Hayat çok enteresan, büyük konuşmaya gelmiyor. 8 puan farkla ikinci sırada olan takım 2 stoper ve 1 sol bek mi alacakmış diye dalga geçerken bugün Fenerbahçe defansı ilk yarıda sayısız pozisyon verdi ve 2 gol yedi, sayısız da gol kaçırdı. Sonuç: 10 futbolcu ve 1 kaleci lazım, bir de cilalı hoca.
Kadrodan başlayım anlatmaya. Mourinho yine çift santrforu aynı anda kullanmak istemiş, Trendyol ve TFF 1.ligin en yeteneksiz orta sahası Szymanski’yi de ilk 11’e yazmış Amrabat’ın yokluğunda ama Dzeko, Tadić ikilisi koşamıyor diye oynatıyor aslında. Osayi yedek, arkasında duruyoruz, Mert’le kıyaslanmaz, ölüsü Mert’ten iyidir ama Osayi de ölü. Maxi yerine Oğuz’u tercih etmiş, hoca takdiri ama ben bu 11’in ligin geneli için uygun olduğunu düşünmüyorum, 3’lü defans zaten denenmiş bir şey ve bugün Fenerbahçe maçın 25. saniyesinde Szymanski’nin kaptırdığı topta kontra golünü yiyerek başladı maça. İlk 5 dakikada ikincisini de yiyordu Livaković izin vermedi. İlk atakta kalecinin golü yemesi Fenerbahçe’nin kuruluş tüzüğünde yazıyor. Çağlar’ın refakati konusunda yazmaktan ben yoruldum.
Maç çok hızlı başladı gerçekten, orta sahalar çok çabuk geçiliyordu, 2-0 problemi içinden çıkılamaz bir hale getirebilirdi. 15.dakikada duran topta Mert kafa golüyle skora denge getirmese maç çok farklı bir noktaya da gelebilirdi, Fenerbahçe defansta çok gedik veriyordu ve bir tane bilinçli atağı yoktu, öyle önemli bir goldü..
Bu gol oyunu biraz daha sakinleştirir mi dedim ama değişen bir şey olmadı, havadan uzun toplarla atak yapmaya çalışan iki takım vardı sahada, orta saha oyuncularının neredeyse adını duymuyorduk, bir gol geleceği belliydi ve gol yine duran toptan geldi, yine Fenerbahçe’den geldi, bu kez Çağlar attı..
Skor yanıltmasın halı saha maçı gibi bir maçtı, spontane bir oyun vardı sahada, kimin nerede ve ne oynadığı belli değildi, Konyaspor defansının yan top zaafını iyi değerlendirdi Fenerbahçe.
Fenerbahçe stoperiyle forveti arasındaki mesafenin 70 metreye çıktığı bir maçı en son ne zaman seyrettim hatırlamıyorum ve Fenerbahçe böyle bir maçta hem 2 gol buldu hem de 3 tane net pozisyon buldu ilk yarıda.
Fenerbahçe’nin Konyaspor defansının arkasına attığı havadan uzun toplar hep etkili oldu. Oysa Dzeko ve En Nesyri hızlı forvetler değil ve Fenerbahçe buradan net pozisyonlar buldu ama golleri duran toptan buldu, bu da enteresan..
Fenerbahçe’nin bu kadar geniş alan bulduğu bir maçta iki pivot santrforla sahada olması da enteresandı, geriye dönemezsin, biri fazlaydı. 3’ü atmak istiyorsan ikisi de yavaştı..
Bir diğer enteresan nokta ise skoru bulduktan sonra Fenerbahçe’nin hala daha 3’lüye devam edip pozisyonlar vermeye devam etmesiydi, ki uzatmalarda da golü yedi, Çağlar yedirdi. Beğenmediğimiz Samet yedirmezdi ikinciyi..
Orta sahaların tamamen oyundan düştüğü maçta Fenerbahçe adına iyi oynayan, öne çıkan bir oyuncu görmedim, herkes kötüydü..
İkinci yarıya her iki takımda aynı 11’le başladı. Her iki takımda tempolu maçta yorgundu, her iki takımda topu yere indirmek istiyordu, maç daha sakin ve pozisyonsuz bir hale evrildi. Konyaspor’un yana ve geriye paslarla skoru koruma üstüne bir niyette olduğunu gözlemledik ama işte bu geri paslardan birinde çılgınca değişiklikler yapmak üzere olan Mourinho’lu Fenerbahçe Tadić’in ayağından ikramı geri çevirmedi, usta işi goldü, şapkayı çıkardık..
Mourinho Oğuz’la Osayi’yi değiştirmekle yetindi, bu şekilde 4’lüye dönmüş oldu.
Bu Oğuz’u da çözemedik 6 gollü maçta muazzam maç oynamıştı. Fena topçu değil teknik olarak ama Fenerbahçe’nin futbolcusu mudur bilmiyorum. Dar alanda etkili değil, Maxi’nin yerine oynasın isteniyor ama dar alanda top eziyor ve çalım atamıyor, zor maçlarda ilaç olmaz gibi duruyor..
4’lüye dönülmesi ile Fenerbahçe oyunu biraz daha kendi sahasında kabul ederken alanı da daraltmayı başardı..
Kostić-Levent değişikliğini ben Kostić’i kırmızıdan korumak niyetiyle olduğunu düşünüyorum.
Neyi anlayamadım? Dzeko ve En Nesyri’nin aynı anda sahada bu kadar kalmasını anlayamadım. Halbuki Mert Hakan ve İrfan Can gibi ayağında top tutabilecek iki oyuncu var, iki pivot santrforun ne işi var? Topu kalenden nasıl uzak tutarım ona bakacaksın. Kalene gelen her top tehlikeli oluyor. Mesela 90.dakikada Melih atabilirdi golü..
Ligin ilk yarısının son maçıydı. Kayıpsız kapamak çok önemliydi, zor zahmet kazandı Fenerbahçe ve ara transfere çevrildi gözler.
Size çok iddialı gelebilir ama ben iddialı bulmuyorum. Mert Müldür’ü, Samet’i falan eleştiriyoruz, bu Fenerbahçe’de oynayacak kadar iyi değiller anlamında. Çağlar Söyüncü öyle değil, ligin en kötü stoperlerinden biri, belki de en kötüsü. Bir stoper gerçekten lazım. En Nesyri balon. Dzeko bitik.. Szymanski için diyeceğimi dedim zaten ama bir santrfor almayacaksanız hiç adam almayın çünkü bu kadro bu hâliyle de ikinci olur..
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907
