https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

BKY İLE 7 SORU 7 CEVAP

Okunması Gerekenler

*** Fenerbahçe önce Başakşehir, sonra da Alanya maçlarını kazanarak liderle arasındaki puan farkını 2’ye indirdi ve olası bir ikili averaj durumunda da avantajı eline geçirdiği gibi, Galatasaray’la da aynı puana geldi. Kısa bir değerlendirme lütfen..

9 puan gerideyken dahi “Fenerbahçe şampiyonluğun en büyük adayıdır” diyen ve biraz da meczup görünen birisi olarak şaşırtıcı bulmuyorum.

Aslında puan kaybettiği Trabzonspor ve Gençlerbirliği maçlarında da Fenerbahçe her anlamda rakiplerine baskı kurmuş ancak hakem etkisi ve sezon başından beri süregelen bireysel hatalardan dolayı oyunun karşılığı olan 3 puanı alamamıştı. Bir de fark yaratanlar içinde en özeli Giuliano bu iki maçta yoktu.

2-3 hafta önce “şampiyonlar ligi ayarında oynuyor” denen Başakşehir’i Aykut Kocaman’ın deyimiyle bükerek yendi Fenerbahçe. Fernandao ilk kez bir büyük maçta büyük oynadı. Yanlış anlaşılmasın en çok hakkı yenen oyuncudur ancak büyük maçlarda ya kısıtlı süre oynadı ya da böyle verimli işler yapmamıştı.

Alanyaspor karşısında da Kameni ile başlayan bir takım oynadı Fenerbahçe.

Puan kayıpları nedeni olarak, “oyuncular vasat, Aykut Hoca korkup takımı geriye yaslandı, Topal-Souza beraber oynamaz, çift santrafor şart” gibi klişeleri yazan veya inanlar hata yaptıklarını umarım anlamışlardır.

3+1 sorunu var Fenerbahçe’nin

Bireysel hatalardan basit goller yiyor

Ligin en çok gol atan takımlarından biri ama santrfor katkısı rakiplerinin çok gerisinde

Kalecisi ile puan kazandığı maç rakiplerine göre çok az

MHK ve Fenerbahçe lehine karar vermeye korkan hakemler

Son 2 maçta bu sorunların ilk 3 tanesine cevap üretti Fenerbahçe. Bu üretim ara vermeden devam etmek zorunda. Devam etmeli ki 4.sorun ile başa çıkabilsin, eğer çıkabilirse.

 

*** Pazar akşamı Beşiktaş-Fenerbahçe derbisi var ve 4 gün sonra iki ezeli rakip, aynı stadda bir kez daha, Ziraat Türkiye Kupasında da karşı karşıya gelecekler. Bu iki maç için beklentileriniz neler.

Yüksek hararette iki maç bizi bekliyor.

Bireysel olarak kaliteli oyuncuları olan Beşiktaş ile takım oyununu günden güne geliştiren Fenerbahçe’nin taktik savaşını izleyeceğiz.

İlk maçta iki takım da yenilmek istemeyeceklerdir. Eğer ilk maçı kazanan olursa ikinci maç için diğer takımın stresi katlanacaktır. Kimse 4 gün içinde iki kez yenilmek istemez.

Her iki maç için de hakem kararları detay olarak kalmasını umalım, zor olsa da.

 

*** Yine bu maçtan devam edersek, Pazar günü düdük muhtemelen Cüneyt Çakır’ın elinde olacak. O ve genel anlamda, özellikle son günlerde ipin ucunu iyice kaçırmış gözüken MHK hakkındaki görüşleriniz.

Fenerbahçe hakemlerden şikayetçi. Galatasaray ve Beşiktaş da bu kervana katıldı. Fenerbahçe çok basit bir şey söylüyor: MHK değişsin. Diğerleri de aynı fikir de mi ? Öyleyse değişsin. Ha o kadar değil diyorlarsa bilmek gerek 🙂

Yusuf Namoğlu ve eski hakem Abdullah Yılmaz ‘ın arasında yaşanıp medyaya yansıyanlar yenilir yutulur cinsten değil.

Kamuoyunda infial yaratan bir hakem gözlemcisinden tam puan alıyorsa ve her ikisi de bir sonraki hafta bir maça atanıyorsa iyi niyet aramak yersiz olur.

Hakemi de yeneceksin sadece filmlerde olur. Mesela Zafere Kaçış filminin son sahnesini nedir ? Pele’nin röveşata golü değil mi ? Cüneyt çakır hakem olsa o gol iptal olabilirdi…

Cüneyt Çakır genelde berabere bitecek maçlarda görev alır, bekleyip görelim…

 

*** Ve Beşiktaş cehpesinin, Fenerbahçe maçlarının ertlenemesi talepleri için yorumlarınız. Hemen akabinde de; Şampiyonlar Ligine 5-0’lık Bayern mağlubiyeti ile daha ilk maçtan veda ettiler diyebiliriz. Siyah beyaz köşe için Kısa bir Avrupa değerlendirmesi.

Keşke Bayern Münih maçının sonucunu bekleselerdi…

Maça gelirsek; İki takım arasında Eurocup ile Euroleague arasındaki fark kadar fark vardı.

Beşiktaş için tek söyleyebileceğim konsantrasyonunun bu kadar düşük olmasını beklemiyordum.

Gruplarda kolay kura çekip mükemmel iş yaptılar. Sonrasında zor kura çektiler ve ilk maç itibariyle işlerini iyi yapamadılar. Yine de ikinci maçta Bayern karşısında alınabilecek bir galibiyet ile güzel bir veda yapabileceklerine ikna olmaları gerek. İkna olunca galibiyet gelmez elbette ama ikna olmazsanız hiç gelmez. Ben sporda buna inanırım.

 

*** TFF Ceza Kurulları tarafından otomatiğe bağlanmış gibi gözüken Fenerbahçe, bu hafta sonu oynann Alanyaspor maçında ise “nasılsa ceza alıyoruz, bari boşa olmasın” dercesine susmadan küfür etti. İşin şakası bir yana, sene başından bugüne 1 Milyonun üstünde ceza ödenen Fenerbahçe ve “bence” bu kez cezayı hakeden seyirci için düşünceleriniz.

Alp Eralp tanımaktan mutluluk duyduğum kültürlü, Fenerbahçe’ye yürekten bağlı, yakın tarihini satır satır yaşamış, ülke stadyumlarının tamamına yakınında Fenerbahçe’yi izlemiş, tribünden gelen ama hiçbir grup ile bağlantısı olmayan, doğruya doğru yanlışa yanlış diyen bir Fenerbahçelidir.

Onun yazısını okudum, ben bir şey söylemeyim. Bu sorunun cevabı olarak o yazının linkini koy, o yazı okunsun lütfen.

KÜFÜR ETME, ZARAR VERME!

*** Gomis’in Türkiyeye gelmeden de bilinen, strese bağlı Vazogacal Senkop hastalığı bulundğu hepimizin malumu. Ama Kasımpaşa saha içinde bayılması ve sonrasında maça devam etmesi epey yankı uyandırdı. Siz neler diyeceksiniz.

Maçı kalabalık bir yerde izledim. O pozisyonda herkes ellerini başının üstüne koyup “eyvah” dedi ve inan herkes o halde, sanki ne olup bittiğini daha yakına gidince anlayacakmış gibi ayağa kalkıp ekrana doğru yürüdü. Allah korudu.

Onu o maçta devam etmesine izin veren doktorun ve teknik direktörün sorgulanamadığı bir ligimiz var. Ne desek boş…

 

*** Hollandalı yıldız santrafor ülkesine döndü ve her gol attığında, sarı lacivert soysal medyadan beddua sesleri de beraberinde yükseliyor. Kısa bir RVP değerlendirmesi.

Bugün sosyal medyada bir fotoğraf paylaşmış. Kulüp kafesinde yanında, Fenerbahçe formalı bir çocukla…

Sonu hüsranla biten yaz aşkları vardır. Bütün kış o kıza lanet edersin. Sonra tekrar yaz gelir, onu görürsün ve her şeyi unutursun… Öyle işte…

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

mail: bozkurt.yilmaz@abcspor.com

twitter: @_bky

Son Haberler

QUADRUPLE-DOUBLE, NBA TARİHİNDE SADECE 4 KEZ

NBA'de double-double hemen her maç, triple double'da her sezon onlarca kez gördüğümüz istatistiklerdir. Peki ya quadruple-double ? 350 bine yakın oyuncunun...

Benzer Konular