https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

HATİCE’YE BAK SEN !

Okunması Gerekenler

brunoHATİCE’YE BAK SEN !

Dünyaca ünlü bir içecek firmasında satış temsilcisi olarak çalışıyordum. Sanıyordum ki, düzenli bir şekilde çalışıp işini düzgün bir şekilde yapan personel mutlaka mükafatlandırılır, terfi de eder. Belki işimi çok düzgün yaptığımı zannetmiş de olabilirim ama firma içerisinde pozisyonunumun yükselmesi için başka şeyler de yapmam lazımmış, onu ben hayatta kıvıramam işte. Amirinin doğum gününü takip edeceksin, hediye alacaksın, tuttuğu takım kazandığında bir tebrik mesajı atacaksın falan filan.

Bunlar hep mutat durumlar, özetle amirine tuvalet kağıdı aldırtmayacaksın. O işi sen yapacaksın, yalayacaksın gerektiğinde. Firma Amerikalı ama çalışanları Türk. Hatta bir arkadaş, yeni doğmuş bebesine şefinin ismini verdi. Yuh ulan falan dedik. “Tesadüf be abi, çok önceden planladığımız bir isimdi” dedi. Bahsi geçen şefin tayini çıktı. Başka bir şehre satış müdürü olarak atandı. O arada da bizimkisi bebeğinin nüfus cüzdanını çıkartmış, sabah ilk iş, şef’in yeni görev yerindeki ofise nüfus cüzdanının fotokopisini fakslıyor. Fax başında, elinde nüfus cüzdanıyla iş üstünde enselendi. Machiavelli, başarıya giden yolda her şey mübahtır demiş, sanıyorum bu da işin bir parçası oluyor. Machiavelli’nin kafası başka kafa. İyi insan olmak, onur, erdem, hiç bir şey önemli değil diyor yani. Bizi bozar. Makyavelist yöntemlerle kazanılmış bir şampiyonluğu kimse istememeli.

fb gs pereDiyelim ki bir şekilde başarıyı elde ettin. Her başarı, başarı mıdır ? Hah işte bu tartışılır. Hatice’ye bakma neticeye bak diyenler için tartışılacak bir şey yoktur ama neticeye değil Hatice’ye bak diyenler oturdu bazı şeyleri tartışıyor bile. “Kötü oynarken kazanmak çok güzel” falan gibi beylik laflarına itibar etmem. Bu tarz başarılara argoda bal denir, balık denir, ille bir gün bir yerde tıkanır. Gerçek başarı bileğinin hakkıyla olur, eze eze olur, sonunda seni alkışlarlar. Pereira geldiği günden bu yana iki anahtar hariç her şeyi vaat etti, 6 hafta sonra ilk yarı bitiyor sahada ne oyun var, ne de gol. İte kaka alınmış puanlar var sadece. Neticeye bakmıyorum, Hatice’ye bakıyorum. 1-0 galibiyetler, son dakika golleri ile nereye kadar diyorum, çekirge sıçrıyor diyorum. Bu çekirge sıçraya sıçraya ipi göğüslese bile neye yarar diyorum ??

Hani verdiğin sözler, hani hücum futbolu nerede diyorum, dalga mı geçiyorsun bizimle diyorum ?? Hücum futbolu oynatacağım diyen adam, 6 tane savunma oyuncusunu sahaya sürmez bir kere. Çok büyük bir mantık hatası var bu işte. 6 tane savunma oyuncusuyla şampiyon olacağım diyorsa Pereira, iki üç tane transfer şart, veriyorum listeyi Başkan’a : Real Madrid takımında oynayan bir çocuk var. Mesela onu almak lazım. İsmi gelmedi şimdi aklıma, yakışıklı bir şey. Hani frikik atmadan evvel bacaklarını pergel gibi açan çocuk var ya, o işte. Başkan onu alarak transfere başlasın. Bir tane de Barcelona’da oynayan zayıf ama kıvrak bir çocuk var, Arjantinli. Hani doktorlar demiş ya, bu çocuk top oynayamaz diye. Onu da almak lazım. Bir de Bayern Münih takımında oynayan kel var, Hollandalı, arkada Topal ve Josef olsa bile goller attırır bu kel. Barcelona’da oynayan zayıf, kavruk Brezilyalı bi oğlan var. Topla bayağı bir delişmen, ele avuca sığmıyor. Volkan’ı beğenmiyor üstad, bu çocuğu kesin beğenir. Bu çocuğu da alırsak bol gollü galibiyetler görürüz, 6 tane defans oyuncusuyla oynasak bile.

pereira 10Yok gülmeyin, başka türlü olmaz. Bu adam Topal ve Josef’den vaaz-geç- mez !! İşin şakası bir yana Robin Van Persie gibi bir adamı kaybetmek üzereyiz. Kafa olarak bitmek üzere. Nani’de geri gitti. Sezonun en flash iki transferini kaybetmek üzereyiz. Robin Van Persie’ye kızamıyorum ben, sağ açığa attı adamı, orta yap diyor. Maçın ikinci yarısında rakibi ablukaya almışsın, adam yedek kulübesinde yahu. Bre Pereira, oyuncuların ne zaman kaleci Volkan’ı topla buluşturdukları kadar Van Persie’yi ceza sahasında topla buluşturur ve o da atamaz, o vakit dersin, “hacı kusura bakma be, görüyorsun işte, olmuyor”. Şu aşamada Aziz Yıldırım Hatice’ye mi bakıyor, neticeye mi bilmiyorum. Neticeye bakan aldanır, geçen sezon olduğu gibi son dönemeçte şampiyonluk gider. Bence Hatice’ye bakmak lazım, perşembenin gelişini Çarşamba’yı bile beklemeden görmek lazım.

Bu Hoca’nın başı yıldızlarla derde girecek, girdi bile. RVP’yi kaybetti, Nani yolda. Josef’in bile suratı düştü oyundan alınırken. İlk yarıyı kazasız belasız atlatmanın adresi belli oldu en azından. Bizim çocuklar. Yerli malı, yurdun malı. Ozan ve Volkan ilk 11’e. Hele ki Volkan ?? Bu çocuğun takıma girebilmesi için daha ne yapması lazım ? Van Persie devre arasında gider, müşterisi hazırsa, Fernandao ile devam etsin. O da bizim çocuk sayılır. Fenerbahçe taraftarı sabırsız bir taraftardır. 5 sene 10 sene taraftara sabredin diyecek Başkan, Arsenal’den taraftar transfer etsin; biz de öyle bir sabır yok ancak Fenerbahçe taraftarı korkak, pozisyon üretmeyen, defansif oynayan bir takımı asla içine sindiremez. Öyle gelecek şampiyonluk gelmesin der.

Son söz, bebeğine şefinin ismini koyan arkadaşın şirket içindeki pozisyonu bir kaç kere değişti, hala firma bünyesinde çalışıyor. Ben de size Onu anlatıyorum. Hayat işte !!

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

mail : bruno.monte@abcspor.com

twitter : @BrunoMonte1907

Son Haberler

OLMUYOR

Bütün maçlarımız bıçak sırtı. Kalmadı kredimiz. Sürekli ölüm kalım için sahaya çıkıyoruz. Böyle olunca da öne geçmek şart stresi azaltmak için. Yapamadık...

Benzer Konular