https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

TÜRK İŞİ ASFALT

Okunması Gerekenler

TÜRK İŞİ ASFALT…

Hepimizin haftalar belki de aylardır beklediği hafta sonu geldi çattı: Türkiye GP.
Beş kilometrelik sola dönüşlü ve tam gaz virajlarıyla, pistlerin pistleri arasına girebilecek Türkiye GP inanılmaz bir hafta sonuna ev sahipliği yapmaya hazır. Mı??

8. defa bu muazzam etkinliğe ev sahipliği yapan Dünya’nın en güzel şehri İstanbul, McLaren savaşlarını, Redbull kazalarını ve Felipe Massa’nın üç galibiyetini tarihin tozlu sayfalarına kazımış durumda. 2005 ve 2011 yıllarında yapılan ilk ve son yarış galipleri Kimi Raikkönen ve Sebastian Vettel’in bugün hala F1 içinde aktif pilot olmaları ise çok hoş bir anekdot.

Şimdi gelelim bu hafta sonu gerçekleştirilecek yarışa. Cuma günü gerçekleştirilen ısınma turlarına göz ucuyla bakan herkesin fark edeceği üzere pist tam anlamıyla bir buz pisti. Buna rağmen belki de F1 tarihinin en olaylı ve eğlenceli cuma günü geride bırakılmış durumda.

Peki pist neden böyle? Araçların bu kadar kaymasının sebebi ne?

İşte burada maalesef yine ‘‘Türk son saniyeciliği’’ devreye girmiş bulunmakta. Soruların tek cevabı 10 gün önce yeni dökülmüş asfalt. 2005 yılından bu yana aktif olarak kullanılan pist bir hayli hasar görmüş olsa da yarıştan sadece 10 gün önce tamamen yeni asfalt dökmeyi kim ve neden düşünmüş anlamak güç.

Hadi tamam diyelim pist cidden temizlenip belli başlı yerleri düzeltilemeyecek kadar kötüydü, kimse ‘‘Acaba biz Pirelli (F1 lastik sağlayıcısı) ile görüşelim onların da fikrini alalım, haber verelim’’ demedi mi? Bunu düşünmek çok mu zor? Anlam vermek mümkün değil.

Tam hâkim olmayan okuyucularımız için, yeni asfalt; yüksek miktarda yağ, minimum kauçuk (pislik) ve asfalt parçacıkları arasında boşluk bulundurmadığı için lastiklerin yol tutuşunu çok zor hale getirir. 300 km ile viraja giren F1 arabaları için ise yol tutuşunun ne kadar önemli olduğundan söz etmem gerek yok herhalde.

Dün izlediğim bir Hollanda F1 programında asfalt durumu tartışılırken program sunucusunun ‘‘Erdoğan buraya da burnunu sokmuştur’’ esprisi ile masadaki herkesin gülmekten kırılması ve sonrasında ‘‘Şaka, şaka, tabii ki şaka lütfen ciddiye almayın’’ açıklamalarını da sizinle paylaşmak istedim. Bu konuda daha fazla yorum yapmayıp sizlerin yorumuna bırakmanın en iyisi olduğunu düşünüyorum. Zengin Türkçemizin ‘‘Elçiye zeval olmaz’’ atasözünü hatırlatmak isterim.

Gece boyunca pistte kiralık arabalar ile sürüş yapılması, kauçuk miktarı ve yol tutuşunun arttırılmaya çalışılması ise tek kelime ile komik… Ağlanacak halimize güler duruma geldik!

BUNA KARŞIN, yol tutuşunun minimum seviyede olması yarış zevkini maksimum seviyeye çıkarmış durumda ve sürpriz sonuçlar doğurmaya açık. Cumartesi ve pazar günleri yağmur çok ekstrem seviyelere çıkmaz ise muazzam bir hafta sonuna tanıklık edeceğiz. Evet, bu yarışa hazırlanırken inanılmaz hatalar yapıldı ancak bu yarışa ekstra heyecan ve zevk katmış durumda çünkü artık araba değil pilot yetenekleri ön plana çıkmış durumda. Herkese tavsiyem bu hafta sonu koltuklarınıza çakılı kalın! F1’i hiç bilmiyor da olsanız keyif alacağınız 2 gün olacak.

Burası Türkiye, gerçek pilotların belli olduğu yer! 🙂

mail: akal.aras2abcspor.com

twitter: @akalaras5

 

 

 

 

Son Haberler

QUADRUPLE-DOUBLE, NBA TARİHİNDE SADECE 4 KEZ

NBA'de double-double hemen her maç, triple double'da her sezon onlarca kez gördüğümüz istatistiklerdir. Peki ya quadruple-double ? 350 bine yakın oyuncunun...

Benzer Konular