Son dönemlerin flaş takımlarından, haftaya altıncı sırada başlayan Kasımpaşa’nın Torku Konyaspor maçı ile bu sezon kombinemizi geçen hafta Galatasaray maçındaki gibi ilk defa hayırladık. Kasımpaşa’da yıllar evvel forma giyen amcamın tam milli takıma seçilmişken ayağını kırıp futbolu bırakmak zorunda kalmasından yıllar sonra ailenin bir başka ferdi olarak ben takımın maçındaydım.
İlginç olanı, her iki stadın da şehir içinde ve birinde metro olmasına rağmen Arena’ya yarım saatte ancak giderken diğerine beş dakikada gidilebilmesi. Maça 15 dakika kala kapıdan girip yerimize oturunca aklıma Barcelona’da, Brüksel’de metrodan çıkıp 15 dakika ulaştığım Camp Nou, Olimpiyat Stadı, Anderlecht Stadı geldi. Spor bu evet ama taraftar için değil futbolcu için. Telekom Arena’ya gitmek için takım kadar ısınıyor taraftar stada gidebilene kadar.
Bir diğer konu ise, maçtan önce Torku Konyaspor taraftarlarının kendi arasında çıkan kavga, sonrasında maçın hemen başında Kasımpaşa’nın iki farklı grup (kendi) taraftarı arasında çıkan kavga. Maçın ilk 15 dakikasını kavgaların yarattığı kaos nedeni ile anlamak mümkün olmadı. Hepi topu 1000 kadar kişi arasında her iki takımın izleyicileri arasından 150 kadar kişi sporun ruhuna yine leke sürdü.
Maça dönersek, Kasımpaşa çok iyi transferlerden oluşan iyi bir takım. Babel ve Donk her takımda rahatlıkla oynar. Donk’u stoper olarak Chedjou ile Babel’i Pandev ile kıyaslayınca önümüzdeki haftayı merak ediyor insan. Babel aynı Hakan Şükür gibi karşı defansı çok yoruyor. 8. Hafta maçı olarak haftaya oynanacak Galatasaray Kasımpaşa maçını, her iki takımın Fenerbahçe, Dortmund ve Torku Konyaspor maçlarını seyrettikten sonra, Kasımpaşa kazanır demek daha mümkün. Ancak, bu hafta yapılacak seçimlerin takım üzerindeki etkisi ile sonuç her üç olasılığa da açık.
Maçta kaleye ilk şut Kasımpaşa’dan 18’nci dakikada geldi. 42. dakikaya kadar maçta bir heyecan yaratacak durum olmadı. 42. dakikada Oscar Scarione’nin enfes demi rövaşatası ile 45+1’de atacağı golün sinyali gelmişti. Kaya’nın güzel kurtarışını takiben yapılan ortaya güzel bir kafa vuruşu yapan Oscar topu ağlara Paşa’yı araya 1-0 önde gönderdi.
İkinci yarıda Torku Konyaspor’un Djalma’yı oyuna alması ile maça hareket geldi. Torku atakları sırasında Kasımpaşa kalecisi İsaksson ilk defa 58.nci dakikada topla buluştu. Ondan 6 dakika önce Hasan Kabze’nin şutu iki defa direğe çarpıp auta çıktı. Benzer şekilde Kasımpaşa’nın da maçta 2 topu direklerden döndü. 69.ncu dakikada olanı ise 1 dakika sonra Ryan Babel’in golünü haberdar ediyordu.
Maç sonunda 2-0 sonuçla ve maç farkı ile Kasımpaşa 4.cülüğe yükselmiş durumda ve Şota’nın katkısı ile iyi top çeviren, ayağa top yapan bir takım var. Donk ise futbolu ve stoperliği öğretecek kadar özgüvenle oynuyor. Babel ve Oscar iyi oyuncular. Babel-Burak ikilisi tam aranılan forvet olurdu.
Şu bir gerçek ki, Paşa tarihine yakışır şekilde Passolig’de bu iyi oyununa devam etmek ve takımın kalitesine yakışır şekilde bir kitleyle yola devam etmek için önce kendi taraftarlarına spor ruhunu anlatmalı. Benzer bir durum Konya’dan buraya gelmiş Torku Konyaspor taraftarları için de geçerli. Passolig ise amacına uygun olarak paşa paşa maç seyredecek taraftar kitlesini yaratabilmeli. Yoksa maalesef sezon başından beri kimsenin kendi yerinde oturmadığı maçlarla iyi, kaliteli seyirciyi tribünlerden ve spordan daha çok uzaklaştırarak, bu maçtaki kötü tabloları daha çok yaratacak bir yapıya dönecek. Güzel bir maçta, gayretli iki takımın rekabetinin özetinin yarısının maç dışı konularla geçiyor olması, Süper (!) Lig’in ve sporumuzun global başarı seviyesini yakından ilgilendiriyor.
CÜNEYT DİRİCAN
