TRANSFER DÜĞMESİ BOZULDU MU ?

Gelin adayının geçmişine, damat adayınınsa geleceğine bakılır evlilik işlerinde. Sokak jargonuyla “Kaşar” diye tabir edilen kızlardan birinin aile içine girmemesi, o ailede üreyip çocuk yetiştirmemesi için kızın geçmişine bakılırken, hanım kızımızı maddi anlamda perişan etmesin diye de damadın geleceğine bakılır, sağlam ve ileriye dönük bir işi olsun istenir.

Damat adayı maddi anlamda harbiden çok iyiyse bir çok kusuru “kadı kızı” ile eş tutulur, “olsun, rahat edersin” denir. Öyle bir evlilikte damat da ev için harcadığı parayı ziyadesiyle fedakarlık olarak gördüğünden, kimseyi iplemez, arkadaşlarıyla takılır, hobileriyle meşgul olur, evdekiler isyan ederse de “herşeyiniz var, rahatlık mı batıyor” diyerek umursamaz ve mutsuz bir yuva inşa edilir elbirliğiyle.

Peki futbolcu alırken geçmişine mi bakacağız, geleceğine mi ? Baştan söylemeli, bugününe bakmak şart oğlu şart.

Sadece geçmişine bakarsan Krasić’i alıp gelirsin. Geleceği benim için hiç önemli değil diyorsan 32’lik Van Persie’yi almanda da bir sakınca yok. Bunun ideali geçmişi sağlam, BUGÜN’ü de iyi, istikbal vaadeden genç futbolcu. O da çok para. 

Sabırlı bir taraftara sahip kulüpler çoğunlukla futbolcunun geleceğine bakıp transfer yaparlar. Bizim gibi sabırsız camialar bütçeleri doğrultusunda, geçmişleri de bugünleri de iyi futbolcu transfer ederler, 2 sene oynasın yeter, 3-4 sene daha oynarsa süper diyerek transfer yaparlar yaş mefhumuna takılmadan.

Mesela Aziz Başkan diyor ki; ” Ben ödediğim bonservis bedelinin toplamını sözleşme yılına bölerim, satarken de ona göre satarım”

Diyelim ki 10 milyon bonservis ödedi, 4 yıllık anlaşma yapıldı. Oyuncu 2 sene oynadı, memnun kalmadı satıyor, diyor ki Aziz Başkan; “iki sene oynadı, bundan 5 milyon istesem iyi”.  Çünkü kafada para kazanma fikri yok, Arap’lar  hariç senin oyuncuna talip olan da yok.Çünkü 30’unda adam alıyorsun, geleceği yok. Alper, Ozan, Salih gibi isimler yabancı transferde de alınmalı. 

Bunlara eyvallah  hepsi iyi de peki transfer olacak mı ?? Bence bir ara transfer dönemi daha boş geçecek, transfer yapılmayacak. Aziz Yıldırım sıcak bakmıyor gibime geliyor, Pereira transfer istediğini belirtmişti oysa.

Ne olursa olsun her transfer döneminde bir iki takviye yapılmalı ki; bu yıl olduğu gibi sil baştan takım kurmayasın, yavaş yavaş takımı gençleştiresin.

Eldeki kadro yeterli gibi de görünebilir ancak kıyasıya bir kapışma olacak ligin ikinci yarısında, Beşiktaş kadro zaafiyetini giderecek iki de nokta transfer yaptı. iki takım da puan kaybedecek, biz beraberliklerle, Onlar mağlubiyetlerle puan kaybedecek ama ne defansı daha sağlam, ne ofansı daha güçlü olan şampiyon olacak. Kadro kalitesi daha yüksek olan da kadro derinliği daha dengeli olan takım da şampiyon olamayabilir. Peki, kim şampiyon olacak ?

Mevlana der ki, “aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguyu paylaşanlar anlaşırlar”. Aynı duyguyu daha çok paylaşan takım şampiyon olacak kadro eksiği yoksa. Bunun da yolu “biz“duygusundan geçer, teknik ekip ve oyuncuların birbirlerini sevmesinden geçer. Hani bir takım teknik adam değiştiriyor da iki hafta sonra bambaşka bir takım çıkıyor ya ortaya ? Heh işte o sihirli değneğin adı sevgi. En iyi transfer de sevgi transferi olabiliyor. Takımdaşlık ruhu en fazla olan takım şampiyon olacak.

Pereira’nın ne kadar sevildiği konusunda şüphem var, Şenol Güneş’i bir tık önde görüyorum. Türk olması ile alakalı değil, ne dediğini ben de anlamıyorum. Pereira ne kadar sevgi, birlik beraberlik tohumları serpiyordur onu da  bilemem. Bizim çıta da biraz farklı, takım içinde“yüksek profesyonellerin” sayısı epeyce var. Sevgi, saygı birlik beraberlik lafları masal gibi gelebilir onlara.

Ancak bir bidiğim var ki lig uzun bir maraton. Sevgi, saygı falan güzel şeyler de; kadro eksiğin varsa iki para etmez. Mesela buDiego çok eleştirildi. Daha iyisini alırdım ben olsam. Takım içinde yedeği de yok, en azından yedeğini alırdım. Bana göre Alper, Nani,Marković oynar Diego’nun yokluğunda ama Pereira’ya göre o kişi Ozan, bu da yedeği yok demek.

Lig çok uzun, bu lig iki santrforla çıkmaz, 3. bir isim zaten şart. Kafamdaki oyuncu da Eren Derdiyok. 3 büyükler için tasarlanmış ideal bir santrfor.

Her transfer dönemi basılan transfer düğmesinin bi ayarı yok bizde. Bozuk. Geçen dönem basılı vaziyette takılı kaldı, bu dönem de bozuk  galiba, çalışmıyor. Ne diyelim, son güne kadar sabırla bekliyoruz.

mail : bruno.monte@abcspor.com

twitter : @BrunoMonte1907