KAYBEDERKEN KAZANMAK
17 yaşındaki OZAN’ı kazanmak.. Bu takımı geçen sene vites attıran DONK’dan vazgeçmemeyi kazanmak, Gomis’i sattık ne yaparız santrforsuz derken,5 maçta 14 gol atıp (geçen yıl ilk 5 hafta 13 gol atmıştık) modern hücum varyasyonlarını kazanmak..15 gün önce kaybederken kazanmıştı aslında G.Saray.
Önce sayın Terim, bu göbek sorunundan, Maicon ve Ahmet’in performanslarından bıkmış olacak ki, ne olacaksa olsun Ozan Kabak’ı oynatacağım kararıyla neden büyük hoca olduğunu bir kere daha ispat etti. Ligin 4/4 apoletlisi, lideri KASIMPAŞA önünde bir de Fernando ve Onyekuru’yu rotasyona bırakmak. Gerçekten bu kararlar sürrealist yaklaşımlardı fakat hoca yine haklı çıktı.
Maçın ilk yarısında, mücadele gücü bana geçen yılın son 6-7 maçını (Başakşehir, Beşiktaş) hatırlattı. Belki skora yansımadı ama bir yerde “iyiler mutlaka kazanacaktı”. 2.yarı bir haftadır İstanbul’u zaman zaman yoklayan şiddetli yağmurla beraber goller de yağmura nazire yaparcasına üstüste geldi ve maç bitti. Yeri gelmişken VAR sistemi sözüm ona faydalı olacaktı ama Akhisar kupa finalindeki net kırmızı kartı, Trabzon maçında Rodallega’nın hareketini (tüm uyarılara rağmen) ve bugün de Diagne’nin tam tabiriyle yedirdiği penaltıyı vermek. Ben VAR’a inanıyorum AMA skora göre karar veren Türk hakemlerine değil! Yayıncı kuruluşun bile piero ile zar zor ayırdığı 5.golü önce verip iptal etmek gibi. İnanmıyorum Avrupa’daki kariyeriyle de, toplu anahtarlıklı jöleli saçlıya da ve diğerlerine de.
Şampiyonlar ligine 3 gün kala, liderliği sükseli bir skorla geri almak, stoper bölgesi için umut verici gelişmeler, Muslera’nın (belki de bir G.Saray’lının başına gelebilecek en güzel şey) kusursuz formu sevindiren kısımlar. Lokomotiv Moskova önünde alınabilecek bir olası galibiyet camiayı iyice havaya sokar, bu kesin. Her daldan aralarda fikirlerimizi de söylemeye devam edelim. Geçen yıl Dursun Özbek’e karşı biri sürpriz,ikincisi çok net galibiyet alan, taraftarın Terim’den sonra en güvendiği isim başkan Cengiz’e karşı, eski başkan Duygun beyin tehditvarı açıklamaları yakışık almadı gerçekten. Lise kıskacından çıkartıp , duruşu ve izlediği politikalarla “adam gibi adam” dedirten Mustafa Cengiz bilinsin ki taraftar istemezse gitmez,. Ultraaslan gurubu çok güzel bir söz yazmış Duygun bey için,”başımıza Dursun Özbek’i musallat eden şahıs” diye. nokta!
Salı günü arifesinde, taçsız kral Metin Oktay’ın ölüm yıldönümünde, umut verici futbolla, daha da iyi günler çok da uzak değil. Yeter ki Trabzon maçı bilinçaltına ders olarak yazılsın.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: iskender.genc@abcspor.com
