https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

ACILARIN TAKIMI..

Okunması Gerekenler

bruno80’leri yaşayanlar o günleri unutamazlar. 80’lerde çocuk olmak da ayrı bir güzellikti, büyük olmak ta.
Yanları kısa kesilmiş, enseden arkaya uzatılmış erkek saç modeli, önleri aslan yelesi gibi kabartılmış bayan saç modelleri, bir dönemi perma denilen kıvırcık saç modası, dar paça, bilekte şalvar kesim pantolonlar, uzun tunikler, Hawaii desenli gömlekler, her yerden işitilen Modern Talking ezgileri.
Televizyonda yayınlanan 80’ler dizisiyle alakası yok aslında. O dizinin figürleri 70’ler tamamıylen. Belki 80-82 diye kıvırabilirler ama 80’lerin ortasıyla alakası dahi yok!
80’li yıllar kırsal gençliğin pop müziği hafif buldukları, acılarını, kederlerini şarkı sözlerinde hissetmek istedikleri bir dönemdi.
Hatta Arabeskçiler vardı, bunlar Orhan Ferdi dinlerdi. Bir de Arabeksçi’ler vardı daha da acılısından Hakkı Bulut dinlerdi, Bergen dinlerdi.
O tarihte ayrıldığı eşi tarafından yüzüne kezzap döküldüğü söylenen Bergen diye bir Arabeks sanatçısı vardı. Saçıyla da kamufle ederdi yüzündeki kezzap izini.
fb samsunYıllar yılı dert yolunda, ne ilk ne de sonuncuyum/ kahrediyor hayat beni acıların kadınıyım dedi ve şarkı tüm yurdu sardı.
Ardından Emrah aynı şarkıyı “acıların çocuğuyum” şeklinde söylerken “acılar’ın”diye başlayan pek çok türevi de çıktı.
Bunlardan biri de acıların takımıydı.
O takım da Fenerbahçe idi. Fenerbahçe dedin mi ” acıların takımı” deyip gevrek gevrek gülerlerdi.
Paralı başkanların Fener’e gol atmış hemen her Anadolu topçusunu transfer ettikleri, taraftara büyük umutlar verip, sadece Fener’i transfer şampiyonu yaptıkları dönemdi.
Fener lig de hüsran yaşardı, taraftar kahrolurdu. Sene de 2-3 hoca değişirdi, her sene onlarca oyuncunun sözleşmesi fesh edilirdi.
Hey gidi günler hey. O günler hakikaten öyleydi.
O günler de Fenerbahçe acıların takımıydı şimdi de Galatasaray o duruma geldi.
Hiç değilse o günler de paralı başkanlar vardı.
Metin Aşık’lar, Tahsin Kaya’lar, Hasan Özaydın’lar.
fb12Her biri en az 40-50 milyon doların üstüne çiziği atıp geçmişlerdi.
Görünen şu ki 800 milyon dolar borç var, bu borcu yapan Ünal Aysal’ın da hibe etmeye niyet ettiği bir milyon dolar bile yok.
Her fırsatta diktatör tavrını, egosunu, futbolu teknik anlamda yönetme tutkusunu eleştirdiğim ve eleştirmeye de devam edeceğim Aziz Yıldırım’ın en büyük başarısı da bu finansal yapıda.
Sadece Aziz Yıldırım’la olur mu?
Galatasaray’ın başkanı Aziz Yıldırım olsaydı Galatasaray finansal yapılanma anlamında bir Fenerbahçe olur muydu?
Bu durumda olmazlardı ama bir Fenerbahçe de olamazlardı!
Sim kart al dediğinde alacak, Kulüp kartı al dediğinde alacak, kombine al dediğinde alacak, forma al dediğinde alacak tutkulu, manyakçasına bağlı bir de taraftar lazım.
Şair burda manyak lafını bir iltifat olarak kullanmıştır, baştan söyleyim. Zira kendisi de aynen öyledir:)
Taraftardan bahsederken Sezar’ın hakkını Sezar’a vermiş olduk.
Peki Galatasaray’ın İtalyan Teknik Direktörü Cesar’ın hakkını verdiler mi ?
gs karabuk prandelliSanıyormusunuz ki, Cesar Prandelli  sözleşmesinde görünen, sözleşmesi süresince alacağı taahhüt edilen paraların tamamını  almadan gitti ?
Son kuruşuna kadar teslim ettiler kendisine ve bol şanslar dilediler.
Şimdi Dünya Kulübü Galatasaray’ın başında Hamza Hamzaoğlu olacak.
Kimin tavsiyesi ile orda ?
Kovdukları, eleman diye hitap ettikleri Tarator Fatih Terim’in tavsiyesi ile.
Hıncal Uluç Imparator lakabını kendisinden alınca ben de TARATOR dedim.
Daha evvelden pek çok yorumda Sneijder’i beğenmediğini ima eden Hamza Hoca’nın ne yapacağını ben de çok merak ediyorum.
Bunlar her kulüp tarihinde yaşanası kötü dönemler.
Zamanında Fenerbahçe de yaşadı. Beşiktaş da yaşadı.
Del Bosque hala tüpçünün parasını yiyor, Prandelli de maalesef Galatasaray’ın parasını yiyecek, taraftara yazık!
Ha, Borsada kendi kulübü tarafından dolandırılmak kadar acı değildir herhalde.
Galatasaray büyük bir camiadır, bugünleri de mutlaka atlatırlar.
Ancak, çok dikkatli olmaları lazım, Zalad’lar, 8-0’lar, Doğan marka arabalar, teşvik primleri, Ulusoy’lar falan o işleri unutmaları lazım.
Bu rüzgarı atlatırlar ama o kasırgayı atlatamazlar.
O kasırgayı atlatmak için bir Fenerbahçe olmak lazım!

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

bruno.monte@abcspor.com

Son Haberler

QUADRUPLE-DOUBLE, NBA TARİHİNDE SADECE 4 KEZ

NBA'de double-double hemen her maç, triple double'da her sezon onlarca kez gördüğümüz istatistiklerdir. Peki ya quadruple-double ? 350 bine yakın oyuncunun...

Benzer Konular