10. dakikada duran top organizasyonu az kalsın gol oluyordu Sneijder’la
13. dakikada Semih’in hatasında Hasan Kabze yazıyordu Muslera tuttu.
Ali Turan, özellikle ilk 20 dakikada “İllallah!” dedirtti Galatasaray’ın sol kanadına. Telles de “Aman abi, neme lazım” deyip orta saha çizgisini geçmeye korktu zaten bu dakikadan sonra.
25’te Drogba’nın yokluğunda topa kavuşabilen Selçuk’un kullandığı serbest vuruş yine sonuç getirmedi.
30. Dakikada Konyaspor, ailecek “Kalk gidelim” deyip Galatasaray yarı sahasına göç ettiği pozisyonun dönüşünde az kalsın golü yiyecekti. Sneijder karşı karşıya kaldığı pozisyonu değerlendiremedi. İlk yarıda kaleyi bulan tek şutları da buydu zaten…
Konyaspor ise ilk yarıda Galatasaray’a göre daha iyi pas yapan, akıllı oynayan ve oyunu tutan taraf oldu. Galatasaray Melo’nun yokluğunda, rakibine orta sahada üstünlük kuramadığı için uzun toplarla gol bulmaya çalıştı.
Kısacası rakibin disiplinli oyunu, dengeli defansı ve arkasına aldığı rüzgar Galatasaray’ın planlarını (gerçi ben ne olduğunu anlayamadım planlarının ama olsun)uygulamasına engel oldu.
İkinci yarıya Galatasaray daha baskılı başladı pozisyonlar da buldu…
Konya’nın çıkarken kaptırdığı toplar sıkıntı yarattı. Galatasaray yükleniyor gözükse de sonuç yine değişmedi.
Hajrovic – Ceyhun değişikliği sonrası, Galatasaray’da neredeyse defansif yönü ağır basan orta saha oyuncusu kalmadı. Mancini böylelikle 5’li hücuma dönerek, bir nevi kumar oynadı. Konya ise bu zaafı değerlendirecek kontra atakları yapamadı.
84te Burak’ın muhteşem şutu direkten dondu.
Derken maç bitti, izlerken sıkıldım.
Ama yine de Konya’da Djalma-Hleb-Ali Turan üçlüsüne şapka çıkartalım. Galatasaray da Muslera Baba türbesi yapsın, gidip bayramda seyranda dua etsin. Takımın en iyisi o zira.
Şapka’daki tavşan’da bu hafta…
Her hafta yeni bir zihni sinir projesi ile karşımıza çıkmaya başlayan Mancini bu hafta da devam etti.
1994 doğumlu Berk İsmail mi? Allah Allah? Yahu deplasmanda maç kazanmaya çalışıyorsun, kenarda çilekler (!) çikolatalar(!) varken bu çocuk nerden çıktı?
Ha bir de maç biterken oyuna girmeye çalışan Onteverio var. Galatasaraylı oyuncular bile bunun ne kadar saçma olduğunu fark edip taç atışlarını falan hızlı hızlı kullandılar.
Netice itibariyle uzatmayalım, Pazartesi günü Fenerbahçe kazanırsa lig biter.
Gelelim başlığa… Yapılan transferler, alınan ama oynatılamayan oyuncular, Fatih Terim’i beğenmeyip Mancini’yi getirmeler, çilekler, pastalar, kekler derken Galatasaray’ın Konya’da boğulduğu gün; 3 Temmuz’dan beri 1000 gündür ızdırap çeken Fenerbahçe, voleybolda, hem bayanlarda hem erkeklerde CEV CUP Avrupa Şampiyonu oldu.
Tebrikler Fenerbahçe! Gururlandık!
Dolayısı ile, ezeli rakibinin, tarihinin en zor günlerini yaşadığı dönemde bile, futbol dışında bir başarı gösteremeyen Ünal Aysal bu serzenişi hakkediyor.
O yüzden diyorum ki, Ünal Aysal başkan Fenerbahçe Şampiyon!
Not: Yapılacak olan yerel seçimlerin, milletimiz ve ülkemiz için hayırlı sonuçlar getirmesini dilerim.
