Spor değil FUTBOL ÜLKESİ olan bizlere, belki de “Basketbol Sevgisini” aşılayan ilk kıvılcım, yeni nesil için birşey ifade etmeyebilir ama 80’lerde oynanan “Beyaz Gölge”dir.
Koç Reeves, Carver Lisesi, Coolidge, Salami, Thorpe ve diğerleri siyah beyaz tek kanal zamanlarında hepimizi ekranlara bağlayan en önemli spor dizisiydi.
TRT’in kulaklarını çınlatıp, orjinal ismi ‘White Shadow’ olan diziden kısa bir geçiş yaptıktan sonra, bugünkü yazımda ‘based on true story’ yani yaşanmış hayat hikayelerinden uyarlanan ve benim ‘en beğendigim’ 3 Basketbol filminden bahsedeceğim.
*** HOOSIERS
Dilimize ‘Kazanma Arzusu’ olarak çevrilen 1986 yapımı filmin konusu kısaca şöyle;
Bir basketbol koçu olan Norman Dale (Gene Hackman) hırslı yapısı ve oyunculara olan sert davranışlarıyla kariyerinde sonlara yaklaşan bir spor adamıdır.
10 yıllık kolej basketbol takımı koçluğu ve 12 yıllık donanma hizmetinden sonra Norman Dale, küçük bir kasabanın küçük lisesinin basketbol takımına, eski bir arkadaşı vasıtası ile koç olarak gelir.
Aynı zamanda okulda vatandaşlık dersine de girecektir. Küçük bir coğrafya ve küçük insanlar üzerine kurulu bu kasabada basketbol her şey demektir. Son şans olarak geldiği kasabada onu bekleyen bir çok zorluk vardır. Ama o kararlı yapısı ve kazanma hırsıyla başarılı olmak için elinden geleni yapacaktır.
Filmin en iyi yardımcı erkek (Dennis Hopper) ve en iyi orjinal beste dallarında iki Oscar adaylığı da vardı.
*** GLORY ROAD
2006 yapımı GLORY ROAD, Türkçeye çevrilmiş hali ZAFERE DOĞRU filmi konusu;
Don Haskins’in liselerdeki kız takımlarını çalıştırarak başladığı koçluk kariyerine, Texas Western üniversitesinin başına geçerek devam etmesi isteniyor. Bir çok şeyden fedakarlık ederek ailesi ile Texas’a yerleşiyor ve burada kendisinden basketbol oyuncularını hizaya sokması isteniyor.
Haskins ise takımına yedi tane yıldız olabilecek derecede yetenekli siyahi oyuncuyu kadrosuna katarak şampiyonluğa oynamak istiyor. Siyahlara karşı ırkçılığın had safhada olduğu dönemler de, kimsenin takımına almaya cesaret edemediği oyuncuları takımına alan ve onlarla üniversiteler ararı şampiyonalara (NCAA) sokan Don Haskins (Josh Lucas) hikayesi anlatılıyor.
*** COACH CARTER
2005 yapımı filmin konusu kısaca şöyle; Eskiden başarılı bir basketbol oyuncusu olan Ken Carter, mezun olduğu Richmond Lisesinden gelen koçluk teklifini kabul eder.
Koç Carter oyuncularının sahada kazananlar olmasının yanında, sınıflarında da çok başarılı olmalarını istemektedir.
Bundan dolayı tüm oyuncularını, ortalamalarını 2.3’un üzerinde tutacaklarına, sınıfta en ön sırada oturacaklarına ve tüm derslere gireceklerine dair bir sözleşme imzalamaya zorlar.
İş disipline geldiği zaman koç Carter tamamen acımasızdır, kondisyonun ve defansın her zaman hücumdan önemli olduğunu savunmuş ve takımını da bu yönde çalıştırmaya başlamıştır.
Programı işlemiştir, takım sezona müthiş bir başlangıç yapmış ve her şey çok iyi gitmektedir. Ta ki oyuncuların akademik ilerleme raporları gelinceye dek…
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: derya.atilgan@abcspor.com