Abi, transfer yapmak zor zenaat. Kavun değil ki koklayıp alasın diyordur Aziz Başkan.
Bir sürü parametre var, değişiyor da değişiyor.
Önceki oynadığı takım başlı başına bir parametre. Alıyorsun Süleyman Youla’yı, geliyor Beşiktaş’a. Açık alan oyuncusu, bulamıyor Beşiktaş’ta öyle bir alan, al sana fiyasko.
Alıyorsun Guiza’yı. Yanında oynadığı adamı almıyorsun, adam meğerse sadece O sistemin bir parçasıymış al sana bi fiyasko daha.
Fransa liginden alırsın ayrı sorun, Brezilya ligi zaten ölçü değil falan filan.
Senesini anımsamıyorum, muhtemelen 2010 yılıdır, Beşiktaş-Karabük maçı. Emenike yardırıyor, Beşiktaş savunmasını perişan etti.
Sergen Yalçın’a spiker sordu:
– Emenike’yi durdurmak için ne yapmak lazım ?
Sergen’ den yine unutulmaz bir yanıt geldi :
– Kendi takımına alacaksın!
Yobo’ya aldırdığı plakayı da kimse unutmamıştır herhalde.
Bu adamın yaşı da 24 olunca, 3 Temmuz şike iftirası sürecinin de sembollerinden biri olunca, Ne Cardozo’su hacı, tabii ki Emenike gelsin dedik.
O diyenlerden biri de benim, dilim kopsun inşallah.
Abi, adamı iki üç maç izledim, aaaa, “la bu herif top stop edemiyo?? ahaaa !
Yok formuzdur dedik, Chelsea istiyo bu adamı oğlum falan dedik.
Takım da zıpkın gibi o ara. Emenike bi şekilde oynuyor, gol de atıyor, hatta çok da kritik goller attı, nankörlük etmeyelim.
Ama ?? Aması ??
Bu adam sahada ne Emenike işleri yapıyor, ne Emenike golleri atıyor.
Ben çok eleştirdim bu satırlarda o günlerde de. Skor endeksli bakanlar sahip çıktı.
Ya bu Emenike Karabükspor’daki Emenike değil ya da başka bir şey.
Hani nerde topu önüne alıp, süratiyle adamın sağından geçip, çarprazdan içeri giren, kalecinin sağına topu plaseleyen adam nerde?
En önemli özelliği gücü ve sürati olan adam boş alanda gidemiyor.
Top stopunu geçtim, o zaten yok. Topu Emenike’nin ayağına pas olarak atan adam kesinlikle geri zekalı bu da ayrı konu, hadi önüne attın ama yine nafile. Gidemiyor.
Hakkında çok yanılmışız, ya ona çok benzeyen birini kakaladılar bize, ya da bu adamın bilinmedik bi sakatlığı falan oldu ve yahut da Rusya’da soğuktan adamın bilek yerlerindeki eklem kemikleri dondu.
Ne bileyim başka bir izahı yok bunun. Emenike olamaz bu!
Bana en enteresan gelen tarafı da Emenike’nin egosu.
Kimler yedek kalmadı ki Fenerbahçe kulübesinde. Anelka yedek kaldı, Ortega kaldı, Van Hooijdonk kaldı, Krasiç kaldı, Diego Ribas da ve hala yedek kalıyor.
Mübarek sadrazamın sol yumurtası Emenike Efendi!. Yedek kaldı mı bi tavırlar, bi tripler.
Maç için de arkadaşıyla kavga etti, hep beraber seyrettik.
Taraftarla da takıştı. Onu da gördük evvel Allah.
Başakşehirspor maçında hocaya da trip yaptı. Hoca oyuna almayınca sinirlendi, kös kös tuttu soyunma odasının yolunu.
Tottenham istiyor, 10 milyon Euro veriyor falan diyorlar. Öyleyse Aziz Yıldırım hala neyi bekliyor, kendisine de trip atmasını mı ?
Ben Emenike’ye 10 milyon Euro verdiklerine inanmıyorum. Bir teklif varsa ciddi olarak bu Emenike’yi 5 milyona da veririm.
Haa, 5 milyona ondan iyisini bulur muyum ?
Bulurum, bulamazsam da o paraya Öküz alırım, yerleşirim bi köye!
Yurt dışındaydım, millet bi Cafe’de oturmuş hararetli hararetli maç seyrediyor.
Merak ettim, ne maçı ve kim oynuyor diye.
Avustralya – Yeni Zelanda rugby maçıymış. Derbi havasında ezeli bir rekabetmiş.
Rugby’yi sevmem, anlamam da pek, mücadele seyretmeyi severim ama.
Oturdum maçı zevkle seyrettim. Maçtan sonra birden aklıma Emenike geldi.
Top tekniği sıfır, top stopu sıfır, nasıl olsa topu ayağına alıp oynamıyorsun bu sporda.
Top ayağındayken adam geçmek diye de bir şey yok bu sporda.
Tamamen fizik ve güce dayalı bu sporda Emenike çok başarılı olur. Hatta rugby’nin bir Ronaldo’su, Messi’si olur.
Hişşşt, Başkan, Emenike’ye müşteri bulamazsan bir rugby takımına pazarlama fikrimi es geçme sakın. O sporda da iyi para var. Benden söylemesi.