https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

FREKANSLAR TUTACAK GİBİ

Okunması Gerekenler

Aynı anda aynı saçmalığa kahkaha atabiliyorsanız elektrik var demektir..
Bu saçmalık ertesi gün de hala komik geliyorsa frekanslarınız tutmuş demektir..
Konuşulacak konular tükendiğinde aynı anda ortamdaki sessizlikten keyif alabiliyorsanız ruh eşinizi bulmuşsunuz demektir..
Dünyanın en iyi taktisyenini, en kupalısını da hoca olarak getirseniz frekans tutmadı mı olmuyormuş, ben son süreçten bunu anladım. Tedesco’nun varsın kupası olmasın ama yeter ki frekans tutsun.
Açık konuşmak gerekirse ben Gençlerbirliği maçının 11’ine çok yakın bir kadro bekliyordum çünkü rakip ciddi. Bu anlamda beni yanıltan Szymanski tercihi oldu.  Asensio zaten hazır değil deniyordu..
Szymanski’ye orta sahada yer yoksa kanatta asla yer olmaz, rahat olun.
Kutsal kitaplarda bahsedilen niyetler ve ameller vardır ya?
Niyet önde baskı, pres ama ameller pek de öyle gelişmedi çünkü rakibin kontra silahları var ve orta sahada pas yapabiliyorlar ama niyet önemli diyelim.
Zubkov, Onuachu ve Muci hızlı oyuncular, orta sahada yapılacak bir hatada cezayı kesebilirler. Ki 19. dakikada da cezayı kestiler ama gol VAR odasından döndü. 1 dakika sonra da rakip 10 kişi kaldı ve maç başka bir boyuta geçti.
Rakip 10 kişi kalana kadar  Fenerbahçe’nin topla oynama üstünlüğünden bahsetmek mümkün ama pozisyon bulamadı, organizasyon yoktu..
İlk organize atağı 31.dakikada Szymanski’yle gelişen ve Nesyri tarafından harcanan pozisyon oldu..
Rakip 10 kişi kaldıktan sonra tabii ki Fenerbahçe defans bloğunu da öne çıkardı ve baskıyı kurdu, reboundları başarılı bir şekilde topladı, Trabzonspor ceza sahası ateş çemberine döndü ve 45’te En Nesyri skoru yaptı..
Tedesco için çok zor maç olduğunu kabul etmek gerekir, oyuncuların çoğunu tanımıyor, önce bunun altını çizelim.
Takımdaki kazanma arzusu çok iyiydi, bir hoca değişikliği havası var.
Olmayan ne?
Kerem klasik bir kanat oyuncusu değil. Çizgide görmeyiz zaten Keremi. Arasındaki Brown da topla çok yetenekli bir adam değil, sol kanatta Ozan’ın yıldızlaşmasını sağladılar..
Sağ taraf daha tutarlıydı. Evet  Mert ve Szymanski ofansif yetenekleri kısıtlı oyuncular ama Talisca ile kurdukları üçgende oyunu çizgiye kadar yaydılar ve etkili ataklar oradan geldi..
Kerem’i aldıysan Benfica’daki Yunan gibi bir santrforun olmalı..
Diğer olmayan orta sahada bu kadar yana oynarsan uç oyuncuların müsait pozisyonda top alamaz..
Bir diğer olmayan ise tiki taka. Rakip 10 yarı sahasında, özellikle de rakip ceza sahası civarlarında çok ikiye bir denediler, kimi zordu ama basit paslarda da isabet gelmedi çünkü bir inceci yok. Belki Talisca bunu yapar bazen ama o adam Fred değil..
Fenerbahçe’nin bu orta sahası bana şampiyonluk ışığı vermedi..
İspanya milli takımı perişan etti ya bizimkileri? Herkesin kafasında aynı soru? Aradaki fark ne?
Aradaki fark ince işler ve hücum organizasyonu..
Organizasyon çok çalışarak olabilecek bir şey ama ince işler yetenek ve zaten oyuncu değerini de o belirliyor.
İkinci 45 dakika Fenerbahçe maçı tamamen rakip yarı sahada oynadı, topu zaman zaman hızlı da çevirdi ama final öncesi basit pasları bile yapamadı. Öyle olunca pozisyonda olmuyor.
45 dakikanın 40 dakikasını rakip yarı sahasında oynadı Fenerbahçe ama Onana tek kurtarış yapmadı. Direkten kucağına giden tek tehlikeli şut var..
Ve tuhaf bir son 5 dakika var. Mert’in ikramıyla başlayan ve rakibi cesaretlendiren ve Fenerbahçe’lilerin yüreğini ağzına getiren bir periyottu. Bu üstünde durulması gereken bir konu. Bunu ben biraz rahatlığa biraz da uyumsuzluğa bağlıyorum..
Fenerbahçe’nin stoperlerini rakip ceza sahasına kadar gönderip prese devam etmesi, ikiyi arama konusundaki azmini beğendim.
Sarı kartlı İsmail’i Bartuğ ile değiştirmesi bir risk dengeleme hamlesiydi. Szymanski-İrfan değişikliği ise çilingir hamlesi olarak değerlendirilebilir. Nene- Kerem değişikliği de bunu perçinledi. Oyun alanını çizgiye kadar genişletmek istedi hoca.
Hoca bu hamleleri belki de başka şeyler düşünerek yapmış da olabilir, ben altında bir mantık faktörü buldum..
Lafı gelmişken Nene’nin Fenerbahçe seviyesinde bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum. Yatırım transferi olabilir mi? O da tartışılır. Ne çok hızlı, ne çok teknik ne de güçlü. Maximin bir kaç kere çalımlayıp sıfıra inerdi.
Tedesco ilk maçı için olumlu sinyaller verdi bana. Cenk’in süre alması bile bir şeydir..
Maç 11’e 11 olsaydı ne olurdu bilmiyorum.  Biraz zamana ihtiyaç var mutlaka. Yazının başında belirttiğim frekanslar tutacak gibi duruyor, bu 3 puan kadar güzel..
Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Son Haberler

TEŞHİS-TEDAVİ

Sezon başından beri aynı şeyi tekrar edip duruyorum. Merkez orta sahamız problemli. Hoca da Zagreb maçı dahil neşteri oraya...

Benzer Konular