Hemen her spor dalında tarihin en iyisi tartışması yapılır ve nihai bir sonuca da varılmaz.
Ancak biatlonda dendiğinde, hatta kimilerine göre tüm kış sporlarında böyle bir tartışmaya pek de gerek yok gibi.
Biatlon Kralı ve Yamyam lakaplarıyla bilinen Norveçli Ole Einar Bjorndalen’in dominasyon kurduğu bu disiplin, Kış olimpiyat oyunlarında 8’i altın toplam 13 madalya, dünya şampiyonalarında toplam 45 madalya ve 6 tane de dünya kupası genel klasmanı kazanan bir kartvizite sahip.
Daha bitmedi!.. 95’i biatlon 1’i kayaklı koşu olmak üzere toplam 96 yarış galibiyeti almış efsane biatlet, 40’ını devirmişken 2014 Soçi Kış Olimpiyatları’nda kazandığı olimpiyat şampiyonluğu ile de destan yazmıştı.
44 yaşında emeklilik kararı aldı efsane sporcu ve bizlere de bu yazıyı yazmak farz oldu.
1974 doğumlu Norveçli, küçükken bir ip gerip üzerinde denge çalışması yapmasının semeresini, mükemmel bir tekniğe dönüştürerek almış.
Biatlon gibi çok zor bir sporda (düşünün kayarken o kadar yorulup, bir de üstüne o yüksek nabızla atış yapıyorsunuz). AMA dinlenik durumdaki kalp atış hızı ya da yarış sırasında atışlara geçtiği anda aniden düşen nabzı ile ilgili hayranlık verici cümlelerin söylendiği efsane, bilimsel olarak nedeni kanıtlanmasa da, herkesten farklı olduğunun en önemli kanıtıydı belki de.
Dayanıklılık, yetenek, beceri, konsantrasyon, devamlı çalışma, mükemmele yakın bir kondisyon, nişan alma becerisi isteyen bu disiplinde, 10 kilometreden fazla kar üstünde, soğukta mücadele ettikten sonra, bitiş çizgisini geçip o nabız ve yorgunlukla atış yapabilmek!..
Onun bu disipline yaptığı etkiyi, Michael Jordan basketbol, Usain Bolt atletizm ile eşdeğer tutuyoruz.
Kısaca bir efsane geçti kış sporları Biatlon disiplininden. Bir daha da böylesi gelir mi, hiç sanmıyoruz!..
ABC SPOR
@ABC_Spor
