PINAR KARŞIYAKA SON NEFESTE

Serinin seyrini değiştirecek en kritik maçta Pınar Karşıyaka taraftarı tüm salonu doldurmuş bir şekilde yine hazırdı. İki takım da 3. maçtaki beşleriyle sahaya çıktılar. Krstic ve Draper sakatlığından dolayı sahada yer alamazken Heurtel de cezası nedeniyle forma giyemedi. Karşıyaka Saric ve Lasme ikilisine karşı problem yaşamamak adına savunmada fazla gömülünce Anadolu Efes Birkan ve Perperoglou ile boş şutlar bulmaya başladı. Pınar Karşıyaka maç başında yine 2-1-2 tam saha zone press uygularken Anadolu Efes de prese başlayınca maçtaki tempo iyice yükseldi. İki takım da pota altını kullanmayı unuturken savunmaların dengeleri de bozuldu. Bu durumdan daha iyi faydalanan Pınar Karşıyaka özellikle Gabriel ile hücum ribaundlarından çok ekmek çıkardı ki Doğuş ve Birkan’ın yine ev sahibi takımın kısalarına nefes aldırmadığı bu dönemde kırmızı yeşillileri ayakta tutan etkendi.

4 kısaya dönen koç Ivkovic hem tam saha presin son adamı olarak Perperoglou’nu kullanıp tecrübeli oyuncunun soğuk kanlı bitirişlerinden faydalandı hem de set hücumlarında 4 numarada onu bir penetreci olarak kullanıp Pınar Karşıyaka savunmasının dengesini bozdu. Birkan’ın çıkması ve Doğuş’un yorulması ile potaya daha rahat giden Dixon hem atıcılara ve özellikle Diebler’a iyi pozisyonlar hazırlamaya hem de istediği faulleri almaya başladı. Buna karşılık Doğuş hücumda hamle yapıp hareketlenirken Janning de savunmada veremediği katkıyı hücumda kendisinden beklendiği gibi vererek skoru sırtladı lacivert beyazlılar adına.

İkinci periyota Saric’i 5 numarada başlatan ve Okben ile Cenk’i de oyuna süren koç Ivkovic alışılmayan bir beşle rakibinin düzenini bozmak istedi. Bu beşte oyunu kurmaya ve setleri organize etme görevindeki Janning, Soner’in baskısı altında çok zorlandı ki sürekli birebir oynayarak takımını hücum ritminden çıkardı.Okben savunmada Strawberry karşısında zorlansa da tempo bulan takımına hücumda skor katkısı vermeye başladı.

Bu kısa beşe karşı Palacios’un biraz hareketlenmesi hücumda Pınar Karşıyaka’yı rahatlatırken takımının organize olamadığını gören koç Ivkovic Doğuş’u daha fazla kenarda tutamadı. Onun girmesiyle de presi hemen kırmayı başardılar. Ancak “yanan” Diebler Anadolu Efes potasını bombalamaya devam etti. Saric-Perperoglou-Cedi üçlüsünün birlikte olduğu anlarda Karşıyaka hücum organizasyonlarında çok zorlandı ve tempo yapan Anadolu Efes savunma kaynaklı hızlı hücum sayıları bulmaya başladı. Cedi ribaundlarda önemli bir katkı verirken kararlı olarak potaya gitmesi Perperoglou’nun da dış atışları rahat bulmasını sağladı. Lasme de Saric’in yerine oyuna girdiğinde “koşarak” üçlünün verdiği katkıyı devam ettirdi.

Üç önemli oyuncusundan yoksun koç Ivkovic ilk yarıda neredeyse benchinin tamamına baş vurdu beklendiği gibi. Savunmada diri kalan, sürekli adam değişen ve tüm pas aralarını kapatan Anadolu Efes kısalara yaptıkları baskı ile de Dixon ve Strawberry’i oyuna sokmadı. İki liderinin etkisiz kaldığı maçta hücum ritmini bulmakta zorlanan, çok top kaybeden Karşıyaka Anadolu Efes’in bol bol hızlı hücum sayıları bulmasını seyretmekle yetindi.Perperoglou’nun istekli ve sorumluluk aldığı bir maçta ona çözüm üretemeyen koç Sarıca ve Karşıyaka hücumda da akıcılığını diğer maçlara nazaran hiç bulamadı.

Yine kısa beşle ikinci yarıya başlayan Anadolu Efes Birkan ve Cedi’nin enerjisi artı dış şutlarıyla müthiş bir başlangıç yaptı. Sahaya doğru yerleşen ve set hücumlarında Lasme’nin orta mesafe şutlarını da devreye sokan misafir takım ilk yarının aksine ribaundlara da üst düzey bir konsantrasyonla saldırınca farkı çift hanelere çıkardılar.

Hücumda çok zorlanan ve hareketli, sert, kararlı Anadolu Efes savunması karşısında etkisiz kalan Pınar Karşıyaka’nın imdadına Diebler yetişti. Ancak sayıdan sonra dahi geriye koşmakta sıkıntı yaşayan İzmir temsilcisi potasında ardarda üçlükler görmeye başladı ki Birkan ve Janning yanmaya başladılar, farkın mimarıydılar. Serinin en kritik ismi Strawberry de Efes’in bu boğucu savunmasının arasında kaybolup gidince ev sahibi takımda hücum krize girdi.

Farkın 16 sayıya çıktığı dönemde Dixon ve Diebler birebirler ile sorumluluk alıp takımlarını maçta tutmaya çalışsalar da düzen dışı bulunan ve akıcılığı bozan hücumlardı bunlar. Koç Sarıca bu bölümde hamle yaparak Gabriel’in 5 numarada olduğu 4 kısalı beşe döndü ki pres sonrası istediği topu çalarak da geri dönüşü başlatmış oldu. Ama Anadolu Efes şütörleri ile seri boyunca Karşıyaka’nın yaptığını yaparak onları kendi silahları ile vurarak üçlük bombardımanına devam etti. Ev sahibi perdelemelere takılmayan ve sürekli topa baskı yapan savunma karşısında ikili oyunları kullanamazken  Dixon da istediği alanları bulamadı ve sabredip pas çevirmek yerine topun tekrar kendisine gelmeme ihtimaline fazla kapılarak birebir zorlamalara gitmeye başladı.

Seri genelinde etkili bir performans sergileyen Saric bugün de ribaunlarda etkili oldu belki fakat hücumda beklenenin çok gerisindeydi Hırvat forvet. Lasme’nin iyi olduğu bir günde özellikle son periyotta ona destek olamaması Anadolu Efes’in maç boyunca ele geçirmiş olduğu ribaund üstünlüğünü de rakibe vermesine neden oldu. Ayrıca Gabriel ile eşleştiği pozisyonlarda da çok zorlandı ve atlet oyuncu bu eşleşmeden çok sayı çıkardı, serinin en iyi maçını oynadı.Palacios’un yine etkisiz olduğu maçta neredeyse 2 kişilik katkı verdi hücumda.

Son periyotta Dixon sazı eline bir geri dönüş için takımını ve seyircisini maçın içine sokmayı başardı. Belki top onun elinde koç Sarıca’nın istediğinden biraz fazla kaldı ama Strawberry’nin sahada olmadığı bir akşamda onun dışında bir yaratıcı da yoktu İzmir temsilcisinde. Fakat pota altını iyi savunamayan Pınar Karşıyaka bu geri dönüşü tamamlayamadı.

Son bölümde bu kez maçın suskun ismi Strawberry devreye girerek tek başına takımını sırtladı ve üstüste bulduğu 5 sayıyla farkı da 3 sayıya kadar indirmeyi başardı. 3 çeyrek etkisiz kalan ama son çeyrekte oynamaya karar veren Strawberry-Dixon ikilisi maçı bırakmadı. Diebler da tekrar yanmaya başlayınca maç boyunca ilk defa ev sahibi istediği tempoyu ve akıcılığı yakalamış oldu.  Geçiş hücumunda 30 saniye kala sahaya çok iyi yerleşen ve topu dipte Gabriel ile buluşturan Karşıyaka maç boyunca uzun bir aradan sonra 9 saniye kala öne de geçmeyi başardı. Son saniyelerde Lasme’nin kaçırdığı faul ve Dixon’ın son topu köt kullanması bizi seride ikinci kez uzatmaya götürdü.

Uzatma bölümünde adam değişmelerden sonra rotasyonlarda problem yaşayan Anadolu Efes’e karşı ters eşleşmeleri pota altında iyi değerlendiren ve rakibinin yaptığı basit hataları hızlı hücum sayılarına çeviren Pınar Karşıyaka maçı istediği seviyede sürdürdü. Dixon da birebirlerde bu rotasyon probleminden faydalanıp skor bulmaya devam etti. Anadolu Efes ise Janning ve Saric’in üçlük denemelerinden istediğini bulamadı, 3. periyoddaki savunma sertliğini bir türlü sahaya koyamadılar. 10 saniye kala Birkan’ın bulduğu üçlük isabetine rağmen tartışmalı çizgi kararı maçın da kırılma anıydı ve Pınar Karşıyaka eksik rakibine karşı 3. periyodda farklı geri düşmesinin ardından seyircisinin aralıksız desteğiyle maçı son periyoddaki muazzam geri dönüşüyle kazandı, seride durumu 3-1 yaptı. Final için çok büyük bir adım attı.