Sezonun toprak kortta oynanan 3 Masters turnuvasından ilki olan ve bu sene 108. yılını kutlayan Monte Carlo Rolex Masters yine Novak Djokovic ve Rafael Nadal arasında geçeceğe benziyor.
Baharın gelmesiyle başlayan toprak kort sezonu bu zeminin gelmiş geçmiş ve büyük ihtimalle de tüm zamanlardaki en iyi oyuncusu Mallorca’lı Nadal’ın en sevdiği mevsim. Her ne kadar temmuz ayında birkaç Atp 500’lük toprak kort turnuvası olsa da asıl heyecan Roland Garros sonuna kadar sürecek.
Monte Carlo bir nevi Nadal’ın kendi evi. Bu turnuvayı geçen sene Djokovic’e kaybedene kadar tam 46 maç üstüste kazanarak 2005 – 2012 arası art arda 8 kez kazandı.
2.884.680 Euro toplam ödüllü turnuvaya dünya sıralamasının ilk otuzunda bulunan tenisçilerin 25′ i katılıyor. Ama turnuvada Rafa’yı zorlayabilecek tek isim Djokovic. Indian Wells finalinde Federer’ i , Miami Masters finalinde de Nadal’ı yenen Nole 10 maçlık bir galibiyet serisiyle geliyor turnuvaya , benim bu yazıyı yazdığım dakikalarda oynanan maçta da Montanes’ i rahatça yenerek galibiyet serisini 11 maça çıkararak 3. Tura yükselecektir.
Ben bu sene de Novak Djokovic’ in Nadal’ın toprak korttaki üstünlüğüne rağmen onu sonuna kadar zorlayacağını, hatta en az onun kadar şansı olduğunu düşünüyorum. Otoriteler Novak’ın Miami finalindeki galibiyetinin çok büyütülmemesi gerektiği ve sert zeminde bu iki oyuncunun her zaman birbirini yenebileceğini hatta Novak’ ın biraz daha avantajlı olduğu konusunda birleşse de benim izlediğim kadarıyla Nadal maçın hiçbir yerinde Djokovic’e cevap veremedi ve 1.5 dakikadan az süren oyunların olduğu maçta çok çok kolay bir galibiyet aldı. Bu bence ona kesinlikle psikolojik bir avantaj sağlayacaktır.
Diğer artıları ise , backhandlerinde sol elinden maksimum güç almak amacıyla artık neredeyse raketin çerçevesinden tutarak yaptığı vuruşların, kariyeri boyunca Federer’e hayatı sorgulatan Nadal’ ın alamet – i farikası top spin forhandlerinin etkisini azaltması ve Nadal’ın backhandine atacağı açılı top spin forhandlerden sonra file önüne gelmesi olacaktır.
Bu ikilinin arasına başka biri girebilir mi? Zor gözüküyor ama yine de her zaman toprak kortta bu seviyelerin oyuncusu olan Ferrer , zemin ona uymasa da artık mental olarak güçlenen ve en az büyük dörtlü kadar iyi olduğuna inanan Wawrinka ve gününde olursa herkesi yenebilecek potansiyele sahip olan Tsonga ( Kohlschreiber karşısında ilk testi geçtiğini de ifade edelim ) bu ikiliyi zorlayabilirler.
Gönüllerin şampiyonu ekselesansları Federer her ne kadar yeni high-tech raketi ve Edberg’ le beraber çalışmasının etkisiyle geçen yıla oranla daha iyi gözükse de , bana kalırsa daha önce 3 kez finalde kaybettiği turnuvada yine şansı yok.
Sürpriz isimler ise korttaki mental sorunlarını bir türlü çözememesine rağmen müthiş bir sezon geçiren İtalyan Fognini ve favori zemini olmamasına rağmen yavaş yavaş kalitesini göstermeye başlayan Bulgar Dimitrov gösterilebilir.
emrah.seber@abcspor.com