Geçtiğimiz günlerde Almanya Milli takım teknik direktörü Joachim Löw’ün kendisini aramasına ve çok ısrarcı olmasa da, Almanya’yı tercih etmesi yönünde telkinde bulunmasına rağmen, Türk Milli takımında oynamayı seçen Yunus Mallı, bir anda medyanın da ilgi kaynağı oldu.
Bundesliga yazılarımızı takip edenler geçtiğimiz yıldan beri bir fikir sahibi olmuşlardır ama yine de Yunus’un profilini tekrar özetlemekte fayda var.
Yunus Mallı 1992 Kassel doğumlu. 2007’ye kadar yerel takımı VfL Kassel formasını giyen Mallı, 2007 yılında Borussia Mönchengladbach alt yapısına geçti.
2008 – 2013 arası Almanya U Milli takımlarının bütün yaş gruplarında forma giymesine rağmen, beklenen patlamayı yapamamasının da etkisiyle, 2011 yılında yıllık 150.000 € karşılığında bonservissiz olarak Mainz’a transfer oldu.
Mainz’da Thomas Tuchel yönetiminde fizik olarak gelişmesine rağmen takıma girmekte çok zorlandı. İlk Bundesliga maçına 2011 ekim ayında çıkan Yunus, ilk Bundesliga golüne ise 2013 yılı ocak ayında imza attı.
Tuchel’in sürpriz ayrılık kararından sonra takımın başına geçen Danimarka’lı Kasper Hjulmand döneminde de iz bırakamayan gurbetçi futbolcu, Hjulmand’ın görevine son verilmesinin ardından takımı devralan İsviçre’li Martin Schmidt’le beraber adeta uçuşa geçti ve geçtiğimiz yılın ikinci yarısında attığı 6 golle adını ülkemizde de duyurmuş oldu.
Oyuncunun taliplerinin bir anda artması karşısında elini çabuk tutan Mainz yönetimi, geçtiğimiz mayıs ayında Yunus’un Mainz’da mutlu olmasının da etkisiyle, oyuncunun sözleşmesini 2018 yılına kadar uzattı.
Geçtiğimiz yıl Japon santrfor Shinji Okazaki ile kurduğu başarılı ortaklığı, Okazaki’nin Leicester’e transfer olması sonrası bu sezon bir başka Japon santrfor Muto’yla devam ettiren Yunus, 11 lig maçında 7 gole ulaştı ve tahmini olarak piyasa değerini 7 milyon € civarına çıkardı.
Mesut Özil Schalke ve Werder Bremen’de, İlkay Gündoğan ve Mehmet Ekici Nürnberg’de, Hakan Çalhanoğlu Karlsruhe’de oynarken potansiyellerini genç yaşlarda ortaya koydular ve büyük transferler yaptılar. Hatta Mesut ve İlkay daha 21 yaşında Alman Milli takımının formasını giydiler.
Yunus’un böyle bir kariyeri olmadı, başarı basamaklarını yavaş yavaş çıktı ve ancak 23 yaşında kendini ispatlayabildi.
Oyun tarzına gelecek olursak, kendisi biraz Mesut – İlkay karışımı gibi duruyor. Mesut’taki Allah vergisi oyun görüşü ve asist özelliği kendisinde yok, ama fizik güç olarak neredeyse İlkay seviyesinde, hem de ceza sahası çevresinde ve gol yollarında daha etkili. Ofansif orta saha oynamasına rağmen her maç 12 kilometreye yakın koşuyor ve en önemlisi 20 civarı sprint atıyor.
Ben, kendisini, artık ceza sahası çevresinde faul alabilmek için basit ara paslarını bile atmayan Hakan Çalhanoğlu’na her türlü tercih ederim.
Önümüzdeki yaz, kendisinin transferine yönelik Türk takımlarının yanında, Thomas Tuchel, hatta Jürgen Klopp’tan da hamleler gelebilir.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
emrah.seber@abcspor.com