“Tam bir belalı maç. Başakşehir ile deplasmanda oynadığımız 11 maçın sadece 2’sini kazanmışız. Diğer yandan, artık başında da Fener’in belalısı Okan var. Her zaman takımını Fener’e karşı ayrı motive eden, hatta biz Fenerlilere göre sadece bize motive eden Okan. Eksiklerde gırla.. Takımın hala defansında doğru yerde oynayan sadece Zanka var. Diğerleri hep bir yerlerden devşirme.” diye düşünerek otelden Fenerbahçe formamı giyip Selimiye’deki tek maçı gösteren yere doğru yürüyorum. Yürüyorum derken nerden baksanız 3km yol, bunun bir de dönüşü var ki şimdiden sıkıntı. Yetkililere de selam, taksi yok Selimiye’de. Sadece otelin aracı var o da Marmaris’e gitmiş. Tabanvay turizm yani. Yolda suratıma bakmayan herkes ya GS ya da Trabzonlu gözümde. Forma geçen maçta 5-0 toteminin parçası. Doğal olarak kaybedene kadar giyilecek. Net!
Maç başlamadan önce konuşulan tek şey, takımın eksikleri. Kimse puan kaybetmek istemiyor ama bir ibnelik olacağından ise emin. Benim aklım hep defansta. Öyle ya sağ açık Dirar sol bekte, orta saha Jailson stoper, orta saha Ozan sağ bekte, stoper Zanka yerinde ama onunda 2. Maçı. Hayırlara vesile olsun deyip suyumuzu içip başlattık maçı. Bu kadro ile maça çıkmanın sonucu Ersun hocaya yazar. Biraz aklı başında birisi kendi aldırdığı Sadık ve Serdar’ın Jailson’dan iyi olduğunu bilir bilmişlikleri ile maçı izliyoruz. İçimden hiç mi izlemeseydim, o da totem yahu diyorum ama geldik artık, yanımdaki abinin karamsar vıdı vıdıları ile bu maçı bitireceğiz yolu yok. Maçın başında siyahlar giymiş taraftarla gurur duymak ise en güzeli. Emine Bulut olayını ile ilgili öven bir kongre üyesini atmak için imza toplayan bir taraftar topluluğundan da bu beklenir zaten. Allah rahmet eylesin ve tekrarı olmasın artık.
Allah’dan maçın başında futbolcuların halinden hissettiğim biz bu maçı alırız oldu. Rahatladım. Ersun hocanın takımı olarak bunu net aktarıyorlardı. Hatta Başakşehir’in oturmuş kadrosunu bozan Okan’a rağmen Fenerbahçe iyi bir takımla oynadığının bilincinde oynuyordu. Hemen yanımdaki karamsara yapıştırdım “biz bu maçı alırız”. Sonrasında dinlemedim bile.
Tipik Fenerbahçe maçı oluyordu. Direkten dönen toplar, sayılmayan gol ve Başakşehir’in en az 4 tane kaçırdığı pozisyon sonrası, Jailson’un stoper mevkisinde orta saha topçusu gibi yaptığı markajdan kaçan Crivelli, ona çok kötü çıkış yapan Altay ve madem geri döndün neden o topu çizgiden çıkarmadın diye mızmızlandığım Zanka’nın ortak hatası ile olmayacak işler oldu ve golü yedik. Bu arada pozisyonun öncesinde Deniz’in direkten dönen topunu DURDURMADAN aut atışı kullanan Mert’i hakemin es geçmesine de insan takılıyor da ne hakemler ne de VAR hakemleri sallamıyordu. Devre arası Ersun ikinci vitese geçer ve takım daha ateşlenir diye beklemeye başladık.
Gary geçen hafta olduğu gibi hazır olmadığından kesin çıkar dedim ama Ersun hoca ona 10 dakika daha hak verdi. Ferdi girdi. Vedat inanılmaz temposu ile takımı ateşlerken sahadaki biz kazanacağız diyen tek topçu idi. Forvet olarak sağ bekteki boşluğu kapatıp topu kaptıktan sonra hemen görev yerine dönüp pres yapması inanılmazdı. Bundan sonra dakikalarda azaldığı için stres ile mızırdanmaya başladık ve son 13 dakikada ise tüm dediklerimiz bize gol oldu. Bunlar neler miydi, buyrun:
- Tolga napıyor yahu, Ersun neden çıkarmadı bunu hala dedik adam golün asistini yaptı.
- Ferdi iyi de bunun pişmesine daha var, top kaybı fazla dedik, 2. Golün asistini hem de bakarak ve bilerek yaptı.
- Zajc oyuna aldı ama bu adam daha hazır değil, zaten satmıyor muyuz bence satılmasın ama derken Ferdi’ye pası o verdi.
- Alper 90’da oyuna girerken, bu Ersun’un torpillisi dedik 2. Gol öncesi topu presle alan o oldu.
- Dirar solbek oynuyor ama bir türlü orta yapmıyor yahu, topu ezip pas yapıyor dedik, kafa ile golü attı.
Yani ne desek biz bilemedik, onlar galibiyeti getiren oldu. Peki ne oldu da bizim her dediğimizde doğruluk payı varken bu adamlar galibiyeti getirdi. Tek kelime, bu sezona formda giren Ersun Hocanın takıma kazandırdığı “kazanma bilinci”. Tüm maçı kazanmamızın sebebi, maçın başında taa Selimiye’deki bana kadar gelen takımın ben bu maçı alırım arkadaş hırsı idi.
Bu çok önemli ve bu maç için tüm hataları da örttü. Böyle gider mi, gitmez. Çünkü forvet tek alternatiften, defans, kale, sol açık tek adamsızlıktan bağırıyor. Örneğin Jailson’un aklına 84’de geldi stoper olduğu ve topu riske almadan dışarı vurdu, yoksa hep orta saha oyuncundan devşirme stoper olduğundan topla oynadı durdu.
Artık top yönetimde. 2-2 yapan ve kazanmak isteyen takıma takviyeler gelmeli. Çünkü haftaya Trabzon maçı var.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: yakup.borekcioglu@abcspor.com
twitter: @Yborekcioglu
