Galatasaray’ın dilemnası Sneijder’in defansın önünde rol alması ve Burak Yılmaz’dır. Prandelli, Sneijder tektop, dikine ve dolayışla oyunu hızlı oynayan bir oyuncu olduğundan, O’nu defanstan oyun kurarken ilk istasyon olarak kullanmak istiyor. Bunun şüphesiz bir ‘fırsat maliyeti’ var. O da Sneijder gibi rakip 18 etrafında dünyanın en önde gelen 10 numaralarından birini tabela değiştirme rolünden uzaklaştırmak. Dahası, oyuncu ileri çıktığında da geriye dönüşlerde yeterli hızı ve sertliği yani caydırıcılığı ortaya koyamıyor.
Burak Yılmaz ise artık koşuyollarına top atılmadığı için sürekli hareketli ve sırtı dönük top almak istiyor. Bu, teorik olarak olumlu ancak kendisinin ilk dokunuşu çok zayıf. Verkaç yapma ve defansı yanıltacak süpriz paslar atma özellikleri hiç yok. Bu, takımın göbekten gol pozisyonu bulmasında en büyük engel. Kanatlardan gelen toplara vurma kabiliyeti de yetersiz olunca Burak, Galatasaray futbol takımının gol kısırlığı çekmesinde başrol oyuncusu olarak karşımıza çıkıyor. Nitekim Galatasaray 2 golü de duran toptan atabildi!
Maçın özeline gelirsek, Galatasaray rakibi kim olursa olsun, kendi yarı sahasında karşılıyor. İtalyan stili uyguluyor ve ileride basmıyor. Erciyes deplasmanında, ayağına hakim, teknik oyuncularıyla güzel üçgenler kurduklarına şahit olduk. Bu sayede rakip sahaya oyunu yıkabilmeye başladılar. Topu ilerde tutabildikleri için stoperler ortasaha çizgisine kadar çıkabildiler. Bu bir ilerlemedir. Yardımlaşmanın arttığını ve oyuncuların birbirlerine daha yakın oynamaya başladığını gözlemledik.
Stoperlerin arkasına atılan toplarda kanat beklerinin kademeye girmeleri gerekir. Arsenal maçında takımın yumuşak karnı olarak göze batan bu zaafın giderilmesi şart. Bugün bu tarz toplar atıldığında Galatasaray’ın imdadına ofsayt bayrağı yetişti. Telles bu noktada pozisyon alma bilgisi açısından eksik görünüyor. Melo, ribaundları toplamada ve kesicilikte etkiliydi. Chedjou dikine ayağa çıkarken soğukkanlı ve spektaküler enstantaneler sundu. Yasin yine tutturamadı. Bruma, belli ki İtalyan ekolüne uymuyor. Oysa çok farklı ve üstün özellikleri olan bir süperstar adayı. Selçuk Melo’nun önünde zorlanır çünkü topla driplingi yok. Olcan her zaman klas ve ofansif. Yine de temposunu arttırmalı.
Derbi öncesi galibiyet hayatı öneme sahipti. Bu olumlu. Ancak Buraklı oyunda takımın gol pozisyonu zenginliği bulamayacağı birkez daha belgelendi. Nitekim Prandelli de son maçlarda kementi atarak bunu farkettiğinin sinyallerini verdi. Belli ki önümüzdeki derbi birçok konuda belirleyici olacak.
