Euroleague arenasında iki guardından yoksun durumda Darüşşafaka gibi formda bir takım karşısında galibiyete ulaşmayı başaran ve bunu yaparken Emir ile Pleiss gibi rotasyonun derinliklerinde kalmış isimleri de kazanan Galatasaray lig mücadelesinde kendi sahasında Beşiktaş’ı ağırladı. Şuana kadar Roll ve Strawberry’nin liderliğinde Stimac’ı çok efektif kullanan koç Sarıca’nın ekibi ise Şampiyonlar Ligi’nde namağlup yoluna devam ederken BSL’de ise sadece Karşıyaka deplasmanında yara aldı. Her ne kadar takımın asıl yıldızları Thompson, Weems ve Clark son maçlarda istikrarsız olsalar da takım olmayı ve tüm parçalardan katkı almayı başararak yollarına devam ettiler.
“İlk beşler”
Galatasaray: Sinan-Göksenin-Schilb-Daye-Pleiss
(Thompson yabancı sınırına takıldı, Dentmon ve Smith kadro dışı bırakılmıştı.)
Beşiktaş: Thompson-Roll-Strawberry-Clark-Stimac
(Muratcan sakatlığı nedeniyle kadroda yok.)
“Galatasaray sıcak başladı”
Galatasaray evde oynamanın avantajıyla daha konsantre başladı maça. Sinan’ın penetre pasları ile üçlükçülerini erken devreye soktu ve 3/3 isabeti yakaladılar. Siyah beyazlılar açılıp kapanmakta zorlandı, bu üçlüklerin ardından Pleiss’a inen toplara da yardım getiremediler, rotasyonlarda problem yaşadılar.
“Clark erken sahne aldı”
Hücumda da Galatasaray’ın aksine düzen basketbolundan ziyade birebirlerle efektif olmaya çalıştılar, onları maçta tutan ise hücum ribaundlarıydı. Çeyreğin ortalarında siyah beyazlılar adına devreye giren Clark oldu, üst üste bulduğu isabetlerle takımının yakaladığı 16-8’lık seriye liderlik etti. Tabi bu seride Beşiktaş’ın savunmayı sertleştirerek topun üzerindeki baskıyı arttırmasının da etkisi büyüktü, Sinan rahat oyun kuramadı gerek Thomspon’ın gerek Roll’un kararlı savunması altında.
“Beşiktaş’ın ön alandaki baskısı anahtar”
İkinci çeyreğin başında da Beşiktaş’ın ön alanda takım halinde yaptığı baskı sarı kırmızılıları bunalttı, üst üste top kayıpları geldi. Hücumda ritimlerini kaybettiler ve zorlama üçlüklere gitmeye başladılar. Pleiss’ın kenarda olduğu bölümde bu baskının dozajını daha arttırdı Beşiktaş, potadan iyice uzaklaştırdılar Galatasaray’ı. Hücumda ise siyah beyazlılar Stimac-Clark ikilisinin hücum ribaundlarında gösterdiği iştahlı katkı sayesinde ekstra sayılar buldular.
“Beşiktaş Clark ile Galatasaray serbest atışlarla”
Koçların rotasyona gitmesi ile beraber takımlar tempolarını kaybettiler ve daha çok set hücumlarında rakibin hatalarını değerlendirerek skora gittiler. Özellikle taraflar Clark-Micov eşleşmesinden karşılıklı olarak skor üretmeye çalıştılar ve bundan daha çok faydalanan Beşiktaş oldu, Clark atletizmi ile çok zorladı sarı kırmızılıarın savunmasını. Galatasaray ise rakibinin sert ve agresif savunmasına karşı bol bol potaya giderek ya da Pleiss’a topu indirerek çizgiye gitti, hücumda zorlandıkları anlarda yüksek yüzdeli faul atışlarıyla maçın içinde kaldılar.
“Micov x-faktör”
3.çeyreğe bu sefer ev sahibi baskı yaparak başladı, her topa ellerini sokan Galatasaray kısaları üst üste 5 top kaybına zorladı siyah beyazlıları ki bunları da geçiş hücumlarında buldukları üçlüklerle skora dönüştürdüler. Ev sahibi adına farkı net olarak yaratan Micov oldu. Hem savunmada Clark’ı durdurdu hem de gerek üçlükleri gerek yüzü dönük hücumları ile takımını sırtladı.
“Roll ve Thompson sorumluluk aldılar”
Bu kadar hataya rağmen Beşiktaş’ın maçta kalmasını sağlayan isimler ise kritik anlarda bulduğu yüksek yüzdeli isabetlerle Thompson ve Roll oldular. Galatasaray bulduğu sayıların ardından bile geri koşmakta zorlandı, geçiş hücumlarında alan paylaşımı yapamadılar. Bulduğu isabetlerle moral bulan Thompson, Pleiss’ın ikili oyun savunmasındaki zaafını da çok iyi kullandı Sertaç ve Weems ile. Bununla beraber takım olarak hücum ribaundalarında çok agresiflerdi ve bu sayede buldukları ikinci şans sayıları ile sarı kırmızlılara cevap verdiler. Galatasaray ise Clark’ın 4 faulle kenarda olmasını iyi değerlendirdi, ribaundları dengeledi ve pota altında daha rahat inmeye başladılar.
“Schilb sazı eline aldı”
Son çeyrekte Galatasaray adına sahneye çıkan isim Schilb oldu. El yakan şutları sokan Amerikalı forvet Roll’u arkasına alarak da fizik avantajını iyi kullandı. Beşiktaş yine Pleiss’a karşı ikili oyunlarla etkili olmaya çalışsa da koç Ataman’ın onu boyalı alanda çakılı bırakması, yukarı çıkarmaması ve Schilb’in getirdiği akıllı yardımlar ile bu silahları da etkisiz kalmış oldu. Ayrıca Alman uzun pota altında da blokları ile müthiş iş çıkardı savunmada.
“Schilb rüzgarına eşlik eden Diebler”
Schilb’in üst üste 5 sayı ile başlattığı rüzgarı Emir ve Diebler’ın üçlükleri ile sürdürdü Galatasaray. İkili oyunlar sonrası Stimac’ın 4 faullü olmasının dezavantajı ile Pleiss’a karşı gömülmek zorunda kalan siyah beyazlılar bu üçlüklere engel olamadılar ve fark çift hanelere çıktı 8-0’lık seri ile. Koç Sarıca’nın molasının ardından maçın son dakikalarında savunmaya tekrar konsantre olan ve vidaları sıkan siyah beyazlılar Roll liderliğinde geri dönüşe başladı, farkı 3 sayıya kadar indirerek tekrar maça ortak oldular. Karşılığı onlar da 8-0’lık seri ile verdiler. Ancak bitime 50 saniye kala Diebler’ın dengesiz olmasına rağmen bulduğu ekstra üçlük sarı kırmızılara maçı getirdi.
“Galatasaray sıcak elleri ile sonuca gitti”
Siyah beyazlılar zaman zaman savunmada istediği dozu yakalamış olsalar da Galatasaray’ın şutörlerini durduramadılar ve Micov’un eşleşmesini bulamadılar özellikle Clark faul problemine girdikten sonra. Ligde aldıkları tek mağlubiyette olduğu gibi, Karşıyaka deplasmanında olduğu gibi, yine rakiplerini 80 sayı barajının altında tutamadılar ve kaybettiler. Kaptan Sinan’ın liderliğinde hücumda her maç üzerine koyarak yoluna devam eden Galatasaray ribaundlarda ciddi problem yaşasa da hiç kaçırmadan 7/7 ile oynayan Schilb ve Diebler’ın üçlükleri ile galibiyeti yakalayan taraf oldu. Pleiss’ın sahada kaldıkça artan katkısı ve takım arkadaşlarının onun zaaflarını kapatmayı kısa sürede öğreniyor olması da sarı kırmızılar adına önemli bir artı ilerleyen maçlar için.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
Mail: fersu77@abcspor.com
Twitter: @fersudeniz
