– Olmuyorsa olmuyor demektir, ne bekliyorsunuz, Brezilya falan mı ?
Alınan kötü skorların ardından antrenör bu şekilde bir tepki vermişti izlediğim bir yerli filmde,
Yeşil sahalarımızda çok şükür böyle bir beyanat duymadık henüz ama enteresan diyebileceğim bazı maç sonu beyanatları hatırlıyorum:
– Kalemize gelen ilk şutun gol olması dengeyi bozdu.
– Erken bulduğumuz gol oyun düzenimizi bozdu..
Malatyaspor ve Göztepe maçlarında Fenerbahçe kalesine sadece iki şut geldi, ikisi de gol oldu, Ayew ve Slimani 8 haftada dünyaları kaçırdı ama Cocu hiç bir basın toplantısında yenilen ve atılan goller üzerinden saçma sapan şanssızlık edebiyatı yapmadı.. Başından bu yana ben bu adamın duruşunu çok beğeniyorum, çok da seviyorum ama 14 futbolcusu milli takıma davet edilen bir takımın hocası olarak 9 maçta toplanan 9 puan rezaletinde, Comolli’den çok daha fazla pay sahibi olduğunu da düşünüyorum, tabii bu arada şanssız olduğunu da ekleyerek..
Sivasspor maçının Cocu’nun bu işi götürüp götüremeyeceğini bizlere gösterecek bir maç olduğunu düşünüyordum, bir şekilde kredisi arttı, morallendi. Eldeki oyuncuların da motivasyonu ve ciddiyeti tavan yaptı.
Olursa çıkış maçı olur, olmazsa da olmayacak demektir diye düşünüyordum..
Fenerbahçe bu virajı da dönemedi, demek ki olmayacak..
Önce bir maçı değerlendirmek gerekirse Fenerbahçe açısından 3 ayrı bölümden bahsedebiliriz. İlk 20 dakika, Mehmet Ekici’nin oyuna girdiği dakika ile sakatlandığı dakika arasındaki bölüm ve maçın son bölümü..
Slimani ve Benzia’nın yokluğunda Cocu solda İsmail’i tercih etmiş, 4-4-2 ile oynamak istemiş. Bu düzende Soldado ve Frey önde çift forvet olarak başladı..
Fenerbahçe ilk 20 dakikada oyunu domine etti bile diyebiliriz, defans bloğu da epey öndeydi zira. Çok bunaltıcı olmasa da baskıyı kurdu ama topu kaleye götürmekte geç kaldı.. 20.dakikadan sonra Sivas oyuna denge getirdi, top biraz daha fazla onlarda kaldı ama onlar da pozisyon üretemediler..
İkinci yarı da dengeli başladı, Elif’in ara pasında Soldado karşı karşıya atamadı, onun dışında heyecanlanacak hiçbir şey göremedik..
Ayew ve Şener’i kenara alan Cocu, Ekici ve İsla’yı oyuna alarak maçın gidişatını değiştirdi, Fenerbahçe 10 dakika sağlı sollu ataklarla rakibini bunalttı, Frey ve Soldado iki önemli pozisyonu kullanamadıi Ekici’nin frikiği direğe takıldı, ardından Ekici sakatlandı, 10 dakikalık iyi futbol da son buldu, sonrası yine ömür törpüsü bir 90 dakika oldu.
Skrtel döndükten sonra Fenerbahçe savunmasındaki arızalardan bahsetmez olduk ama Fenerbahçe çok az pozisyon buluyor ve gol atamıyor..
Fenerbahçe’nin çok az pozisyon bulmasının sebebi kanat oyuncusu olmaması.. Kenarlardan katkı gelmiyor.
Ayew atılan son 6 golün 5’ine katkı yapmış bir oyuncu, skora direkt katkı yapabilme konusunda kötü diyemeyiz ama oynamış olduğu bölgede beklentiyi karşılamıyor.. Topla çok fazla oynuyor, çok fazla içeri katediyor, sırtı dönük top alabilme konusunda sıkıntıları var, adam eksiltemiyor, sürati yetersiz.. Diğer kanatta oynayabilecek bir oyuncu da yok, Barış var ama onu da hoca hiç düşünmüyor..
Jailson Topal’laşmaya başladı..İyi niyetli, ayağı temiz, bacakları da, beli de ince, tek topu da iyi oynuyor ama 3.stoper gibi, takımı öne itemiyor, 18 yaşındaki çocuktan bekliyoruz her şeyi..
Şu dağınık Fenerbahçe orta sahasının patronluğunu 23 yaşında bir çocuğun liderliğe soyunup toparlayabileceğini düşünüyorsanız çok romantiksiniz demiştim ve dediğimin de arkasındayım, Benzia ilaç olmaz, tecrübeli bir 10 numara alınmaması bir transfer rezaletidir..
Sonuçta orta saha yetersiz, kanatlar yok, forvetler beceriksiz, geri kalanını konuşmaya ne hacet..
Hafta içi milli maç seyrettim.. Berkay, Oğuzhan, Hakan, Mahmut’la falan Lucescu gayet güzel oyunu domine etti.. Rakip de boru değil, Rusya.. Maç da deplasmanda..
Yahu arkadaş nedir bu korku.. Biraz cesaret.. Kısalt şu orta sahayı.. Gerekirse Jailson’u bile oynatma.. İsmail sol açık oynuyor, bırak artık şu korkuyu, Barış’ı koy..
İsmail’i al, Jailson’un yanına koy bu kadar acayip değil, İsla’yı Mahmut Tekdemir gibi kullanmayı dene, vallahi bundan iyi..
Mehmet Ekici oyuna girdikten sonra nasıl farkını hissettirdi..Sahadaki kaliteyi artırmadan bu işler çözülmez..
Skordan ziyade ben bugün Fenerbahçe’nin coşkusunu merak ediyordum, istediğimi alamadım..
Başkan Cocu’ya karşı mahçup, adama uygun çalışma ortamını sağlayamamış, vicdanen gönderemiyor falan ama bu iş Cocu ile yürümez, 9 maçta 9 puan, manzara ortada..
4 ay öncesine dönme şansım olsa, Aykut Kocaman’ın yardımcılarıyla çalışmazdım ama Volkan konusunda aynı hatayı yapardım diyerek bir itirafta buluna Ali Koç’un bu sözlerinden anlıyoruz ki, kendisi fazla duygusal, Cocu konusunda da aynı duygusallıkta ısrar edecek..
Valla ne diyeyim, aman kalbini kırmayalım dediklerimizin çatır-çatır belini kırıyor elin oğlu..
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907
