Kutsal kitaplar toprak ve su karışımından der, tıbben et ve kemiktendir, Shakespeare ise endişeden yaratıldığını söyler insanın..Sanıyorum teknik direktörlük tam da bu noktada başlıyor, dünyanın her yerinde taraftar hep karamsar..
Sakat oyuncu sayısından ve direkten dönen toplardan şikayet etmeyen bir hocası var Fenerbahçe’nin, ki bu gözler golü çok erken attık o yüzden puan kaybettik diyen hoca bile gördü, futbolda sakatlıklar normaldir dedi ve attı Yusuf’u defansın göbeğine.
Bazı seçimlerini eleştirsek de Mourinho’nun bu rahatlığı güzel, takımda moral olarak yükseldi, bugün farklı bir galibiyet bekleyenler çoğunluktaydı Mou’nun öğrencilerinden. Bizim eleştiriyor olmamız haklı olduğumuz manasına da gelmez elbet, bunu da belirtelim..
Bugün biraz da Galatasaray maçını düşünerek bir 11 çıkarmış. Mert Müldür ve Mert Hakan’ı ilk 11 başlatmış, Dzeko kenarda, kart sınırındaki Kostić de kenardaydı. Talisca da sahadaydı.
Fenerbahçeliler’i hayal kırıklığına uğratan bir maç başlangıcı oldu, Kasımpaşa orta sahası üstünlük kurdu maçın hemen başında, Talisca ve Nesyri hiç top tutamadı, Oğuz ve Tadic top taşımamadı ve etkili Kasımpaşa atakları izledik. Dzeko’nun yaptığını Talisca yapamadı, köprü olamadı, En Nesyri’nin zaten top tutabilme özelliği yok, sonuç olarak 2 net pozisyon verdi Fenerbahçe..
İşler hiç iyi gitmiyor denilen anda Fenerbahçe sürpriz sayılabilecek bir gol buldu Nesyri ile. Son maçlarda toparlanan Fred’in derin pası uzun süre konuşulur, Nesyri de iyi bitirdi.
Fenerbahçe kaleye gidemiyordu, şutu yoktu ama bir pas ve bir dokunuş skoru getirdi, kalite farkı işte. Halbuki gole yakın olan taraf Kasımpaşa çok net iki pozisyondan yararlanamamıştı, Fenerbahçe orta sahadaki reboundları da alamıyordu, Kasımpaşa orta sahası daha hızlı ve daha atik oyunculardan kurulu olmasının farkını da ortaya koymaya başlamıştı..
Bu gol maçın seyrine de tesir etti, topları geri kazanmakta zorlanan Fenerbahçe orta sahası rebound üstünlüğünü de ele aldı, ön alan presi de etkiliydi, bir kez gole de yaklaştı ama ikiyi bulamadı..
İlk yarı Fenerbahçe açısından çok hoş geçmedi, Fenerbahçe ancak golden sonra oyunun kontrolünü ele alabildi, bunda Talisca’nın köprü görevini becerememesi bence çok önemli bir faktör oldu. Mert Hakan’ı da beklentinin altında kaldığını söylemek lazım, şok preslerde saliselerle geç kaldı.
Fenerbahçe’nin 3 stoperinden övgüyle söz edebilirim, özelikle Levent, çok temiz ayağı var. Amrabat kritik toplar kesti ama karta çok yakın oynuyor, hakem bir faulü kaçırdı, kart bile çıkabilirdi. Hakem’in Talisca’ya çıkardığı kart da yanlıştı. Fred göz doldurdu, epey toparlandı, Oğuz Kostić tadı vermedi, Tadić kötüydü, Talisca da kötüydü. Talisca’nın olayı bu değil, gizli santrfor, aleni santrfor olduğunda etkisi azalıyor, gizli santrfor, unutturuyor kendini ve fişi çekiyor. Orta saha oyuncusu için de bacakları fazla uzun, yakın markajda top kaybı yapabiliyor, ilk dokunuşları çok iyi değil. Mourinho’nun da çok iyi tanıdığı bir oyuncu değildir diye tahmin ediyorum, kendisine uygun rolü bulacaktır.
Kasımpaşa ikinci yarıya ön alan baskısı yaparak başladı, Fenerbahçe topu çıkarmakta yine zorlandı. Orta sahanın top istemesi lazım, bir tek Fred’le olmaz, Galatasaray maçı öncesi bu da önemli bir konu gibi duruyor..
Fenerbahçe topu rakip yarı alana ilk taşıdığında ikiyi buldu Oğuz’la ve rahatladı ama Kasımpaşa defansı hata yapmaya çok müsait, Fenerbahçe bu iki golü bulacak oyunu ortaya koymadı, altını önemle çiziyorum.
Son dönemlerin meşhur bir tabiri var, dengeli oyun. Risksiz bir oyun, Allah Allah saldırmadan bir oyun. Fenerbahçe bunu beceremedi bu gece, Kasımpaşa ısrarla maçı bırakmadı, ön alan baskısına devam etti ve mükafatını da aldı havadan yan bir ortayla..
Mourinho Osayi ve Dzeko hamlesiyle aksaklığa bir çözüm bulmayı denedi, Talisca ve Mert Müldür kenara geldi. Topa biraz daha sahip olmak üzerine iki hamle, Talisca bağlantı oyununu hiç yapamadı..
Aslında maç biraz tenis maçına da dönmüştü, bu oyun Tadić’e bakmıyor hiç, Mourinho bu konuda muhafazakar davranıyor kanımca..
Skoru bulduktan sonra tek forvete düşmek de bir çözüm, bunu hiç denemiyor..
Bağlantı oyunu dedik, Dzeko bunu yapıyor işte, nerdeyse topla ilk buluştuğunda Nesyri’yi golle buluşturdu, o da maşallah çok özgüvenli, topun altına bir kez daha çok iyi girdi..
3-1 temiz sayılabilecek bir skor, Yusuf ve Kostić’i de oyuna alarak enerji takviyesi yaptı ve maçı kililtledi..
Mourinho maçın başında çıkarmış olduğu kadronun hatalı olduğunu ve neden hatalı olduğunu ikinci yarıdaki hamleleriyle bize izah etti. Talisca’nın yeri burası değil, oynatacaksa Szymanski’nin yeri olur, yoksa Dzeko oynar ve Dzeko 3 tane de ara pası attı Nesyri’ye. First touch’ı daha iyi demek ki.
Kolay bir maç olmadı aslında, kafalar da başka yerdeydi, maçın adamı Nesyri gibi görünse de gizli kahraman Dzeko oldu. Seriye devam. Sıradaki..??
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907
