Rize deplasmanindaki görkemli galibiyetin tesadüf olmadığını göstermek gerekiyordu bugün. Öyle de başladık maça. Hemen rakibi baskı altına aldık. Pozisyonlar da bulduk. Özellikle Dzeko bulduğu fırsatlardan birini gole çevirse çok daha kolay bir galibiyet alabilirdik. Gol gecikti belki ama ilk devre oynadığımız “büyük takım futbolu” keyif verdi.
Mümkün olduğunca pas trafiğini hızlandırdık. Önde baskıyla kaptığımız toplarla bir kaç kez rakibi dengesiz yakaladık. Defansımızı orta sahaya kadar çıkartarak alanları daralttık. Hatta Dziku Efecan ile birebir oynayarak rakip yarı sahaya kadar baskı yaptı. Çağlar ise eski takım arkadaşı demeden Serdar Dursun’u tatlı sert durdurdu. Szyma, Fred, İsmail üçlüsü dönen topları çabuk geri kazandılar. Bunların hepsi ilk devre oynanan etkili futbola katkıda bulundular.
Peki 45-65 arası neden tempomuz düştü, rakibe pozisyonlar verdik anlayamadım. Hadi Göztepe maçında Lille mücadelesinin yorgunluğu vardı. Bugün yorgunluk ta mazeret olmaz. Belki biraz top yapalım, oyunu tutalım dedik ama istediğimiz şekilde gelişmedi işler. Özellikle Maximin geriye yardımlarda zayıf kalınca sol tarafımızdan çokça geldiler. Maximin İrfan Can değişikliği sonrası Tadiç geldi o tarafa. Çok mu geri koştu ? Hayır ama en azından alan kapattı. Osterwolde’nin 2’ye 1 kalmamasını sağladı.
Bu arada 2 gol attı , elbette günün onemli isimlerinden biri Tadic ama alışmadığımız kayıplar da yaptı. Yine de En Nesyri’ye harika bir orta yaptı. Gol olmaması talihsizlikti. O En Nesyri bir de Osterwolde’nin asistini yedi. Telaş yapmasina gerek yok. Çok goller atacak Fenerbahçe icin, ilk 11’de çikacağı günler de gelecek.Y eter ki çok çalışsın ve sabretsin.
Sabır demişken Galatasaray maçından önceki son iç saha mücadelesinde hiç küfür etmeden takımını destekleyen ve ceza alınmaması için özen gösteren taraftar da bir teşekkürü hakediyor. Keşke onlar da bugün kaldıkları yerden devam etseler hem küfürsüz hem de böylesine etkili destek verseler gelecekte de.
mail: alp.eralp@abcspor.com
twitter: @alperalp72
