
“Korku ve hırs sürü halinde gelir dedim ama güven teker teker geliyor. Çünkü güven, kişiye özel verilen bir kredidir; kolektif bir çılgınlık değil, bireysel bir sorumluluktur. Tedesco’nun da en çok üzerinde durduğu şey bu…”: güven ve özgüven. Kendi koltuğu biraz sağlamlaştı, şimdi aynı güveni oyuncularına aşılamaya çalışıyor, birini kenara alıyor, birini oynatıyor..
Galibiyetin Fenerbahçe’yi kamçılatacağı, sinerjiyi yakalatacağı bir maçtı kağıt üstünde ama Tedesco çok enteresan bir kadro ile çıkmış. Son haftaların formda ismi İsmail yok, Alvarez var. Nene’yi ben de beğenmiyorum ama Szymanski orada ne alaka? Talisca, Asensio, Alvarez orta sahası böylesine bir maç için çok yumuşak kağıt üstünde ama topa sahip olabilirsen o kadar da sorun değil diye düşünüyor Tedesco, gerçekten de öyle oluyor ama topa sahip olduysan da üreteceksin, üretemezsen de kalende kolay pozisyon vermeyeceksin bu da geriye dönüşlerde eksik kalmamakla mümkün.
Fred, ben Essien değilim diye isyan etmişti, Asensio hiç değil. Tedesco mutlaka farkındadır ama şöyle de bir gerçek var, Asensio U19’la antrenman yaparak geldi, Fred tam kamp yedi ve hoca Fred’in kondisyonunu yetersiz buluyor. Hadi buyur buradan yok. Herhalde bu da Mourinho’nun eseri. Portekiz kampı boş geçmiş ve memleketinde Benfica ile fingirdemiş..
Fenerbahçe yaklaşık 20 dakika topa sahip oldu, neredeyse yüzde 90’a 10 gibiydi ama pozisyon 0. Samsunspor bir kere geldi bu 20 dakikada ama etkili geldi ve Tarık önemli bir kurtarış yaptı. Çünkü Samsunspor iyi takım, organize takım ve dengeli bir takım. Herkes hareketli set oyununda..
Fenerbahçe bir kere hızlı hücum yakaladı, onda da Nesyri bencillik yaptı..
Fenerbahçe’de organizasyon eksikliğinin haricinde ciddi bir yetenek sorunu da var.
Oyun dar alana yığıldığında o son dokunuşlar, son çalım çok önemli..
Talisca ve Asensio yetenekli oyuncular, Alvarez’in ayağı fena değil, Semedo da fena sayılmaz ama Kerem sadece süratiyle adam eksiltebiliyor.. Çizgiyi kullanmıyor, çizgide Brown’a çok güzel alan kalıyor ama birebirde çok kötü. Szymanski top kontrol etmekte çok zorlanıyor, Nesyri bambaşka bir şey. Yeri gelmişken Tedesco’nun ya Cenk’e şans vermesi lazım ya da santrforsuz bir oyun modeli düşünmesi lazım.
Tedesco ikinci yarıya 3 değişiklikle başladı. Kerem, Szymanski ve Talisca’yı oyundan aldı, İsmail, Nene, Oğuz takviyesi yaptı. Kağıt üstünde doğru gibi dursa da pratikte kabus gibi 15 dakika yaşandı Fenerbahçe kalesinde. Bunda Samsunspor’un da çok önde pres yapmasının da etkisi oldu. Semedo-Nene uyumsuzluğu da etkendi biraz, Semedo’nun top kayıpları da vardı, sol kanat çok pozisyon verdirdi..
Sonra Tedesco’nun Fred ve İrfan hamlesi topu tekrar Fenerbahçe’ye getirdi, 75-85 arasını da Fenerbahçe tek kale oynadı ama net denilebilir pozisyon yine yok.. Kaleciye endişe yaşatan bir şeyler oldu ama kurtarış da yapmadı hiç.
Ben, şampiyonluğa inanmayanlardanım. Fazla realistim belki de. Bu kadroyu ben transfer enkazı olarak görüyorum. Kadro mühendisliğinden ortaya çıkan şey tam bir hilkat garibesi.
Ya arkadaş bu Nene’nin nesini gördünüz de 20 kağıt verdiniz? Archie Brown Kostić’in sol bacağı yapmaz. Maximin bunları top diye oynar. Samsunspor daha yetenekli bir takım. Aynı kaliteye 1-2 milyon bonservis veriyorlar.
Yahu, santrforsuz oyun modeli olur da, santrforsuz takım mı olur?
Sonuç: maçın yıldızı Fenerbahçe’nin kalecisi. Skor:0-0
Bence Fenerbahçe’nin hocası kötü değil, kadro bu kadar ve Tarık Çetin’e de alkışlar..
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907