VİETNAM SENDROMU VE NOEL BABA PEREIRA
Fenerbahçe-Galatasaray… Kadıköy… 16 yıllık yenilmezlik… Bu bir çeşit Vietnam sendromu Galatasaraylılar için…
50 bin kişilik inanılmaz koro ve Aziz Yıldırım’ın maç öncesi konuşmasına filan girmeyeceğim… Bu maçın kağıt üzerindeki mutlak favorisi Fenerbahçe’ydi…
Maça da yine iyi başlayan Fenerbahçe oldu. Rakibi ise hayli ürkekti. Galatasaray birkaç pastan sonra genelde Topal-Jozef ikilisine takıldılar. Onlardan geçen topları Kjaer-Ba ikilisi doğru alan paylaşımı yaparak önledi.
Fenerbahçe genelde defanstan akıllı çıkamamasına rağmen genelde orta sahada rakibinden kaptığı toplar ve geriden atılan uzun toplarla etkili oldu. Ve sahada 10 kişi olmasına rağmen sahanın en iyisi Diego’yla golü buldu. 10 kişi diyorum çünkü neredeyse 1 saat Van Persie sahada yoktu. Hele bir korner direğine doğru topu sürüp ekseni etrafında dönüp ötenazi hakkını kullandığı bir pozisyon var ki ben yerinde olsam sırf o anı düşünüp gece uyuyamazdım.
65-70 dakika oyun Fenerbahçe’nin mutlak üstünlüğüyle geçti… Rakibin iki stoperi sarı kartlıyken ve üstüne gelmeye çalışırken bulduğu boş alanlar değerlendirilip 2. golü bulup maçı koparamıyorsan o zaman oyun içinde bir teknik direktöre ihtiyacın olur. O teknik direktör oyuna müdahale eder ve senin o maçı kazanmanı sağlar. Dün akşam bunun tam tersi oldu.
Fenerbahçe teknik direktörü Pereira ilk önce sahanın en iyisi ve orta sahada top yapabilen yegane oyuncusu Diego’yu çıkarttı. Yetmedi… Yerine defansif orta saha Meireless’i aldı. 79. dakikada oyuncularına “Dostlar kusura bakmayın! Bundan sonra sizden gol atmanızı değil, kalenizi savunmanızı istiyorum” dedi. O sırada hakem kendisine ofsayt bayrağını kaldırdı aslında. Çünkü futboldaki çok basit bir kuralı ihlal etti. Çok hücum adamıyla hücum, çok defans adamıyla da savunma yapılmaz… Bu değişiklikten sonra Fenerbahçe orta sahayı tamamen Galatasaray’a teslim etti.
Sonra bu seneki müthiş istikrar devam ederek yan toptan sahanın en kısa oyunsusundan gol yenildi. Böyle bir durumda Fenerbahçe teknik direktörü Kadıköy’de hangi aksiyonu alır? Defansif bi oyunsusunu çıkarıp yerine hücum oyuncusu alır değil mi? Bilemediniz… Mevcut Fenerbahçe teknik direktörü Markovic’i çıkarıp yerine Alper’i aldı. Defansif 3 orta sahayla oynamaya devam etti. Sizce Markoviç mi Alper mi daha gole yakın oyuncudur? Şu ana kadar bal yapmayan arı Markoviç…
Toplam oyuna bakıldığında aslında galibiyete daha yakın olan taraftı Fenerbahçe… Burada en çok oyunculara üzüldüm açıkçası… Çünkü her maç ellerinden geleni yapıyorlar. Fakat kurgu yanlışlığı yüzünden bir türlü emeklerinin karşılığını alamıyorlar. Bir de üstünde oyun içi okumaları Biliç’i aratmayan Pereira da eklenince çok çaba sarf etseler de karşılığını alamamış oluyorlar. Dün gece de tam bir teknik direktör hediyesi olarak derbi tarihine geçti…
Bu arada Fenerbahçe’nin fizik-kondüsyonun eksik olduğu görüşüne kesinlikle katılmıyorum. Fenerbahçe’nin iki stoperi ve 2 ön liberosu yani takımın omurgası maalesef oyunu kuracak, yönlendirecek teknik kapasiteye sahip değil. Dolayısıyla çok kolay topu kaybediyorlar. Ve maç, kaptırılan topların tekrar kazanılmasına çabayla geçiyor. Bu da tüm takımı inanılmaz yıpratıyor doğal olarak.
Ligde 9 hafta geçti… Şu ana kadar maçın koparılıp 2 farkla kazanıldığına şahit olunmadı. Burada sorumlu, takımın orta sahasını bu şekilde kuranlardır!
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail : ozan.gulseni@abcspor.com
twitter : @ogulseni