdık, ilaveten şunu görüyorum, Pereira’nın derdi şampiyonluk falan değil, Avrupa da değil, sıkıntılı karakterinin içindeki realist adamı da gördük zaten, ömrünü uzatma derdinde bir kaç haftadır, risk almadan oynatmak istiyor takımı, öyle çift ön liberoyla, hele ki Gustavo’yla falan, yan pasla puan farkını eritemezsin, Emre gibi cesur biri lazım, yönetim acilen birini bulmalı. Takımın en çok asist yapan bekini yedi, 16 skor üretmiş Ozan’ı da yedi, alt ligin süper starına bir dakika bile şans vermedi, Bursaspor’da harika bir futbol oynayan İsmail’i görmedi bile, Muhammed”le maç çevirmeye çalışıyor, Szalai’yi bitirdi, Kim Min Jae de her hafta biraz daha düşüşte, İrfan’a da taktığı kulağımıza kadar geldi..

Bugün yine 3’lü çıkmış, takım istekli başladı, ilk 10 dakikada Ferdi ve Rossi’nin tarafından 3 kere de kaleyi zorladı ama bitiremediler, Gustavo’nun olmadık bir yerde kaptırdığı topla 40 metreden topu kalesinde görünce de maç başka bir noktaya geldi haliyle çünkü rakip geri çekildi ve alanı daralttı.

Golde kimse Berke’ye kızmasın, olması gereken yerdeydi, biz Schumacher seyretmiş efsane nesiliz, orta sahada maç izlerdi, tahmin edemedi o topu kaptıracağını, Altay’dan çok daha kaliteli kumaşı..

Şimdi bu 3’lü sistemi ben sevemedim, belli ki çok kaliteli bir orta 4’lü ve iki kaliteli kanat istiyor, Tisserand ve Szalai’nin sol bekimsi bindirmelerinden görüyoruz ki o pas trafiği aksıyor, fizikleri çok iri ve çok ağırlar ve teknikleri yetersiz.

Neden diyorum, malzeme bu, çıkardığı 11 de ideale yakın, Gustavo’yu oynatmam, Crespo’yu 6 oynatırım, Irfancan’ı 8 oynatırım ve bu 11’le çıkılır bence, en iyisi bu şartlar dahilinde..

Golden sonra uzunca bir süre Fenerbahçe pas ritmini oturtmadı.. Ferdi kötüydü, Osayi zaten malum, Crespo çok zorladı göbekten, Mesut piyasada yoktu, ümitler azalırken Osayi’nin ara pası ve Mesut’un usta bitirişiyle Fenerbahçe hayata döndü adeta. Osayi Fenerbahçe kariyerinde ilk asistini yapmış, bu adam bu kanat oyuncularıyla 3’lü savunma oynatmaya çalışıyor, ötesini siz düşünün..

Golden sonra daha organize bir Fenerbahçe vardı, maç Fenerbahçe’ye dönmüş gibiydi ama bitirme noktasında Fenerbahçe yine etkisiz kaldı, Serdar’ın şık ortasında Rossi’nin isabetli gönderemediği bir kafa vuruşu dışında da bir pozisyon yoktu..

Ikinci 45 dakika çok keyifli oldu, Fenerbahçe daha fazla öne doğru oynadı, risk aldı, Antep daha fazla kontra aradı, top bir o kalede, bir bu kaledeydi, o arada Ferdi’nin anlamsız faulü ile kazanılan penaltıyla Gaziantep öne geçti, pozisyonun başlangıcı yine Gustavo’nun kaptırdığı top diye bir şerh düşelim..

Rossi ve Gustavo kenara geldi, Berisha ve Zajc oyuna girdi. Rossi’yi kaçırdıklarıyla değerlendirenler çok, yeterli de olmayabilir ama Berisha’yla kıyaslamam. Zajc’ın girişi ise çok pozitif yansıdı, pas trafiği hızlandı, takım bir anda başka bir kimliğe büründü ve Fenerbahçe Zajc’ın golüyle de beraberliği yakaladı ancak yine olmadı, bu kez de Kim Min Jae sahneye çıktı ve bir gol de onun hatasından geldi..

Serdar Dursun’un kaçırdığı komik bir pozisyon var, Berisha’nın bomboş Mesut’a atamadığı enteresan bir beceriksizlik örneği var, bunlar da maçın kırılma anı olarak not düşülsün..

Crespo diye bir adam seyrettik, İsviçre çakısına benzetildiği bir scout raporu okumuştum hakkında, vay anam vay, ne top oynadı. Top kesti, gol önledi, yumuşak bilekleriyle çalım attı, top taşıdı, estetik hareketler yaptı, uzun zamandır böyle bir performans seyretmedim.

Diyecekler ki Vitor getirdi bu adamı, ben Vitor futboldan anlamıyor demedim, Vitor karakter olarak bu seviyedeki bir kulübü çalıştıracak yetiye sahip değil diyorum ve bir an evvel gönderilmeli.

Erol Bulut 3 hafta önce gönderilse Fenerbahçe büyük ihtimalle şampiyondu, aynı şey Vitor için de geçerli. Gaziantep maçı dönüm maçıydı, bu maçı alsan çok şey değişirdi, şehit oldu Fenerbahçe, umarım Ali Koç şu tablonun farkındadır..

Sizce ?

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

mail: bruno.monte@abcspor.com

twitter: @BrunoMonte1907

Son Haberler

OLMUYOR

Bütün maçlarımız bıçak sırtı. Kalmadı kredimiz. Sürekli ölüm kalım için sahaya çıkıyoruz. Böyle olunca da öne geçmek şart stresi azaltmak için. Yapamadık...

Benzer Konular