Beşiktaş, alabildiğine yoğun bir takvim içerisinde, önce Çaykur Rizespor’u, ardından da erteleme maçında Trabzonspor’u yenmeyi başararak, Karadeniz Bölgesi’nden kayıpsız ayrıldı. Oldukça çetin geçen bu iki müsabakanın her birinde sahaya hükmeden taraf, Siyah-Beyazlılar’dı. Özellikle sezon başından bu yana hayal kırıklığı yaratan, pek çok olası zaferin kaybına yol açan fakat sezonun ikinci yarısıyla birlikte toparlanan kaleci Tolga, bu iki maçın da kahramanı olmayı başardı. Kedi refleksleri ve zamanlaması sayesinde Rizespor karşısında penaltı dahil birçok kritik kurtarış gerçekleştiren Tolga, sakatlanana dek Trabzon maçında da kalede – nihayet – güven verdi.
Rize maçında yine duran toplardaki klasını konuşturan Sosa, en mühim maçlarda skor başa baş giderken kilidi açıp, takımın şampiyonluk yarışında bayrak taşımayı sürdürdü. Beşiktaş dahil ligdeki tüm takımların şampiyonluğa oynayabilmek için en az bir adet duran top ustası olması şarttır, malum; Sosa, bu yıl bu özelliğiyle Beşiktaş’a defalarca hayat verdi. Yine şampiyonluk adına hayati önem taşıyan korner taktiklerinde de Beşiktaş’ın iyi bir grafik çizmesi, “Demir Adam” Atiba’nın son birkaç haftadır Kara Kartallar’a paha biçilemez gollerle katkı yapmasını sağladı. Atiba Trabzonspor maçında da böylesi zeki bir hamleyi az kalsın gole çeviriyordu, fakat reflekslerini coşturan kaleci Esteban ne o’na, ne de devamında Gomez’e imkan vermedi.
Kerim Frei ise, Olcay ve Gökhan’dan eksiği olmadığını, ceza sahası içerisinde cıva gibi kıvrak hareketlerle ikinci golü atarak kanıtladı. Bu durum, Olcay ve Gökhan’ın formsuzluğu söz konusuyken Beşiktaş’a ilaç gibi geliyor. Üstüne üstlük Rize maçında Itandje dışında çok az kalecinin çıkartabileceği bir şuta ceza sahasının dışından imza atması da, Kerim’in kalitesini bizlere ispatlıyor.
Itandje ve kurtarışları demişken; Cenk, Tolgay ve Olcay’ın mutlak gol pozisyonlarını kesen, serbest vuruşta Sosa’nın akıl dolu pasına yükselen Gomez’in kafa vuruşunun ağlara gitmesini de yine müstesna kabiliyetleriyle engelleyen Rize kalecisi, Yeşil-Mavililer adına farklı bir yenilginin önündeki başat etkendi. 89’da Chevaler’in attığı gol ise, Beşiktaş’ın son dakikalarda gol yemeye dair kronik hastalığının halen geçmediğini gösterdi. Öyle ki, kurtarılan penaltı, veya skor 1-0 iken konuk takımdan Deniz’in kafa vuruşunun direkten dönüşü Beşiktaş’ın 3 puanı alması adına çok şanslı anlar haline geldiler.
Şans demişken; Trabzonspor maçında konuk ekibin ilk dakikalarda akıl dolu tercihlerine rağmen kaleyi bulamaması ve Yusuf’un Tolga’ya karşı son vuruşu ıskalaması da, yine Beşiktaş’ın şans meleklerine yoğun bir mesai düştüğünü belgeledi. Öte yandan, Gomez’in atakları, Tolgay, Sosa, Kerim, Olcay ve Oğuzhan gibi isimlerin de kaleciyle karşı karşıya kaldıkları nice pozisyonda Beşiktaş’ın şanssızlık yüzünden daha farklı galibiyetler alamaması da taraftarı üzdü. Özellikle Sosa’nın ortasına düzgün bir vuruşla nokta koyan Gomez’in son anda Mustafa Yumlu’nun müdahalesine takılması bu talihsizliklerden biriydi.
Gelelim, tartışmalı pozisyonlara. Trabzonspor maçında, rakip kaleci Esteban’ın Douglas ile yaşadığı iletişim sorunu sonrasında doğan fırsatta, aynı pozisyonda biri bariz diğeri ise yetenekli kimselerce saptanabilecek iki penaltıya düdük çıkarmayan çizgi hakemi ve Bülent Yıldırım, taraftarları küplere bindirdi. Topa alenen elle, hatta kolla müdahale yapıldığını göremeyen iki hakem de büyük bir yanlışa imza attı. Bunun yanı sıra Quaresma’nın trivela’sında Trabzonspor’lu Cavanda’nın Kerim’i engellemek için yaptığı geri pas pozisyonu için de takdirini Trabzonspor’dan yana kullanan Yıldırım, Beşiktaş galibiyete uzanmasa çok daha beter bir eleştiri fırtınasına maruz kalacaktı.
Ligin gol kralı Mario Gomez ise, Rize maçında bombardımanla salladığı rakip kaleyi, Trabzonspor maçında hırsıyla yıkmayı başardı. Quaresma’nın şahane ortasını yatarak gerçekleştirdiği dinamik bir kafa vuruşuyla gole çeviren Alman Panzeri, böylece, Pascal Nouma ve Demba Ba’yı bırakarak, Beşiktaş tarihinde bir sezonda en çok gol atan yabancı oyuncu rekorunu da tek başına ele geçirmiş oldu. Oğuzhan, Atiba ve Quaresma ise, pas organizasyonlarında Gökhan’ın yokluğunu hiç aratmadılar. Olcay da haftalardır süren kısmetsizliğini, Trabzonspor karşısında, Sosa ve bilhassa topuk pasıyla klasını konuşturup asisti yapan Tolgay sayesinde attığı golle bozmasını bildi.
Böylelikle Beşiktaş, hücumuyla domine ettiği iki karşılaşmadan da galip ayrılıp, Karadeniz macerasını kayıpsız tamamladı ve yeniden liderlik koltuğuna oturdu. En zor sınavlarını ardı ardına atlatan Siyah-Beyazlılar’da tek mühim sorun, Trabzonspor maçında sakatlanan Tolga’nın ve hafif sakatlığı bulunan Gomez, Tosic ve Kerim’in akıbeti. Umarız bu oyuncuların sakatlıkları ciddi değildir. 19 Mart’ta 113. yılını kutlayacak olan Kara Kartallar’ımızı tebrik ederim.
Ankara’da yaşanan korkunç terör faciası sebebiyle hayatını kaybeden ve mağdur olan herkese rahmet ve taziye dileklerimi sunarım…
Yazarın diğer yazılarına erişmek için tıklayın
mail: efe.ozenc@abcspor.com
twitter: @efe_ozenc
Youtube: Turuncu ve Siyah Kadar Yuvarlak