https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

17 MAYIS 2020

Okunması Gerekenler

Sezonun ikinci yarısında yoluna kayıpsız devam eden Galatasaray, Kayserispor karşılaşmasıyla birlikte galibiyet serisini dörde yükseltti ve olumlu bir ivme yakaladı. Bana göre, sezonun ilk yarısında oynadığı oyunla devreyi şanslı bir şekilde on puan geride kapatan Sarı Kırmızılılar, çok kısa bir zaman dilimi içerisinde ligin en iyi futbol oynayan, oyun kalitesi en yüksek takımı haline geldi ve fark beşe indi.

Kadro içerisinden elde edilen kazanımlar, oyun kalitesi gelişiminin en önemli etkenlerinden biri oldu. Linnes-Lemina-Akbaba-Falcao gibi isimler ilk yarıda ya hiç oynamadı ya da sakatlıklarla boğuşarak az süre alabildi. Saracchi transferi ise henüz çok erken olmasına rağmen nokta transfer tanımının karşılığı oldu. Tabii, bu değerlendirmeler Kayserispor maçı özelinde değil. Onyekuru’nun da bir şekilde kadroya girip takıma katkı sağlayabileceğini hesaba katınca Galatasaray, çekinilmesi gereken bir takım haline geliyor. Hatta, skorun elde edildiği, rakip savunma hattının önde olduğu ve kontra arayışında olunan maçlarda, bir kanatta Henry, diğer kanatta Jesse’yi düşününce, bu takımın rakipler açısından başa çıkılması zor ve tehdit unsuru bol bir ekip olduğu da gözler önüne seriliyor.

Galatasaray’ın bu formuyla Avrupa Ligi’nde olmaması gerçekten üzücü, çünkü bu takımın en azından çeyrek final görebilecek kapasitesi var. Şampiyonlar Ligi’nde kötü de oynansa, Brugge maçında yenilen son dakika golü olmasa, her şeye rağmen Avrupa Ligi’ne kalınabilirdi. Ancak, olan oldu ve bu konuda yapılabilecek bir şey yok. Olaya bir diğer yönden bakılacak olunursa, bazen üç kulvarda mücadele etmek yıpratıcı olabiliyor ve ligi kazanma olasılığını düşürebiliyor. Yorucu bir Avrupa Ligi serüveni ve üç günde bir maç temposu, lig için ciddi risk oluşturabilirdi. Aslında, ne olabileceğini kestirebilmek güç ve tüm bunlar varsayımdan ibaret.

Gerçek şu ki; bu sezonki şampiyonluğun, daha doğrusu bu sezon şampiyon olup Şampiyonlar Ligi katılım ücretine sahip olmanın geçtiğimiz yıllara göre daha önemli, hatta çok daha önemli olması. Galatasaray, geçtiğimiz yıllardaki gibi şampiyon olup Şampiyonlar Ligi katılım ücretini kasasına koyarsa, aynı ligde mücadele ettiği diğer takımlarla aradaki kadro, kalite, bütçe farkını biraz daha açabilir, başarı da gelirse borç yükünü azaltabilir. Bu sebeplerle, Eylül 2020’nin planlamasına şimdiden başlamak gerektiği fikrini taşıyorum.
Maç hakkındaki fikirlerim ise; Galatasaray golü erken bulunca maçı rahat geçireceğinin sinyalini verdi, ikinci gol gelince de fazla zorlanmadan üç puanı elde etti. Kayserispor, Prosinecki yönetiminde direnci artsa da hala gol yedikten sonra tepki, karşılık, cevap vermede güçlük çeken bir takım. Bu durumun sıkıntısını bu maçta da hissettiler.

Üçüncü ve dördüncü gollerin Feghouli’den gelmesine kendisi adına sevindim. Çünkü, skora katkı bakımından geçen sezonki rakamlarına ulaşır ya da yaklaşırsa, Galatasaray şampiyonluk yarışında önemli bir avantaj elde eder. Feghouli, Galatasaray’ın oyun anlayışında önemli bir role sahip ve klasik kanat oyuncusu görevlerinden biraz daha farklı bir rolde oynuyor. Tıpkı geçen sezon gibi, her geçen hafta formu yükseliyor ve istediği zaman neler yapabildiği de 18-19 sezonu göz önüne alındığında hepinizin malumu. Sana puanım 9 kanka.

Adem Büyük’ün forvet olarak gösterdiği performans açıkçası beni şaşırtmıyor. Çünkü, kendisi bilinenin aksine asıl mevkii kanat değil, santrafor olan bir oyuncu. Alt liglerde uzun süre forvet olarak üst düzey performans göstermişliği de mevcut. Tam bir yardımcı forvet, gezgin santrafor rollerinin üstesinden hakkıyla gelebilecek bir oyuncu. Bu maçta da sadece golü ile değil, orta sahaya, kanatlara yaklaşıp top dağıtımıyla da takıma önemli katkı sağladı. Milli takımın geniş kadrosunda Cenk ile Burak’ın yeri garanti denilebilir. Alternatif olacak ismin ise Adem Büyük’ten başkası olmamalı fikrini taşıyorum.

Son olarak; ligin sonuna kaldı 14 hafta. Şöyle de denilebilir; 17 Mayıs 2020’ye kaldı 14 hafta. Sahi, 17 Mayıs 2020 ne kadar anlamlı bir tarih değil mi..

mail: emre.cihangir@abcspor.com

Son Haberler

QUADRUPLE-DOUBLE, NBA TARİHİNDE SADECE 4 KEZ

NBA'de double-double hemen her maç, triple double'da her sezon onlarca kez gördüğümüz istatistiklerdir. Peki ya quadruple-double ? 350 bine yakın oyuncunun...

Benzer Konular