
Elimizde sonsuz sayıda maymun var, sonsuz sayıda daktilo ve sınırsız zaman…
Maymunların her biri rastgele tuşlara basıyor.
Yeterince beklerseniz, içlerinden biri yanlışlıkla Hamlet’i baştan sona yazabilir. Gerçekten mümkün. Çünkü zaman sınırsızsa, her olasılık bir noktada mutlaka gerçekleşir.
Buna “sonsuz maymun teoremi” deniyor.
Yani umudu kaybetmeyin:
“Ali Koç Fenerbahçe’yi şampiyon yapamaz” diyenlere kulak asmayın.
Zaman sınırsızsa Ali Koç’un da Fenerbahçe’yi şampiyon yapma ihtimali teorik olarak var.
Ne zaman olur, bilinmez… ama var mı? Var!
Fakat bu büyüklükte bir kulüpte, üst üste 6 sezon başarısız olan hiçbir başkan, 7. sezon için tekrar seçilmez.
Bu gurur da oy veren 16.463 saf kalplinin olsun.
Belki mamaladığı kongre delegeleriyle kongre salonlarında hâlâ bir karşılığı var ama…
Artık sokakta hükmü yok.
Hükümsüzdür ama gitmeyecektir.
Ne Ali Koç gider, ne de janjanlı ambalaj içinde sunulmuş 7. fiyaskosu Mourinho.
Önce bu netleşsin.
Adil olmak gerekirse:
İlk sezonunda Fenerbahçe neredeyse küme düşüyordu.
Sonraki sezonlarda ise Fenerbahçe hep yarışta oldu ama sonunda başaramadı.
Yine de sezon bitiminde diyebiliyorduk ki:
“2-3 nokta atışı transferle seneye ipi göğüslemek mümkün.”
Ama bu sezon için aynı şeyi söylemek mümkün değil.
Neden mi?
Beşiktaş maçında ayakta kalabilen, top ayağına geldiğinde bir şey yapmaya çalışan tek oyuncu kimdi?
Talisca.
Ve aslında o bile yanlış transfer.
Çünkü Talisca’yı verimli kullanmak için etrafını özel profillerle donatman gerekir.
Bu yönetimin yapabileceği bir iş değil.
# Tek Adam Rejimiyle Başarı Gelmez
Padişah sormuş: “Balkabağı ağaçta yetişir mi?”
Vezir cevaplamış: “Siz yetişir diyorsanız yetişir, hem de kafam kadar olur.”
Ali Koç futbola Plüton kadar uzakken, etrafındaki ‘vezirler’ de bu haldeyken, böylesine bir tek adam rejiminden başarı beklemek hayal olur.
Sarı mikrofonlar var ya hani ? Yoldan geçen herkese bir şeyler soruyor. Aynı genel kültür anketini kına gecesinde yapın, kadınlara sorun:
Bildiğin 3 kulüp başkanı söyle.”
Ali Koç derler, Aziz Yıldırım derler, Ali Şen derler. Kocası Beşiktaşlıysa belki biri Seba der, belki biri Adnan Polat der..
Galatasaray’ın son 5 başkanını
Ben bile sayamam.
Demek ki neymiş?
Önemli olan kurumsallaşma.
Tek adam rejimiyle buraya kadarmış..
Ali Koç her sene hoca değiştiriyor.
Her sene ülkeyi tanımayan bir yabancı hoca getiriyor.
Sonra nasıl şampiyon olmayı bekliyorsun?
# Lig Mühendisliği Yapamayan Şampiyon Olamaz
Biz topa vurmasını bilmeyiz ama futbolu izleriz, gözlem yaparız.
Bu ligin kendine has bir takım dinamikleri vardır..
Kümede kalma hedefiyle kurulan kadro ile şampiyonluk hedefleyen kadronun transfer politikası farklıdır.
Doğruyu yapan her zaman kazanır.
Futbolun altın kuralı:
Atanın ve tutanın iyi olacak.
Fenerbahçe’nin 15 senedir kalecisi yok.
Volkan’ın ilk yıllarından beri…
20 senedir net bir santrforu yok.
Hooijdonk’tan beri…
Şampiyon olan takımlar 4’lü savunmayla oynar, tek santrforla oynar.
Stopere bakarsın: En az biri atletik, ayağı temiz.
Bekler: Adam eksiltir, top taşır, hızlıdır, ciğersizdir. Orta yapma özürlüdür ama çalım atar, kanattan ha babam bindirir.
Ön libero: Artık kısa ve hareketli olanlar tercih eiliyor. Alan daraltan tipte. Alan kaplayan önlibero Anadolu kulüpleri için uygun bir model olabilir ama şampiyonluk hedefi olan takımlar için el frenine dönüşüyor çoğu kez.
10 numara: Asist sayısı gol sayısından fazla, takımı oynatan tipte olmalı..
Santrfor: Bağlantı oyununda çok iyi olmalı..
# Yanlış Transferler Zinciri
Zaman tünelinde kısa bir yolculuğa çıkalım:
3 ay önce: Mimovic adam eksilten, top taşıyabilen bir bek mi? Değil.
6 ay önce: Amrabat alan daraltan bir ön libero mu? Değil.
9 ay önce: En Nesyri bağlantı oyununda iyi bir forvet mi? Kesinlikle değil.
Talisca oyun kurar mı? Asla. Gol sayısı asist sayısının 3-5 katı bir orta sahadır, takımı oynatmaz..
Tutanın var mı?
Yok.
O zaman nasıl şampiyon olacaksın?
Bu saydığım oyuncuların hepsi kaliteli ama profil olarak yanlışlar. İşte transfer böyle bir şey.
Canınızı biraz daha sıkayım mı?
Medyada adı geçen Jonathan David ve Vlahović’in defoları ne biliyor musunuz?
– Top kontrolü..!
Top kontrolü zayıf bir santrforun bağlantı oyununda iyi olma ihtimali yok.
İnsan bir düşünür ya? Mourinho’yu getirdim yine olmadı, demek bende bi sorun var falan der.
Bu işi bilmiyorsan… bırakacaksın.
Boğaz manzaralı yalına döneceksin.
#Ve Hoca Meselesi…
5 derbide sadece 1 puan alabilen bir hoca var karşımızda. Tüm suçlu Mourinho mu? 5’inde de mi hatalı kadro yaptı, yanlış taktik mi verdi? Sanmıyorum. Kadro kalitesi de etkendir ancak oyuncular tarafından sevilmiyorsa, adaleti sorgulanıyorsa 5 maçın 5’i de hocaya yazar mı? Yazar anasını satayım. Hocanın adamcı olduğunu düşünüyorum, bazı oyuncuları sevdiğini, kimini sevmediğini düşünüyorum. Sezon sonu gelmiş olmasına rağmen hâlâ daha iskeleti ve oyun sistemini netleştirememiş olması da cabası..
Öyle bir adam ki göndersen bir türlü, göndermezsen bir türlü. Bu işine karıştırmaz, yanına yerli yardımcı da kabul etmez, çık çıkabilirsen işin içinden. Kendisi istifa ederse herkes rahatlar, etmezse yandı gülüm keten helva.
#Özetle: Umut Kalmadı
Özetle umutsuzluk had safhada. 65.000 kişilik stadyum 65.000 gözü yaşlı taraftar ve 65.000 mendilden öte bir proje değil, değişim şart. Hatta yönetimin değişmesi yetmez, Samandıra’nın etrafındaki kedilerin bile degişmesi lazım. Metamorfoz falan bile değil, evrim lazım..
Az evvel baktım, daktilonun tuşlarına rastgele basan maymunlardan biri güzel bir şey yazmış:
– Tek yol evrim..
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907