*** Fenerbahçe Trabzon deplasmanında 2 puan bıraktı ve zirve yarışındaki 3 rakibi de haftayı kazanarak kapattılar. Kısa bir değerlendirme lütfen.
Ligde bir sezonda 306 maç yapılıyor ve sadece bir tanesinde, deplasman takımı havaalanına sağ salim gidene kadar kimse TV başından ayrılmıyor ve varınca da derin bir oh çekiyor. Fenerbahçe’nin Trabzonspor deplasmanları…
Dolayısıyla oradan bir puan çıkarmak “her şartta” iyidir.
Fenerbahçe Trabzon’a sakatlıklar nedeniyle son 18 yıldaki en zayıf 18 ile gitti. Öyle ki yedeklerden 4 oyuncunun ligde maça çıkmışlığı yokken, diğer ikisi de 20 yaş altında çok az süre bulan Samed ve Oğuz Kaan’dı. Maçı böyle de okuyabilmek gerek.
Bu Fenerbahçe maç boyunca Trabzonspor’a 2 pozisyon verdi. Kendi bulduklarını değerlendiremedi… Bence 3 puanı alabilecek futbol aklını mücadeleyi sahaya koydu ama olmadı.
Galatasaray kağıt üstünde kolay bir maça çıktı. Bonkörce davranıp bol pozisyon verdi, Osmanlıspor beceriksiz veya şanssızdı. Muslera büyük kaleci diyenlere katılmam, çok büyük kaleci derim.
Beşiktaş kolay gözüken maçta akıcı oynayarak 2 farkı yakaladı. 2-1’den sonra oyun düzeninden çıktı, Kasımpaşa 2-2 ile haftanın sürprizini yapabilirdi, inanmadı.
Başakşehir, 10-0’lık Beşiktaş-Adana Demirspor maçı rekorunu kırabilirdi. Üstlemedi.
*** Hafta içi Trabzon maçı hakemi için sosysal meydada öyle bir algı oluştu ki, Kadıköyde 2 penaltı ve 4 kırmızı çıkan Beşiktaş maçı ile Trabzonda oynanan Fenerbahçe maçlarının hakemi olması, ısıtılıp ısıtılıp tekrar tekrar getirildi önümüze…
Ali Palabıyık ölümcül bir günah işleyip Beşiktaş maçında Fenerbahçe lehine 2 penaltı verdi. İtirazsız net penaltılar ama hayat boyu “Fener’i kolladı, derbide 2 penaltı verdi” diye hatırlanacak ve o maçta 3 Beşiktaşlı oyuncuyu atmadığı sadece sarı lacivert zihinlerde kalacaktır…
4.defa üst üste Fenerbahçe Trabzonspor maçına atanması kuşkusuz hatadır. Adam mı kalmadı derler.
Atmayı sevmeyen bir adam Ali Palabıyık. Maçın ilk yarısında 2 kırmızı kartı görme yeteneği olan herkes gördü. Hakem hocaları onayladı. Bugün de Ali Palabıyık mükemmel yönetti diye 8.4 not aldı !
* Fenerbahçe-Beşiktaş… Rakibe verilmeyen 3 kırımızı kart.
* Galatasaray-Fenerbahçe…Fenerbahçe’nin sayılmayan golü, rakibe verilmeyen 1 kırımızı kart.
* Trabzonspor-Fenerbahçe… Rakibe verilmeyen 2 kırımızı kart
Hakemi de yeneceksin belgeselinde bu yılki büyük maçlar.
*** Aykut Kocaman’ın çıkarttığı ilk 11 maç öncesi de, sonrası da çok tartışıldı. Özellikle bu kadar sakat oyuncu varken bile Valbuena’nın ilk 11’e girememesi ve Hasan Ali’nin orta sahada oynaması.
Şaşırdık… Belki çoğu Fenerbahçeliler “Valbuena oynasaydı, hata yapıp gol yedirse de, nasıl olsa bir tane de attırırdı” demiştir, ben dahil.
Maç sonrası Aykut Kocaman şifreyi verdi, idman. Hafta içi Valbuena’nın sakatlığı nedeniyle idmana çıkamadığını söyledi. Kanımca çıksa ilk 11 oynardı.
Hoca Türk futbolu ezberi içinde hareket etmiyor. Doğru bildiklerinden ödün vermiyor. Ancak bizde iklimde sezon sonunda ortaya kupa koyamazsan başarıların gözükmüyor. Umarım ve dilerim bu yıl çifte kupayla sistemini taçlandırır.
Aykut Kocaman eleştirilerinin had aşımı doz aşımını geçti. Bunu Fenerbahçelilerin yapıyor olması üzüntü veriyor.
Kendi oyuncunu, hocanı, başkanını eleştir beğenme daha iyisi olsun iste hepsini hak olarak görüyorum. Ancak karikatürize edersen armaya zarar verirsin…
*** PFDK Fenerbahçe’yi otomatiğe bağlamış gibi. İstisnasız her maç ceza yağdırmaya devam ediyor,küfürlü tezahürat, merdiven boşlukları,sahaya atılan yabancı maddeler sanki gözlemciler Fenerbahçe maçlarında bunları ayrı gözlükle seyrediyor.
Türk futboluna hizmet eden Stephan Hawking zekasında insanlar var ama bunlardan faydalanamıyoruz.
Bu adamlar bir tribüne bakıp A blok küfür etti B-C etmedi, D etti, E etmedi, F-G-H etti diyebilecek zekaya(!) sahipler.
Geçen hafta sevgili dostum Alp Eralp bu konuyu FBTV’deki programımızda gündeme getirmemizi önerdi. Televizyondaki arkadaşlarımız sağ olsunlar 1.haftadan itibaren 4 büyük takım için cezaları topladılar. Yayınladık. Aslında bildiğimiz bir konu ama matematiğe indirince etkisi artıyor.
| SEYİRCİ BLOKE CEZALARI | TRİBÜN OLAYLARI NEDENİYLE VERDİĞİ PARA CEZALARI | VERDİĞİ PARA CEZALARI |
| FENERBAHÇE 12 KEZ | FENERBAHÇE 1.102.000₺ | FENERBAHÇE 1.1.45.000₺ |
| BEŞİKTAŞ 6 KEZ+ 1 MAÇ SEYİRCİSİZ (S KUPA) | BEŞİKTAŞ 596.500₺ | BEŞİKTAŞ 926.000₺ |
| TRABZONSPOR 6 KEZ | TRABZONSPOR 540.000₺ | TRABZONSPOR 574.666₺ |
| GALATASARAY 2 KEZ | GALATASARAY 340.000₺ | GALATASARAY 417.350₺ |
Hasan Ali Kaldırım yerine Valbuena oynasın ama şu tablo ve Ali Palabıyık konusunda konuştuklarımızda “adalet” olsun. Olursa Hasan Ali forvet arkası da oynasa olur…
*** Fatih Terim geldiğinden bugüne puan kaybetmeyen ve 3 Lig, 2 Kupa maçında 14 gol atıp, sadece 2 gol yiyen bir Galatasaray var. Yeni td’u özelinde kısa bir ezeli rakip değerlendirmesi lütfen…
Fenerbahçe kaç maçtır kaybetmiyor ve bu ne kadar gündeme geldi diye ben sorayım mı ? 🙂
Terim etkisi, futbolcular, tribün, medya ve medyası üzerinde çok güçlüdür.
Top çizgiyi geçtiği sürece büyük İskender şeklinde anılır. Top çizgiyi geçmezse rahmetli Demirel gibi şapkasını alır gider, nasıl olsa geri geleceğini bilir…
Tudor’dan farklı ne yapıyor ? İlk maçında 4.hakeme “ Ha s.. lan” derken kameraya yakalandı, gündeme gel-e-medi. Tudor o kadar ince bir Türkçe bilmiyor olabilir.
Teknik olarak değerlendirmek için birkaç zor maç oynamasını beklemek gerek.
Bir de kongre sonrası futbolcuların 4 aydır para alamadığı ortaya çıktı ! Bu konu niye ve kim tarafından gündeme geldi ilginç bir soru…
*** Obradovic ile Melih Mahmutoğlu arasında bir mola sırasında geçenler epey yankı uyandırdı. Sizin bu konudaki görüşleriniz?
Abartıldığı gibi bir tokat atma değil, oyuncuyu uyandırmak için sırtına vurulan bir “had hadi yüreklendirmesinden” farklı olmadığını düşünüyorum.
Basketbolun, seyirci ve de veli olarak içinde bir insanım. Çok abartılı koç davranışları gördüm. Bu onlar içinde değil.
Banvit’in lideri yendiğini , Fenerbahçe gibi bir şampiyonu nasıl 61 sayıda tuttuğunu konuşsaydık keşke…
*** Kitap tavsiyesi var mı ?
Ateş Bakan yüreğinden geçenleri yazan birisidir. Fikirlerimiz zaman zaman uyuşmasa da, üslubunu çok sever beğenirim.
Ateş abi Temmuz 11’den bu yana yazdıklarını bir kitap haline getirdi: O Penaltı Gol Olmayacak…
Yazılarını kuru kuruya yayınlamak yerine (öyle kitapları sıkıcı ve biraz da itici bulurum) hangi duyguyla yazdığını, bugün düşüncelerinde değişiklik olup olmadığını da ilave etmiş. Çok da güzel olmuş.
Unutmadık diyoruz ama unutuyoruz. Hafıza tazelemek için, tarihe not için özellikle Fenerbahçeli olanlara tavsiye ediyorum.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: bozkurt.yilmaz@abcspor.com
twitter: @_bky
