https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

BİR GÖNÜL SAYFASI DAHA KAPANDI

Okunması Gerekenler

brunoÖlmek bir son değil ha, ölümden sonra bir hayat daha var, orada çalışmak da yok, bir daha ölmek de !
Kutsal kitaplarda ikinci bir yaşam vaadedilir ve şartlar sunulur. İlkinden daha uzun olan bu ikinci yaşamda ölüleri bekleyen şey ya mutlak bir mutluluktur, ya da acı ve pişmanlıklarla dolu bir hayat.
İşte bu ikinci yaşam uğruna insanların yapamayacakları hiç bir fedakarlık da yoktur.
Devasa camiler, katedraller, tamamı taştan oyma heykellerle kaplı tapınaklar..
İnsanlar bu uğurda günlerce aç kalabilirler, kutsal saydıkları yerleri ziyaret etmek için binlerce kilometreyi at üstünde, hatta yaya olarak gidebilirler.
 
İşin büyüsü sadece vaadedilen bir yaşam hakkı daha değil, vaadedilen ikinci yaşamın süresidir.
İkincisi çok daha uzun olduğundan, yaşayanlar tıpkı bir Tüccar mantığıyla, daha çok olanına yatırım yaparlar ve uzun vadede daha çok kâr elde ederler.
Futbolcular da genç sayılabilecek bir yaşta jübile yaparlar ama bu bir son değildir, ilkinden çok daha uzun, daha farklı bir futbol hayatı başlar onlar için. 
Camialarına sadakatle bağlı kalmış olanlar saygınlık ve itibar görürken, diğerleri ise bir kenarda üvey evlat misali boynu bükük kalırlar..
 
Özellikle bizim futbol dünyamız zigzag kabul etmez, camialarına olan sadakatlerini  ömür boyu muhafaza etmiş olanlar efsane olarak nitelendirilir.
Gökhan Gönül önünde bir Rüştü örneği varken halen daha Beşiktaş’a gideceğim diyorsa diyecek hiç bir şey yok. Bu da bir tercihtir.
Gazoz olmayı efsane olmaya tercih etmiş adama ne denilebilir ki ?
Gökhan’ı böyle bir karar almaya iten şartlar nelerdir ? Yalnızca paraysa, çok yazık.
 
Yönetimin katı tutumu, kamuoyunda oyuncunun itibarsızlaştırılmasına yönelik yöneticilerin söylemleri, dolaylı olarak nankör,  paragözmüş gibi bir hava oluşturulmaya yönelik medyada çıkartılan haberler, takımın aldığı kötü sonuçların ona ihale edilmeye çalışılması gibi algı operasyonlari gösteriyor ki; işin içinde sadece maddi sebepler yok, futbolcunun gururuyla oynananarak görüşmeler sinsice çıkmaza sürüklenmeye çalışılıyor ki; bu çok çirkin bir tutum. 
 
Ne olursa olsun, Gökhan aldığı parayı sonuna kadar hakeden ender futbolculardan biriydi.
Gökhan’ı Gökhan yapan Fenerbahçe’dir, Eyvallah. O da sakat sakat, bandajlarla  oynayarak görevini yaptı ve parasını aldı.
Futbolcular meşhur olarak dünyaya gelmezler, bir camiada yıldızları parlar. 3 kuruşa aldığın adamı satsaydın 15 milyona sen kazanırdın, satmadıysan da susacaksın..
 
Seni ben adam ettim lan, öde diyetini diyemezsin.
 
Onun kadar mücadele etmeyenler, yatarak ondan daha fazla kazandıysa da, diyetini ödemiştir zaten. Meireles, Krasic ve daha niceleri gibi…
Efendim, iki senedir ne vermiş, bırakın gitsin gibi bir zihniyete hiç katılmıyorum.
Atılan golü, yapılan asisti yazan istatistik bilmi, kesilen atak sayısını da yazmalı, ters kademe miktarını da…
Schumacher kaledeyse, 10 futbolcu özgüvenli oynardı. Hangi istatistik bilimi ölçer bunu? 
 
Bu kadar yavaş oynayan bir takımda, topu aldığında karşısında 3 savunmacı birden bulan her futbolcu cacık olur.
Hocanın takımına veremediği fizik kaliteye, kondisyona girmiyorum bile…
Arkadaşlar futbolda parametre bir değil bin !
Öyle kolay değil, iki tane istatistiğe bakıp adam harcamak. 
Mesela yanında oynayan adamlara, önünde oynayan adamlara bakalım ?
Deivid varken Gökhan başkaydı, Kazım varken başka, Dia varken başka. Deivid alan açıyordu, Dia geriye dahi gelmiyordu.
Alex en iyi Semih’le oynardı, di mi? 
 
Melo’yu satarsan, Muslera 30 da yer, 40 da. Bana 40 gol yemiş kaleciyi savunmayın, diyemezsin yani.
 
Gökhan 9 sene kafaya tekme koydu, nankörlük etmem ben.
 
Para için gidiyorsa gidebilir hatta S ile gidebilir ama Topal, Caner, Gökhan gibi adamlar bedavaya gidiyorsa, başkanım ben diye dolanmayacaksın ortalık da, yemezler !!
Fenerbahçe profesyonel bir futbol takımı, burada oynamak için fanatik Fenerli olmak gibi bir şart yok. Aksi halde hiç yabancı futbolcu transfer etmemen lazım.
Çocukluğunda hepsi bir takıma gönül verir, kader çoğu zaman yollarını başka bir takımla birleştirir. Onlar da aldıkları para karşılığında 40 yıllık Fenerli misali mücadele ederler.
 
Semt pazarından alınmış formayla Fenerli olmuş Davulcu Volkan’la, sapına kadar Fenerli Selçuk Kaptan’la, Alex’i, Lugano’yu, Gökhan’ı bir tutma. Onlar birer istisna. 
Gökhan açıklama yaptı 15 gün önce ve dedi ki:
– Hiç bir kulüple anlaşmadım !
Ben Fener’den asla ayrılmam diyemedi ya, Ben zaten gönül koydum kendisine, hem de hiç hakkım olmasa da… 
 
Yerinde olsam boş mukaveleye çakardım imzayı, efsane olurdum. Olmadı, Avrupa’ya giderim, o da olmadı Emre gibi taraftarsız bir camiaya giderim Bjk’ye asla gitmem. 9 senede cebinden; 40- 50 milyon geçmiş biri sıfatıyla para için gitti asla dedirtmem kendime!.
Yönetim bu süreci yonetemedi. Bence yönetmek istemedi ! Uzlaşmak için çaba harcamadı. Oyuncuların gururuyla oynadı.
Parasal sebeplerden O Portekiz Çobanı’ı kalıyorsa, Futbol Dünyası için bir kaç kuruş sayılabilecek bir para yüzünden iki önemli oyuncunu tek kuruş kazanmadan gönderiyorsan ve Aatıf gibi adama 4 milyonu bayılıyorsan, sen Fenerbahçe kulübüne ihanet ediyorsun !
 
Takke düştü kel göründü..Aziz Yıldırım’ın finansal devrimi de yalan oldu tıpkı lobisi gibi. 
 
UEFA’dan transfer kısıtlaması, 73 milyon vergi cezası. 
 
Haşırt reklam gururla sunar !!
 
Sportif başarı zaten yerlerde. Josef için al sana 8, bu da Raul’cum için 10, Al Diego’cum bu 5 de sana !!
Kasa tam takır, en iyi oyuncularını gönder. 
 
Zaman makinesine bindik, 80’lere geri dönüyoruz. 
Yüksek bel, dar paça şalvar pantolonlar, yanlar Amerikan, enseler uzun saç traşı, parlak taytlar, renkli tozluklar, Hawaii desenli gömlekler. 
 
Vee, acıların takımı Fenerbahçe huzurlarınızda !
O Yeahhh !!
Başkan’ım, her şeyin farkındayız, sonuna kadar yanındayız !
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907

Son Haberler

AMATÖRCE

Yedigimiz iki gol de olacak iş değil. İlkinde ortada fol yok yumurta yok. Rakibin ne baskısı var ne pozisyonu....

Benzer Konular