Protestoların, ıslıklamaların olduğu, tribünlerin bölündüğü, saha dışında olanların sahada oynananın önüne geçtiği maçlar açıkçası beni çok üzüyor.
Evet, büyük hayalkırıklığı var taraftarda. Hepimizde var bu hissiyat. Ben de 3 maç üstüste gelen puan kayıplarından dolayı çok mutsuzum. Beşiktaş’ın 5 puan gerisine düştük. Sezon başından beri oynanan futbol bazı istisnai maçlar dışında çoğumuzu tatmin etmedi. Büyük paralarla yapılan transferler, alınan yıldız isimler, kurulan geniş kadro tabii ki büyük beklenti oluşturmuştu. O yüzden insanların tepki duyması ve bu tepkilerini de dile getirmek istemeleri gayet normal.

Ancak benim taraftarlık anlayışımda sırtına sarı-lacivert çubuklu formayı geçirmiş herhangi bir sporcuyu MAÇ OYNANIRKEN protesto etmek yok. Neden biliyor musunuz? Çünkü bu takıma, kulübe zarar verir de o yüzden ve ben de hiç bir zaman kulübüme zarar verecek en ufak bir eylemde bulunmayı içime sindiremem. Peki ben olsam illa bir tepki verilecekse nasıl tepki verirdim? Sessiz kalırdım. Evet ne destekte bulunurdum, ne de herhangi bir protestoda. Düşünsenize onbinlerce kişinin olduğu ama çıt çıkmayan tribünler. Bence çok daha etkili olurdu, mesaj da yerine giderdi. Bazen hiç bir şey söylememek çok şey söylemekten daha etkilidir.
Ancak benimkisi gerçekleşmesi çok zor olan bir protesto şekli, bunun farkındayım. Kaldı ki bugün taraftarların bir kısmı sadece bazı futbolcuları maç esnasında ıslıklamakla kalmadılar. Örneğin Fenerbahçe penaltı atarken ıslıklamaya devam ettiler. Rakip gol attığında ayağa kalkıp alkışladılar.

Öte yandan maç esnasında futbolcuların ıslıklanması, hatta bazı alaycı tezahüratların yapılması karşılaşmayı televizyondan seyreden rakip takım taraftarlarını keyiflendirir. Ellerini ovuşturarak, içlerinin yağları eriyerek seyrederler Fenerbahçe’nin maçını.”Ohh ne güzel de karıştılar ” diye sevinirler. Dolayısıyla maç oynanırken verilen bu tepkiler, hem kendi takımımıza zarar verir, hem de rakipleri sevindirir.

Haa bir de bu arada bir sürpriz olur da, Beşiktaş Akhisar’a puan kaybederse o zaman desteğe her zamankinden fazla ihtiyaç duyulacak demektir. Evet çok zor bundan sonra şampiyonluğa ulaşmak. Ben özellikle bu hafta Sivas maçından çok umutluydum ve Beşiktaş kazanınca umudum bir hayli kırıldı. Ama benim gibi bir çok kişinin bundan sonra işimizin çok zor olduğunu düşünmesi belki de en büyük şansımızdır. Fenerbahçe’lilerin moralsiz hali bakarsın Beşiktaş’ın rehavete düşmesine neden olur. ”Çıkmadık candan ümit kesilmez” son diyeceğim de budur.
mail : alp.eralp@abcspor.com
twitter : @alperalp72