https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

GALATASARAY’IN YENİ FORVETİ: AUSTIN DAYE

Okunması Gerekenler

fersu yaziKoç Ataman’ın basketbol anlayışında şutör 4 numaralar önemli bir yer alıyor ki bunu Beşiktaş ve Galatasaray’daki Erceg seçimlerinden sonrasında Green’i Galatasaray’a bu rol için transfer edişinden, tutmayınca da Micov’u 4 numaraya kaydırmasından net olarak biliyoruz. Bu sezon Euroleague’de yer alacak sarı kırmızılılar artan bütçeleri ile bu pozisyona yine iddiaalı ve faydalı bir isim ile doldurmak istediler ki bunu Austin Daye’i transfer ederek büyük ölçüde başardıklarını düşünüyorum. 28 yaşındaki 2.11 boyundaki Amerikalı forveti gelin birlikte tanıyalım.
“Kariyeri”
auston daye1NCAA’in önemli kolejlerinden biri olan Gonzaga’da 2007-2009 arasında forma giydi. Yüksek üçlük yüzdesi ve blokları ile dikkatleri üzerine çeken Daye 2009 NBA draftında 15.sıradan Pistons tarafından seçildi. O dönem takımın önemli bir parçası olan Prince’in alternatifi olarak forma şansı buldu ancak beklentilerin altında kaldı. Bir sonraki sezon, 2010-11’de, 72 maçta yer aldı ve istatistiklerini bir miktar iyileştirmeyi başardı ama 15.sıradan draft edilmiş bir oyuncu için gereken sıçramayı yapamadı ve süreleri artı forma giydiği maç sayısı düşmeye başladı. 2011-12 sezonuna Pistons’da başlayan Daye, kısa bir Avrupa macerası da yaşadı Khimki ile. Ancak pek ayak uyduramadı Avrupa basketboluna ve burada da beklentilerin gerisinde kaldı, Aralık 2011’de tekrar Pistons’a döndü ve 2012-13 sezonunun ilk bölümünü burada tamamladı. Ocak 2013’te Prince ile beraber İspanyol guard Calderon karşılığında Grizzlies’e takas oldu ama yeni takımında da vasat altı bir performans sergiledi.
2013 yazında ise Raptors ile anlaştı ve burada sadece 7 maça çıktıktan sonra yolculuğuna devam etti, Fransız yıldız De Colo karşılığında Spurs’e takaslandı. Hedefleri olan Spurs’de iyice geri planda kaldı, sadece 15 maçta süre alabildi. 2014-15 sezonuna da siyah beyazlılarda başladı ancak Ocak 2015’te serbest bırakıldı. Bir süre D-League’de forma giydikten sonra Mart 2015’te Hawks ile anlaştı ve 8 maça çıktı, Nisan ayında kontratı bitince yine serbest kaldı. Bu sezonun başında Cavaliers ile çalışmalara başladı ancak takım ondan memnun kalmadı ve Daye de artık NBA şansını daha fazla zorlamak yerine kariyerine Avrupa’da, babası Darren’ın 80ler’de yıldızlaştığı İtalyan takımı Pesaro’da devam etmeyi tercih etti. Eskisi kadar sert ve rekabetçi olmayan İtalya ligine çabuk uyum sağladı ve ortaya koyduğu performans ile birçok büyük takımın dikkatini çekmeyi başardı. Lig tamamlandıktan sonra da Mayıs ayının başında Bahreyn’nin Al Manama takımına transfer oldu.
“Artılar-Eksiler”
austin 2Daye Avrupa basketboluna yatkın bir skorer olabileceğini Pesaro forması ile bu sezon gösterdi. Her ne kadar İtalya ligindeki basketbol üst düzeyde olmasa da sonuçta 13 maçta 20 sayı barajını geçmeyi başarmış bir oyuncudan bahsediyoruz. 2.11 boyunda olmasına rağmen topu yere vurabilen, yüzü dönük birebir oynayabilen ve kendi şutunu yaratabilen bir isim, iki yöne de yaptığı dribblingler sonrası bulduğu orta mesafe atışlarda yüksek yüzde yakalayabiliyor. 3 sayı çizgisi ise onun en önemli silahı. Asla boş bırakılmaması gereken hayli tehlikeli bir şutör. Uzun kolları ve düzgün şut mekaniği sayesinde bloklanması oldukça zor bir isim. Rakiplerinin bu nedenle ona yakın oynamasını da fakeler sonrası yaptığı penetreler ile cezalandırıyor ve ilk adımının çabukluğunu kullanarak bolca faul çizgisine gitme fırsatı yakalıyor. Buradan yakaladığı yüksek yüzdeyle de takımına kolay sayılar kazandırabiliyor. Fazla tercih etmese de aslında alçak postta sırtı dönük de silahları olan bir isim.
İki omuzundan yöne de dönebiliyor ve geriye çekilerek atışlar kullanabiliyor artı yarım çengel atışları da var portföyünde. Savunmacısını iyi okuyor ve gerektiği yerlerde şut fakeleri ile kendine alan açıyor. Bunların yanında aldığı ribaundlar sonrası direkt olarak dirbblinge başlayıp hızlı hücumları diğer potada bitirebilen bir forvet Daye, açık alanda etkili. Bir uzun için çabuk ayaklara sahip ve bunu oyunun iki alanında da kullanabiliyor. Hem sürekli ters eşleşme yaratıyor, adamını rahatça geçip potaya kadar gidebiliyor hem de savunmada ikili oyunlar sonrası neredeyse tüm kısa pozisyonlarını savunabiliyor. Atletizmi ve zamanlaması sayesinde ribaundlarda da takımına önemli katkılar verebilen bir oyuncu Daye. Özellikle dışarıdan potaya yaptığı hamlelerle ortalığı karıştırıp uzun kolları ile ribaundları bir çok rakibinden yukarıda çekebiliyor. Atletizm, uzun kollar ve zamanlama bir araya gelince doğal olarak bir blok tehditi de oluşturuyor. Özellikle ters taraftan getirdiği yardımlarda spektaküler bloklara imza atabiliyor.
Hücumda ciddi eksileri yok Daye’in aslında. Boyalı alanda fazla kalmak istememesi, temastan sonra bitirmekte zorlanması ve bazen basketbolun bir takım oyunu olduğunu unutup fazla bencil oynaması eksi olarak sayabileceğimiz özellikleri. Savunmada ise fiziksel dezavantajları başını ağrıtabiliyor. Sırtı dönük hücum etmeyi seven kalın 4 numaraların arkasında durmakta zorlanıyor, yeteri kadar güçlü değil. Bununla beraber teması sevmemesi oyunun iki alanında da sert forvetlere karşı direncinin çabuk kırılmasına neden olabiliyor ve konsantrasyonunu bozabiliyor bu durum. Rakibi tarafından kolay etki altına alınabilen bir oyuncu Daye. Zorlandığında ve oyun sertleştiğinde soğukkanlılığını çabuk kaybedip fiziksel avantajlarını kullanmak yerine dış atışlara yönelebiliyor. Evet iyi bir şutör ama gününde olmadığı zaman haddinden fazla ısrar edip özellikle üçlükleri inatla kullanmaya devam ediyor ve bu takımın da dengesini bozabiliyor. Tüm bunların yanında Daye Avrupa basketbolunda sınırlı bir tecrübeye sahip ve Euroleague sertliğini henüz yaşamamış bir isim. Zaten savunma yapmayı sevmeyen ve fiziği nedeniyle bu alanda zorlanan Daye’in boyalı alanda Galatasaray’ı bir kişi eksik bırakması hayli yüksek bir olasılık.
“Sonuç”
austin 3Daye koç Ataman’ın sevdiği gibi iki forvet pozisyonunu da oynayabilen, dış şutu olan ve en önemlisi kendi şutunu yaratabilen bir isim. Erceg’de olduğu gibi savunma zaafları var ancak pota altına yapılacak diğer takviyelerin bu açığı kapatacak şekilde yapılması savunmada getireceği eksileri kapatacaktır ki potayı koruyabilen Lasme’nin takımda kalıp kalmayacağı da bence hayli kritik olacak bu transferden sonra. Hücumda ise yanında oynayacak 5 numaranın sırtı dönük etkili olması onun dışarıda daha fazla alan bulmasını sağlayacak ve daha da rahatlamasına neden olacaktır. Koç Ataman’ın Erceg’li kadroda denediği ama aradığı 5 numarayı bulamadığını hatırlıyoruz. Bu sefer doğru kimya yakalanırsa Erceg’den daha yaratıcı ve daha ribaundçu olan Daye ile koç Ataman ve Galatasaray istediği sinerjiyi yakalayabilir. Ancak topu fazla seven bir diğer oyuncu ile sahada yer alırlarsa koç Ataman’ın rol dağılımlarını ayarlamakta ciddi bir mesai harcayacağını düşünüyorum, topu ne zaman nasıl ve kimin yönlendireceği sarı kırmızılıların hücum akışı artı verimliliği için birçok maçta en belirleyeceği konu olacak bu transferden sonra. Daye’in Pesaro’da ortaya koyduğu değerli performansın topun elinde kalması ile doğru orantılı olduğunu unutmamak lazım.
Mail: fersu77@yahoo.com
Twitter: @fersudeniz

Son Haberler

FENERBAHÇE GİBİ

Önce kızlarımızı kutlamak istiyorum. 2 sene üstüste Euroleague şampiyonluğunu kazanan kadın basketçilerimize ve böylesine yetenekli ve karakterli oyunculardan oluşan...

Benzer Konular