Oyun sıkışmış gibiydi sanki. Maça daha istekli ve baskılı başlayan taraf Trabzonspor’du. Fenerbahçe’nin ligin ortalarında uyguladığı önde baskıdan eser yoktu. Pozisyon bulmakta oldukça zorlanıyordu sarı lacivertliler. İşte o anda açık ara sahadaki en yetenekli, diğerlerinden oldukça farklı olan oyuncu çıktı sahneye.Lens adeta tek başına aldı maçı götürdü.
Önce bir kornerde öyle güzel öyle sert kesti ki topu, Jozef’in etkili kafa vuruşunu Yusuf Erdoğan koluyla çıkardı. Hakemin penaltı ve kırmızı kart kararıyla, o ana kadar zor görünen maç bir anda bitiverdi adeta. Ardından bir kontratakta rakibi yerlerde süründürerek ezdi geçti, Sow’a da ”al da at” dercesine nefis bir pas çıkardı. Ne olduğunu anlamadan fişi çekti.
İkinci devre zaman zaman sola geçti. O kanattan sol ayağıyla da aynı sağ ayağıyla olduğu gibi etkili ortalar kesti. Baktı asistlerini mundar ediyor arkadaşları bu sefer dizginleri eline aldı, nefis bir 3. gol attı. Hepimize gösterdi ki, eğer Fenerbahçe ligin ikinci yarısında şampiyonluk yarışının içinde kalacaksa onun sağlıklı olması ve sakatlıklardan uzak durması en önemli faktörlerden biri olacak. Eğer Lens ikinci yarı bugünkü şovuna devam ederse Fenerbahçe için işler daha kolay olacaktır.
Ali Sami Yen’e Selçuk Şahin’in 40 metreden golüyle veda etmişti Fenerbahçe, Avni Aker’e de Lens’in zaman zaman rakiple kedinin fareyle oynadığı gibi, mecazi anlamda söylüyorum, ”edepsizlik” yaptığı maçla veda etti. 30.dakikada iş bittiği için de bugün takımın performansını konuşmak yerine Lens’in oyununu ön plana çıkarmak zorunda kaldık.
Bugün eğer ilk 30 dakikada Trabzon son senelerde olmadığı kadar düzgün bir top oynadıysa Fenerbahçe karşısında bunda seyircisinin ilk kez taşkınlıktan uzak kalmasının rolü vardı. Rahatsız edici bir seyirci baskısı olmayınca, sakin kalabildiler ve iyi de top yaptılar ama penaltı ve kırmızı kart adeta yılbaşı piyangosu oldu Fenerbahçe’ye. Eğer o pozisyon olmasaydı şu anda bambaşka şeyler konuşuyor da olabilirdik.
Bu arada çok eleştirilen bir konu da deplasman yasağı kalkmasına rağmen il güvenlik kurulu kararıyla Fenerbahçe taraftarının maça alınmamasıydı. Geçen sezon da buna benzer bir şekilde Bursa seyircisinin cezası varken, Bursa il güvenlik kurulu kabul edilmez bir şekilde Fenerbahçe seyircisini de maça almadı. Sadece 2.000 Fenerbahçe seyircisi belki o gün stada girseydi belki de kendi evinde gibi bir atmosfer yaratacaklardı. O maç 0-0 bitti, şampiyonluk yarışında kırılma anıydı. Kimse konuşmadı bile, Bursa il güvenlik kurulu aldığı keyfi kararla şampiyonluk yarışına etki etti.
Ancak Trabzon deplasmanı için alınan kararı ben anlayışla karşılıyorum. Trabzon deplasmanına 4 kez gitmiş, o atmosferi, Trabzon şehrinin Fenerbahçe’ye karşı tutumunu yakinen görmüş biri olarak söylüyorum. ”Henüz erken”. Şu yargıtay kararı çıksın. Kumpasın suçluları cezalandırılsın, ondan sonra şehrin öfkesi de biraz daha azalacaktır. Hatta bugün seyircisinin olması Fenerbahçe için dezavantaj bile yaratabilirdi. Umarım gelecek seneden itibaren tansiyon biraz daha düşer, yeni stadında beyaz bir sayfa açar Trabzon’lular. Eğer illa birine kızacaklarsa da Fenerbahçe’ye değil, iki sezonda 40’ın üstünde transfer yapıp böylesine vasat bir kadro oluşturmayı başaran eski ve yeni yönetimlerine kızsınlar.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: alp.eralp@abcspor.com
twitter: @alperalp72