Hangi uyanık uydurmuş bilmem, gündelik yaşamda kendine saygın bir yer bulmuş, nesilden nesile söylenen bir deyiş var:
“Ölüm hak, miras helal”
Türkçe meali şudur:
-“Abilerim, ablalarım, kardeşlerim, bakın giden gitti, ağlayıp gözyaşı dökmek nafile, bir an evvel gelelim şu para meselesine, bak, avcum fena halde kaşınıyor”..
Boyu devrilesi bir ata tarafından meşrulaştırılmış ya nasıl olsa? E, hadi yiyelim gari.. Ee, hadi yiyin gari..Hem mirası, hem de birbirinizi.
Oysa kavgaya ne gerek var, haybeden para, taş attın da kolun mu yoruldu..?
Zaman zaman sadece mirası, zaman zaman da mirasla beraber birbirini yiyen evlatlara mirasyedi derler ve iki çeşittir : Başkasından kalan mirası yiyen ve kendi mirasını yiyen..
Yaşamının belirli bir döneminde çok başarılı olmuş ama sonrasında olumlu anlamda hiç bir şey yapmadığı halde, o şaşalı günlerin ekmeğini yemeye devam eden, itibar gören ünlü kisiler vardır. Mesela, tek şarkının, tek albümün, tek filmin mirasını yer dururlar. Berkant-Samanyolu gibi. “Yeke Yeke Come on” diyen Morey Kante abimiz vardı yine öyle.
Yedikleri mirası kendileri yaratmışlardır, eyvallah ama yıllarca da yerler. O mirası yemelerine izin verenler de hayranları.
2008’den bu yana kulübü maddi manevi yokuş aşağı sürükleyen Aziz Yıldırım da ilk 9 yıllık başarılı yönetiminin mirasını yiyor hala.. Yedi bitirdi, vefa falan değil bundan sonrası, zarar veriyor.. Pek çok kişi farkında değil, Fenerbahçe’nin geleceğini de yemeye başladı..
Bırakın artık o 9 yılı.. Geçti, gitti.. Teşekkür ederiz kendisine.. 3 Temmuz’u da unutmayın ama o da geldi, geçti..
3 Temmuz’dan sonra şampiyon oldun mu? Oldun.. Kadron iyi miydi? İyiydi.. Kasan doldu mu? Doldu..
O zaman diyecek tek bir şey var.. NOKTA..
Bir transfer sezonu daha geldi de, bitiyor bile..
“Moyıs oyında töm tronsforleri bitirocoğiz rarara rororo ..
Hacı n’oldu?
Bence önlenilemeyen düşüş ve hatalar devam ediyor, hedefler küçülüyor..
Takımın başında taraftarın en az yarısının şiddetle istemediği bir hoca var artık.. İstenilmiyor olmasının sebeplerini çok irdeledik..Aslında O da bir miras yeridir, Daum’un mirasına konmuştur, neyse.. O başka bir konu..
Fenerbahçe ismi farklı bir beklentidir. 1-0’lar, pozisyonu kısır futbol, son 10 dakikası tırnak yiyerek geçirilen maçlar, esnerken bitirilemeyen 90 dakikalar Fenerbahçe taraftarını kesmez, tıpkı lig ikinciliklerinin kesmediği gibi.. Asıl o yüzden istenmiyor Aykut Kocaman.. Buna rağmen Aykut Kocaman’ın neden tercih edildiği çok daha önemli.. İşin içinde bir şark kurnazlığı var..
Bakın, Aykut Kocaman bir proje..İki yıllık bir proje. Yönetimin poposunu iki sene daha kurtarmak için seçilmiş çok akıllı bir proje..
Aykut Kocaman’ın eli takıma değdi, toparladı deniyor ya, doğru.. Toparlamadı henüz de, toparlayacak.. Zaten de o yüzden tercih edildi..
Aykut Kocaman’la 3. olmazsın..Rezil bir sezon geçirmezsin.. Garantici oyun anlayışı ile bir istikrar yakalarsın.. Bunu yönetim de biliyor.. Ben de biliyorum. Bu kesin ama şampiyon da olamazsın şu ortamda.. İkinci olacaksın.. Sonra seneye iki takviyeyle şampiyon oluruz muhabbeti başlayacak.. Ardından hocaya şut.. İki seneyi daha kurtardı yönetim..
Ligi domineetmek, çatır çatır şampiyon olmak, taraftara keyifli bir futbol izletmek gibi bir hedefi yok yönetimin.. Şampiyonluğa da inanmıyorlar..
Aykut Kocaman değişmiştir belki diyenler var ama bence değişmedi.. Bildiğini okumaya da devam ediyor.. 33 yaşındaki Valbuena ve 32 yaşındaki Dirar’ı bonservis ödeterek aldırdı.. İki oyuncu da kötü oyuncu değil ama bu ekonomik sıkıntıda bu tarz oyuncuların son sahibi olmayı tasvip etmiyorum.. Takımın en değerli oyuncusu satılmak zorundaydı, satıldı.. Aykut Kocaman eminim satılmasını istemezdi Kjaer’in..
Ya taraftarın sevgilisi? Lens’e teklif dahi götürülmedi.. Geçen yılın en iyisi, asist makinesi, tüm oyun planı üzerine kurgulanabilecek kadar değerli bir oyuncu, babasını toprağa verir vermez maça çıkacak kadar da iyi bir profesyonel.. Beşiktaş kaptı.. Yazık.
Aykut Kocaman bugüne kadar açık sözlü oldu takımla ilgili konularda.. Lens oyun planıma uymuyor derdi.. Demediğine göre bir yönetim acziyeti daha var ortada..
Eskiden Fenerbahçe’nin kapı önüne koyduğu çöp tenekesini kedi gibi karıştıran Beşiktaş, gözünü Fenerbahçe buzdolabına dikti.. “sen bunu yemiyorsun galiba” diyip salam, sucuk, pastırma, rokfor peyniri, ne var ne yok götürüyor..
Aslında bir noktada vazgeçilmez bir oyuncu değil Lens ama takımın eksikleri de beceriksizlikten giderilemiyor.. “Millet bulup alıyor, bizimkiler bulamıyor” diye delleniyor taraftar..
Adebayor Fenerbahçe’ye lazım, Hasan Ali Kaldırım taraftarı fıtık ederken bonservisi cebinde Clichy alınmıyor, Negredo 3 kuruşa başka takıma gidiyor, 37 yaşındaki Eto’o nun peşine düşüyorsun, hala Emre de Emre..
En son İsla transferi geldi.. Nokta atışı bir transfer, eyvallah. Wiel’i neden affediyorsun o zaman.. Dirar da sağ bek oynayabiliyor.. Kaç tane sağ bekle sahaya çıkacak bu Fenerbahçe?
Mehmet Ekici kapalı kutu, bana göre hala en iyi transfer ama uzun süredir kafa olarak futboldan uzak, göreceğiz..
2. sınıf bir stoper alınır, Mehmet Ekici 10 numara oynar, Rvp santrfor veya Sow kiralanr ve kadro şekillenir.. Tabii ki; bir tahmin bu..
Rakibe bakıyorsun, Talisca, Demba Ba, Negredo, Pepe, Lens vs..
Bu kadro zenginliğinde gelse, Ben Arfa nerede oynayacak?
Adam haklı beyler, dağılın..!!
Aylarca Belhanda beklediler, aylarca Ziyech.. Şimdi de Ben Arfa..
Ben Arfa..Memnun oldum.. Yönetim sen kimsin? Beceriksiz, dirayetsiz ve basiretsiz bir grup insan..
Valla ben artık çok yoruldum.. Bu seneden çok umutlu, heyecanlı arkadaşlar var, heveslerini kırmak istemem.. Aslına bakarsan “bir daha bu yolları aynı hevesle yürüyecek mallık bende de var” ama bir türlü havaya giremedim..
İki transfer, iki galibiyet havaya sokar belki beni, bilemiyorum.. Tek bildiğim ve tek umudum 2018 yılındaki kongre.. Birileri artık desin:
– Ver sinyali, sağa çek başkan.. Ya da…
Ne memleketi, Fener elden gidiyor..
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907
