Cim bom maça adeta açlık oyunları ( hunger games) filmi gibi başladı, ilk 3 dakikada skor 11-2 olunca ZOC erken mola almak zorunda kaldı. Ve Klasikleşmiş mola dönüşü gerçekleşti 4-0’la ama bugün herşey nafile gibiydi Cimboma ve seyircisine! 7. Dakikada fark 14 oldu. Fener sadece Bo’nun drive’ları ile maçta kalmaya çalıştı fakat çeyrek 28-16 bitti.
Ilk çeyrekte Fenerbahçe o kadar ilginç bir durumda kaldı ki 4 yabancının sahada olduğunu farketmeden teknik faul aldılar. .
2. Ceyrekte 16 sayıya kadar fark yumuşak yumuşak erimeye başladı. Bu süre içerisinde Ergin Atamanın mola almadan Fener’i yenme gayretini çok anlamsız buldum. Zira eriyorum diyen fark son dakikada 4’e kadar indi.40-36. Bo McCalebb müthiş kaldırdı takımı ayağa, Zoric çok iyi oynarken , neredeyse Kleiza bile iyi oynama noktasına geldi! Ilk yarının son saniyesinde attığı basketle 2. Çeyrekteki son sayı olurken.Devre 40-38 Galatasaray LH lehine bitti bitmesine ama 16 sayıdan geri gelen Obradovic’in öğrencilerine Ergin Ataman da çanak tuttu, böyle kısa bir süre içindeki acaip seriyi bizimle beraber seyretti.
Ve belki de bir mucizenin gerçekleşme ihtimaline çanak tuttu. Galatasaray LH ‘da Sinan Güler iyi oynarken biraz fazla kenarda kalırken, Arroyo 9, Sinan Güler 9, Baby Face Zoran 8, Fener’de ise organizasyonun yıldızı Bo 10 sayı, Kleiza 9 , Zoric 8 sayı attı. 2. Çeyrekte hem seyircinin, hem Ataman’ın uyuması Kurt Zoc’un takımı Ataşehir’in aksine set hücumunda sakin oynanması ve özellikle 2. Şans sayılarında inanılmaz bir üstünlük kuran Sarı Kanarya’yı, ‘gitti bari 30 sayı yemeyelim’ dediği maçın tam ortasında buldular.
3. Çeyrek konuk takım serinin iç saha maçlarının o kadar da kolay olmayacağını gosterdi. Ve Tv molasına 47-47 girdi, hatta dönüşte Emir 2 de 0 atmasa Fener ilk kez öne geçecek ve maç son yılların en enteresan maçlarından biri olacakken 3. Çeyreklerin yıldızı Akkaş Manuchar devreye girdi. Ve bu periyodun son 4 dakikada yani Tv molasından sonra 14-2lik bir Akkaş serisi periyodun 61-49 bitmesiyle son buldu.
4. Periyodda 2 dakika henüz dolmuştu ki ZOC çıldırdı. Ve 10 saniye içerisinde iki ayrı hakemden iki ayrı teknik faul alınca saha karıştı. 2. Maçta yazmış olduğum verilemeyen teknik fauller ‘şehrin avrupa yakasında’ bol miktarda çalınınca maç 66-55 iken hakemler 10 tane faulü aynı anda çalıp soyunma odasına kaçtılar.
Çıkan kısmın özeti şuydu: Fenerbahçe cephesinde herkes Bo’nun eline bakarken 16 sayıya ulaşmıştı, Kleiza 14 olmuştu. Galatasaray’da ise Sinan 11, Arroyo 15, Akkaş Manuchar 14 olmuştu.
Maçın bitmesine 7.41 kala şunu son kez söylemeliyim deplasmanlar imkansız! Zira hakemler de başlarına iş almak istemiyorlar. Ha bu arada içerden hakemler haber gönderdi, Zoc’la bir daha yüzyüze gelmek istemiyoruz dediler. Zoc dışarı , hakemler içeri girdi. Şimdi şu soruyu sormanız lazım, Bu kararlar Anadolu yakasında verilse, ne olurdu? Düşünmek ve cevap vermek istemiyorum.
Özetle maçın gazı kaçtı. Zoc olmadan Ne yapabilirdi Fener, bence elinden geleni yaptı ama yapabileceği bu kadardı. Özetle Arroyospor, Bo spor maçı 21-22 Bo lehine, Galatasaray-Fener maçı ise 88-82 bitti. Bu arada belki inanmayacaksiniz ama Kleiza da 22 sayı attı.
Seri 2-2 oldu, tekrar ediyorum bu seride servis kırmak için ya mucize ya da Aslan Yürekli Richard adlı arkadaşın maçı yönetmesi lazım!