EY 2016 RUHU, GELDİYSEN 6 KERE TIKLAT
Aslında bu akşam maç hakkında yazar mıyım çok emin değildim ama yazana değil, yazdırana bakmak lazım. Velhasıl kelam nasıl ki Beşiktaş’ın sezon başında oynadığı futbolu yazsak ayıp olurdu, şimdi de yazmazsak ayıp olur.
İki sezon üst üste şampiyon olduğunda ve kısmen sonraki sezonda oynadığı akıcı ve baskın futboldan kesitler sunan Beşiktaş bunu daha önce çok daha kaliteli kadrolarla gerçekleştirirken bugün elindeki çok daha kısıtlı kadroyla bu futbolu oynatan Sergen Yalçın’ı takdir etmek lazım. Felaket bir başlangıcın ardından sürekli üzerine koyarak gelişen takımın mimarı olarak hoca her türlü övgüyü hak ediyor.
Adeta bir simyacı gibi dokunduğu takımı ve hele ki Larin gibi bir forveti altına çeviren Sergen bu geceki performansı herhalde kendisi bile beklemiyordu. Rize defansının da inanılmaz hatalarıyla büyük katkılar sunduğu skor eğer Aboubakar gününde olsaydı daha bile farklı olabilirdi. Gerçi annesini kaybederek büyük üzüntü yaşayan kara boğanın bu akşam sahada yer alması bile ciddi bir fedakarlıktı ve elinden geleni de fazlasıyla yaptı, asistleri de çok kıymetliydi. Aynı şekilde N’Koudou da kendisine gelen topları olumlu değerlendirse fark yine daha fazla olabilirdi. Ancak bu akşam muazzam oynayan ve Ali Gültiken’in 32 yıllık rekorunu egale eden Larin, eski günlerinden kesitler sunan Oğuzhan, çevik ve yaratıcı genç sol bekimiz Rıdvan, stoperde çok iyi uyum yakalayan Vida-Welinton ikilisi, kalede her geçen hafta güven ve deneyim kazanan Ersin ve hepsinden de önemlisi müthiş bir dayanışma ve birliktelik ruhu içinde ‘takım’ kimliğine kavuşan Beşiktaş çok önemli bir seri yakaladı. 5 haftadır gol yemeden alınan gollü galibiyetler kesinlikle doğru yolda olduğumuzu da gösteriyor.
Rakiplerin de hala istikrarlı bir futbol ritmi yakalayamamış olması şu anda Beşiktaş için büyük bir avantaj yaratıyor. Son haftalarda nispeten rahat fikstürü çok iyi değerlendiren takım liderliği de kaptı ve umarım sonuna kadar da bırakmaz. Bütün maç boyunca sadece ikinci yarıda 10 dakika kadar rakibe boşluk bırakan Beşiktaş kalan sürenin tamamında hem rakibi hata yapmaya sürükleyen boğucu bir pres kurdu hem de tempoyu çok yüksek tuttu. Sanırım Beşiktaş şu anda fizik kondisyon olarak da ligin en diri takımı ve bu da yine teknik direktör ve antrenörlere yazar.
Oğuzhan’ı futbola döndüren, Larin’den zımba gibi bir forvet yaratan, başta tu kaka edilen Welinton’u takıma monte eden, rotasyonu mükemmel şekilde idare eden Sergen Yalçın bir de Ljajic’i kazanabilirse ve Dorukhan’ı sakatlıktan önceki formuna döndürürse ara transfere bile ihtiyaç kalmadan yarışa devam edebilir. Üstelik bu akşam takımın en çok asist yapan oyuncusu Ghezzal de sahada değildi, dikkatinizi çekerim. Müthiş bir gol atan ve taraftarın zaten çok şeyler beklediği Hasic’ten de uzun yıllar yararlanırız diye umut ediyorum.
Türkiye’nin çok önemli futbol adamlarından Serpil Hamdi Tüzün’ün rahle-i tedrisinden geçen Sergen Yalçın onun öğrencisi olduğu yıllarda öğrendiklerini şu anda çok başarılı bir biçimde uyguluyor ve umuyorum ki 20 bin taraftarın önünde attığı imza daha çok uzun yıllar Beşiktaş’a vereceği hizmetlerin garantisidir.
Şimdi bir sonraki zorlu Hatay deplasmanına kadar bu görkemli galibiyetin keyfini çıkaralım ve önümüze umutla bakmaya devam edelim.
mail: gorkem.isik@abcspor.com
twitter: @gorkem7305
