Hamzaoğlu adına skandal bir ilkyarı izledik. Öyle ki; takım omurgasını oluşturan oyuncuların yıllardır birlikte oynadığı ve kupa üzerine kupa kazandığı, kadrosu oturmuş olarak tanımlanan Galatasaray takımında kimin nerede oynadığı, ne zaman hangi mevkiye evrildiği anlaşılamadı.
Bir takımın oyuncuları nasıl paralize edilir, konsantrasyonları sekteye uğratılarak nasıl verimsizleştirilirin dersini gördük. Tüm kariyeri boyunca solaçık mevkisinde performansının tavan yaptığı ve tüm transferlerini şutör/skorer kanat oyuncusu etiketi sayesinde gerçekleştirdiği bilinen Podolski santrafor başlamıştı.
Sneijder merkezde, Olcan sağaçık, Yasin ise solaçıkta yeralıyordu. 20.dakikada Hamzaoğlu Poldi’yi solaçık mevkisine kaydırdı. Kaydırdı da karmaşa da öyle başladı. Yasin sağa, zaten halihazırda sürekli yerini kaybederek ortasahaya giren Olcan merkeze, Sneijder de “santrafora” geçti. Derken! bir baktık ki Olcan santrafora geçmiş! Bu tip durumlarda oyuncu yerine alışmışken maç içinde alan değiştirirse konsantrasyon kaybı yaşar ve randımanı düşer. Bunu 4 oyuncu yaşarsa ne olacağını gördük: İlkyarı 0 pozisyon, 0 organize atak…
Hazırlık maçlarında Melo yokken Selçuk defansif, Bilal ofansif merkez-ortasaha rollerinde iş yapmışlardı. Bilal’in nispeten daha dikine oynaması, derinlemesine pasları ve dribblingleri etkili olmuş, Selçuk da arkayı toparlamıştı. Buna rağmen lig maçında bu rolleri tam tersine çevirmek Hamzaoğlu’nun bir diğer şaşırtıcı hamlesiydi.
Podolski’nin yan topa kafa vurarak ‘9 numara’ golü atması o mevkide oynadığında takımın oyununa katkı yapacağı anlamına gelmez. Nitekim 2.yarı Sneijder çıkınca (ki muhtemelen bahsedegeldiğimiz bu mevki karmaşasına kızıp çıktı) Poldi O’nun pozisyonuna geçti ve forvet arkası oynarken golü attı. Yani Alman, ilk lig maçında 3 ayrı mevkide oynadı!
0-2 mağlup duruma düştükten sonra Burak’ın golü Galatasaray’ı hareketlendirdi ve Sivas’ın da tipik Anadolu takımı sendromuyla oyun ritmini düşürmesi sonucu 2-2 biten maçta sarı-kırmızılılar 1 puanı kurtardı.
Şampiyonlar Ligi’ne katılacak Galatasaray takımında çok ciddi eksiklikler göze çarptı. Sivasspor 4′ e 2, 5’e 2 defalarca rakibini eksik yakaladı. Bu Galatasaraylı ortasaha ve forvet oyuncularının defansif zaafiyetlerinden ve de Selçuk-Bilal ikilisinin rakip kendi 18’lerine ulaşmadan dalgakıran vazifesi görecek sertliği gösteremediklerindendir.
Bu defo, takımın boyunun çok uzamasına ve dolayısıyla kompakt oyun yapısının yokolmasına yolaçıyor. Stoperler adeta helak oluyor. Halbuki ileride yeterli derecede baskı yapmayan 4 oyuncun varken, üstüne bir de oyun karakteri olarak yumuşak olan çift önliberoyla oynarsan ciddi risk alınacağını ortalama bir futbol adamının düşünmesi beklenir. ŞL’de bunların 3 te 1’ini kalenden gol olarak çıkarırsın.
Bireysel değerlendirmelere geçersek Chedjou bir stopere göre inanılmaz yumuşak bileklere ve top hakimiyetine sahip olduğunu birkez daha gözler önüne serdi. Defanstan yerden-dikine 20-25 metre pasları ise adeta seyredeni mest ediyor. Ancak riskli hareketleri sürmekte ve bu maçta olmasa da, kolay çalım yemesi gerçeği her zaman ortada duruyor.
Nazar kavramı G.Amerika’da da vardır. Nando bu hatasının nazar olduğuna inanmalı.
Balta her açıdan Semih’ten daha nitelikli. Özellikle rakibin tam da vuruş anında, zamanlamasını ayarlayarak ayakla blok yapmaları çok başarılı. Asla yerini kaybetmiyor. Ayrıca sol stoperde sol ayaklı bir oyuncunun oynamasının hele bir de yeterli pas tekniğine sahipse, bir takım için ne kadar önemli olabileceğin görüyoruz. Bu maçta Balta bir kez daha tektopta soliçten forveti kaleciyle karşı karşıya bırakacak pası yaptı. Sağ ayaklı bir oyuncu sol stoper bölgesinden o açıyı yakalayamaz.
Sneijder yaptığı uzun tatilin neticesinde hazır değil. Podolski’nin de form tutmadığı görülüyor.
Gecenin sonunda, geçen sezon bir Akhisarlı oyuncunun röportajda dile getirdiği gibi “Hamzaoğlu Şansı” diye birşeyin varlığına birkez daha şahit olduk. Muslera kurtarmasa, hatta bir de üstüne çuvallasa bile geçerliliğini koruyor. Ama O şunu anlamak istemiyor. Galatasaray taraftarı ŞL’de geçen seneki hüsranı yaşamak istemediği için gerekli takviyelerin yapılmasını bekliyor.
Öyle her eksik bölgeye ” İçimizden hallederiz” dersen o meşhur şansın ŞL’de sökmez, adamın ‘içinden geçerler’. Sen yine çıkar hata yaptım özür dilerim dersin, başka bir takımda hayatına devam edersin ama taraftar o ayıbı yıllarca taşır!
mail : gokhan.hasimzade@abcspor.com
twitter : @portaporta700