https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

ŞEFİM HESAP LÜTFEN

Okunması Gerekenler



Normal
0




false
false
false

EN-CA
X-NONE
X-NONE













MicrosoftInternetExplorer4


























































































































































BARIS TUMOK4. Dakika… Kendi sahalarından taç atışı ile çıkıyor Chelsea’li oyuncular. Uzun taç atışını, Hazard orta sahada göğsüyle alıyor, dönüyor, biraz top sürüp sağ kanada pasını atıyor.  Kanatta topu alan Oscar, Galatasaray defansının arkasına yolluyor topu. Onun yürüye yürüye attığı pası ”Yaşlandı oynayamıyor” eleştrilerinin hedefi, Eto’o alıyor, düzeltip içeri giriyor. Sağında, solunda, omzunda kimse yok. En yakınında sanırım Eboue 2 metre mesafeden refakat ediyor kendisine centilmence ve (çok şükür ki) gol vuruşunu yaparken ufaktan bir önüne atlar gibi yapıyor… Dostlar alışverişte görsün… Chelsea takımı antreman yapar gibi gelip 1-0 öne geçiyor.

mac12Kontraatak yok, hücüma çıkarken falan yakalanmış değil sarı kırmızılılar. Ama 33 yaşındaki Eto’o rahat rahat, tüm defans hattının 2 metre gerisinde topla buluşabiliyor. ”Lan!!!” diye peşinden koşan bile yok!

32. Dakika… Sol kanattan, yarı sahaya yakın bir noktadan faul atışı kullanıyor Chelsea. Galatasaray takım halinde cezasahasına doluşmuş, bu duran topu karşılamak için hazırlar(!).

Lampard’ın çok da başarılı olmayan bir şekilde yakın direğe doğru alçaktan yolladığı topa Terry gelişine vuruyor. En yakınındaki oyuncu gene Chelsea’li Ivanovic. Onun da arkasında Drogba var! Allahtan kafa toplarında son derece hakim olan Terry, ayağıyla bu tek vuruşu yapamıyor da bir kaç metre mesafeden topu dışarı yolluyor.

Pozisyon sonrası Terry ve Ivanovic kendi sahalarına doğru hızlı adımlarla koşarken, Galatasaray’lı oyuncuların hepsi ellerini açmış birbirine ”Abi n’aaapıyorsun yaa?!?” bakışları atıyorlar. Hani ”Ben vazifemi yapıyorum aga, başkasının bölgesi idi orası!” tavırları… Bekliyoruz ki maça ısınsınlar, sahayı tanısınlar, görev bölgelerini bir idrak etsinler…

mac442. Dakika… Korner kullanıyor Chelsea. Galatasaray ceza alanında 5 mavili oyuncu varken Galatasaray 10 kişi ile pozisyon almış, tüm gedikleri kapamış durumda(!).

Topa kafa atmak üzere 2 oyuncu omuz omuza yükseliyor. Chelsea’li Terry ile takım arkadaşı Ivanovic arasındaki bu mücadeleden(!) galip çıkan Terry düzgün bir vuruşla topu kaleye yolluyor ama Muslera başarılı. Dönen topa hamle yapıp tavana asan ise Cahill… Her Chelsea’liye iki Galatasaray’lının düştüğü alanda topa hareketlenen sadece bu 3 oyuncu var. Sarı kırmızılı biri ile temas dahi etmeden kornerden gol atıyor Chelsea oyuncuları.

54. Dakika… Maç öncesi yazımda ”Açıkcası ben, ispat edecek hiçbirşeyi olmayan, kafaca da Galatasaray’dan uzaklaşmış ”Parçalı Fil” yerine Burak ve Sneider ikilisinin iyi performansı için dua etmeyi daha akla yatkın görüyorum.” demiştim. O Burak oyundan alınıyor. Takımı 2-0 yenik durumda olan yıldız oyuncu, son derece sakin şekilde kenara gelip montunu giyiyor, arkadaşlarının tebriklerini kabul ediyor, selamlaşıyor, oturuyor…

mac11Cuma günü Karabük karşısında 88. dakikada oyundan çıktığı için sinirlenen ve yedek kulübesini birbirine katan 36 yaşındaki Drogba’nın hırsı gözümün önüne geliyor da hem yazdıklarım için hem de Burak adına utanıyorum.

65. Dakika… Mancini arkasına yaslanıp ayaklarını öndeki koltuğa uzatıyor, bir yudum soğuk su içiyor.

84. Dakika… Ceza sahasının sol çaprazında Eden Hazard topla buluşuyor, düzeltiyor, kaleye bakıyor, hiç acele etmeden düzgün bir plase yapıyor uzak köşeye doğru. Neyse ki kalede Muslera var da Belçika’lı yıldızın hiç rahatsız edilmeden köşeye gönderdiği bu top gol değil, korner olarak kayıtlara geçiyor.

87. Dakika… Chelsea hala daha Galatasaray ceza sahası önünde pres yapmakta ve top kazanmakta.

91. DAKİKA… Selçuk İnan’ın kullandığı serbest vuruşta Drogba topa ıskalıyor, ondan sekerek taca doğru giden top Chelsea defansına çarparak kaleye yönleniyor. Cech maçtaki ilk kurtarışını yaparken Galatasaray’lı taraftarlar da takımlarının maç boyu kaleyi bulan tek şutunu(!) seyretmiş oluyor.

Bu arada maç boyu defalarca Willian, Oscar, Ramirez, aklına esen her Chelsea’li oyuncunun topla bir kanattaaaaan diğer kanada top sürdüğünü, türlü paslaşmalarla Galatasaray defansının arasında ellerini kollarını sallaya sallaya dolaştıklarını hatta zaman zaman halı sahalardaki fırlama oyuncular gibi cezasahası önünde topa basıp durarak ”Hadi gel al!” bakışları attıklarını da eklemem lazım.

Sağolsun sarı-kırmızı oyuncular milletçe birlik ve beraberliğe son derece ihtiyaç duyduğumuz bu gergin günlerde Chelsea’li dış mihrakların tahriklerine kapılmadılar da bütün bu hareketleri en az 2 metre uzaktan sakin sakin seyrettiler(!).

Profesyonellik, Ciddiyet, İş Ahlakı…

mac5Maçtan önce  ”Ne kadar iyimser olmaya çalışsak da kabul etmeliyiz ki Galatasaray’ın bugün tur atlaması büyük sürpriz olur” dedim ve ekledim, ”Sarı-Kırmızı oyuncuların çok iyi bir performans ortaya koymalarının yanı sıra şanslarının da yaver gitmesini dilemek lazım”. İnanın ki maç başladığında da ”Canları sağolsun, 1-1’in rövanşında, Londra’da Chelsea’yi elemek kolay iş değil” mealinde bir yazı yazmaya hazırdım.

Fakat böyle bir rezalet karşısında ”Olur öyle yav, Chelsea neticede…” demek mümkün değil zira iddia ediyorum, Chelsea bu sezon Avrupa’da oynadığı en rahat maçı oynadı. Daha da ötesi, bu maçı Premier League’deki herhangi bir orta sıra takımına karşı oynasa muhtemelen daha çok zorlanırlardı.

Maç bittiğinde içimden ”Acaba Mourinho, ‘keşke yedek oyuncularla çıksaydım…’ diye hayıflanmış mıdır?” diye düşündüm ama kendi kendime cevap vermem gecikmedi. Mourinho Sarı-Kırmızılı bu kadronun aksine işini ciddiye alan bir adam, böyle Bir şey herhalde aklından dahi geçmez.

Hesabı Alalım

Görünen o ki Mart ayının yarısı anca geride kalmışken ligde 8 puan geride kalan, Avrupa’ya bu şekilde veda eden ve hiç umut vermeyen bu takım için birilerinin hesap vermesi yakındır.

mac10Artık hesabı; tıkır tıkır işleyen ve 2 sene üstüste şampiyon olmuş takımı durduk yere sezon başı krize sokarak Eylül ayı sonunda hoca değiştiren yönetim mi, ”Sorun ne bilmiyorum, oyuncularımla konuşacağım” diyerek özür dileyen Mancini mi, yoksa tribündeki taraftarlardan daha az yorulan, hiç efor sarfetmeyen, maç seçen, deplasmanlarda oynamayan yıldız(!) oyuncular mı öder, onu bilemem.

baris.tumok@abcspor.com

Son Haberler

ZORLANARAK

Fenerbahçe çok yıpratıcı bir Slavia Prag deplasmanı sonrası bu maça çıktı. Futbolcularımız persembe günü her şeylerini ortaya koydular Avrupa...

Benzer Konular