11 maçın ardından sadece 3 galibiyette kalan temsilcimiz Anadolu Efes koç Martinez’in gelişiyle ciddi bir çıkış yakalayan İspanyol ekibi Baskonia’yı Sinan Erdem’de ağırladı. Oynadığı kötü basketbol ile her geçen hafta play-off yarışından ciddi şekilde uzaklaşmaya başlayan lacivert beyazlılar mutlak galibiyet parolası ile çıktı bu maça. Artık evlerinde maç kaybetme lüksü olmadıkları gibi bir seri yakalamaları da şarttı.
“Fransız Kuleye Çözüm Bulamadık”
Koç Martinez Fransız kule Poirier ile başlamayı tercih etti ve onu da pota altında çok iyi kullandılar ilk bölümde, tam 6 sayı çıkardılar. Ayrıca Timma ve Janning’in şutlarına da engel olamadık, çok yüzdeli girdi maça Baskonia. Savunmada maalesef çok ama çok yumuşak başladık. Buna karşın neyse ki hücumda efektiftik. Özellikle Dragic-Janning eşleşmesini çok iyi kullandık. Sloven guard,Janning’in savunma zaafından faydalandı ve sürekli potaya giderek skor üretti.
“Savunma Yine Yol Geçen Hanı”
Çeyreğin ikinci bölümü ile beraber Shengelia’nın da devreye girmesi ve onu alçak postta kullanmaya başlamalarının ardından koç Perasovic ağır kalan Stimac’ı alarak Brown’u parkeye sürdü. Hücumda pas trafiğine girmeyip Ledo’nun sıfır pas birkaç dribbling üzerinden attığı zorlama üçlüklere gittik, yine düzensiz yine verimsiz Anadolu Efes hücumları izledik. Bir de bunun üstüne savunmadaki yol geçen hanı tarzı vurdum duymazlığımız devam edince fark çift hanelere dayandı. Enerjisi düşük, ruhsuz ve savaşçı kimliğini evde bırakmış bir Anadolu Efes vardı ilk çeyrekte.
“Ledo’nun Enerjisi”
Adams ve Ledo’nun potaya penetre etmeye karar vermeleri, özellikle Ledo’nun yükselen enerjisi ile beraber nihayet boş atışlar bulup değerlendirmeye başladık. Hatta ikili oyunlarla Dunston’ı bile kullanmayı hatırladık. Organize olmakta zorlandığımız bu anlarda koç Perasovic’inSimon hamlesini yapmaması da hataydı. Hücumda işleri biraz olsun yoluna soktuğumuz bölümlerde savunmada vidaları bir türlü sıkamamamız nedeniyle de farkı kapatamadık.Çeyreğin son bölümünde koç Martinez’denJones-Voigtman hamlesi geldi. Özellikle Dunston’ın kenarda olduğu bölümde Jones atletizmi ve orta mesafe şutları ile canımızı çok yaktı.
“Eşleşmeleri Doğru Kullanmaya Başladık”
İkinci periyot ile beraber McCollum’ınHeurtas karşısındaki çabukluk avantajını birebirlerle ve Simon’unBeaubois karşısındaki fizik avantajını alçak posttan kullanarak başladık. Ancak Baskonia’nın hücumda Voigtman’ı yüksek postta pas kulesi olarak kullanmalarına engel olamadık. Buna karşın Stimac’ı potaya yakın topla buluşturup Voigtman’a karşı üstünlük kurmaya başladık, yardım getiremedikleri her pozisyonda Stimac işledi Alman uzunu. Fakat O da dış şut tehditi ile canımızı sıktı açıkçası.
“Beaubois’ın Penetrleri ve yine Poirier”
Baskonia adına hücumda devreye giren isim Beaubois oldu çeyreğin ikinci bölümünde. Çabukluk ve atletizm avantajını Simon’a karşı iyi kullandı Fransız guard ve sürekli potaya giderek savunmamızın dengesini bozdu. Diğer taraftan biz de Poirier’inağır ayaklarına nihayet Dunston üzerinden oynadığımız ikili oyunlarla ceza kesmeye karar verdik ve uyguladık da. Hücumda işler oturmaya başladı, Brown’ın oyuna girmesiyle pas sayısını da arttırdık. Ancak birebir savunmada kolay yenilmemiz ve Stimac kenardayken Poirier’in bulduğu alanları fizik avantajı ile efektif kullanmaları canımızı çok yıktı.
“Shengelia Ezdi Geçti”
Çeyreğin son bölümlerinde ise Shengelia karşısında Brown’ı karşısında gördüğü her anda potaya giderek birebirde Amerikalı forvetidarmadağan etti. Gücü ve sertliği ile henüz fiziksel olarak hazır olmayan oyuncumuz karşısında net bir üstünlük kurdu. Bu birebirden gelen sayılarla Baskonia skorda önde kalmayı başardı. Kötü başladığımız maçta neyseki hücumda ortaya koyduğumuz enerji ile kendimize geldik ve maça ortak olduk, savunmayı biraz sertleştirebilsek, özellikle birebirde biraz daha konsantre olsak soyunma odasına önde bile gidebilirdik.
“Eski Dost Canımızı Yaktı”
İkinci yarıya Janning’in savunma zaafına Ledo ile hücum ederek giriş yaptık. Ayrıca geçiş hücumlarında Brown’ı da kullanmamız sayesinde rahat skor bulmaya da başladık. Ama yine savunmada ortada yoktuk. Janning istediği şutları buldu, Shengelia ile Poirier bizim potamızın altında ellerini kollarını sallaya sallaya gezdiler, ribaund aldılar, atışlar kullandılar… Özellikle Brown’ın sakatlıktan yeni çıkmış olması ve henüz fiziksel anlamda tam olarak hazır olmaması zaten zayıf olan pota altı savunmamızı iyice krize soktu.10-0’lık seri yedik 3.çeyreğin başında!!!
“Heurtas-Voigtman İkilisi İmdadımıza Yetişti”
Çeyreğin ikinci bölümünde Heurtas-Voigtman ikilisine dönen Baskonia’nın savunması yine düştü birebirde özellikle. Ayrıca Heurtas’ın gereksiz zorlama penetreleri ve takımın düzenini bozması ekmeğimize yağ sürdü. Anadolu Efes de McCollum-Dragic-Simon üçlüsünün sahada olmasının da avantajıyla bu açıkları çok iyi değerlendirdi. Penetre pas trafiğini çok iyi kuran temsilcimiz hem dışardan aradığı isabetleri buldu hem de açılmak zorunda kalan Baskonia savunmasına karşı Stimac da boyalı alanda etkili olmaya başladık. Çift hanelere çıkan farkı yeniden eritip maça ortak olduk, hatta öne de geçtik.
“McCollum Şov”
Çeyreğin son bölümünde koç Martinez’inMcCollum’ıHuertas ile tutma konusundaki ısrarına karşı Amerikalı guard üst üste cezaları kesmeye devam etti. Her pozisyonda Brezilyalı guardın üstüne penetre ederek aradığı skoru buldu. Ancak Jones ve Beaubois’dan gelen ekstra sayılara engel olamadık yine, evet yine ve yine savunmadaki konsantrasyon düşüklüğü, vurdum duymazlık canımızı yaktı. Hücumda ortaya koyduğumuz verimli performansın ödülünü bir türlü alamadık.
“Mahşerin Üç Atlısı”
Son çeyreğe koç PerasovicMcCollum-Simon-Dragic üçlüsünü bozmadan başladı. Bu üçlü penetleri ve kurdukları pas trafiği ile Baskonia savunmasını darmadağan etti. Dışarda bu kadar etkili olmamızın ardından mecburen savunmayı açan Baskonia’ya karşı, Stimac ile Dunston da hücum ribaundları ile etkili olmaya başladık. Simon ve Dragic liderliğinde ikili oyunları çok iyi organize eden, yine Poirier’in zaaflarını kullanan temsilcimiz farkı da 7 sayıya kadar çıkardı.
“Geri Koşma Problemi”
Ama Baskonia da bizim potamızın altında Fransız uzunun fizik avantajını çok iyi kullandı, özellikle Stimac kenardayken. Aslında hücumda istediğimiz pozisyonları bulup topu içeri de indirerek çeşitliliği arttırdık. Ancak pota altından basit atışları kaçırmamız ve geri koşmada problem yaşamamızın ardından geçiş hücumları ile ceza kesen Baskonia maça tekrar ortak oldu son bölüme girilirken.
“2:30 Kala Kontağı Kapattık”
Bitime 2:30 dakika kala McCollum’ın paylaşımdan vazgeçip işi birebire dönmesine karşı Granger’ın savunmadaki hamlesi ile topu kapan Baskonia aradığı kolay sayıyı buldu. Sonrasında yanlış tercihlere devam eden Anadolu Efes’e ceza kesmeye devam eden ve pota altını yine işlemeye başlayan Baskonia 9-2’lık seri ile maça ortak oldu, fark bir sayıya indi.
“Savunma Tercihi ve Basit Hatalar”
Sonrasında iki takımdan da üst üste hatalar geldi. Önce Simon ve Janningkarşılıklık boş üçlüklerden isanbet çıkaramadılar, ardından da McCollum bulduğu penetre sonrası atışı değerlendiremedi maalesef. 20 saniye kala koç Perasovic bir sayı önde olmanın avantajını kullanarak savunma ile maçı almak istedi. Aslında fena da iş çıkarmadık ve %54 faul yüzdesi olan Poirier’e faul yaptık. Ama maç boyu çok iyi oynayan Fransız uzun faul çizgisinde de hata yapmadı ve 1 sayı öne geçirdi takımını. 3 saniye kala Dragic ile topu kenardan çok kötü çıkaran Anadolu Efes Simon’un hatasının ardından topu teslim etti ve maalesef yine kaybettik Sinan Erdem’de.
“Sezon Erken Noktalandı”
Anadolu Efes kötü başladığı maçta ikinci yarıda toparlandı kendine geldi, en azından hücumda sezonun en iyi maçlarından birini çıkardı. Ancak bitime 2 dakika kala hücumda adeta kitlenen ve verimliliği tamamen düşen temsilcimiz Baskonia’nın savunmadaki enerjisine karşılık veremedi. Savunmada beklentilerin altında kaldığımız mücadelede yine maç sonunu da çok kötü oynadık. Özetle Anadolu Efes zaman zaman iyi sinyaller vermiş olsa da en kritik anlarda yine yenilen savunmada yine çok kötü performans sergileyen takımdı. Oynanan bu basketbolla sezonu çevirmek ve play-off yapabilmek hatta potaya yaklaşabilmek dahi artık bir mucize olur…
mail: fersu.deniz@abcspor.com
twitter: @fersudeniz