A GRUBU
(Romanya, Ukrayna, Çek Cumhuriyeti, Karadağ, Fransa)
En zoru olmasa da, doğruya doğru, çok zor ve sürprizlere çok açık bir grup. Tek tek takımlara bir göz atalım:
ROMANYA: Ev sahibi hüviyetiyle turnuvaya katılan iki ekipten birisi Romanya. 1987 yılından bu yana, 2001 ve 2005’teki 12.lik, ve 2007’deki 13.lük bir tarafa, uluslararası arenada kadın basketbolunun öne çıkamayan bir ekibi olduğu için, Romanya’nın sistemi, azmi, potansiyeli ve kapasitesi şu an hepimiz için üç aşağı beş yukarı bir soru işareti. Karadağ’dan bu grupta bir sürpriz geleceği ortada, fakat Romanya sonuncu da olabilir, Fransa’nın peşinden seyirci desteğiyle grup ikincisi de olabilir.
Bu sene AGÜ ile ligimizde ve Euroleague’de boy gösteren süper forvet Gabriela Marginean onların en kilit ve çok yönlü oyuncusu konumunda. Dolayısıyla, takım muhakkak evvela hücumda o’nun eline bakacak. Marginean’ın yanı sıra, beş yıl önce Romanya’yı U-18 şampiyonluğuna taşıyan genç Sonia Ursu’ya ve haşin penetrelere dayalı hücum gücüne de her zaman dikkat etmek lazım. Ursu’nun dönemdaşları kısa forvet Claudia Pop ve 4 – 5 mevkilerinin banko ismi Elisabeth Pavel de beklenmedik ölçüde potansiyelli isimler. Pota altı civarında, hazırlık maçları evresini iyi geçiren genç kısa forvet Gabriela İrimia öne çıkıyor. Hem savunmada hem de ribauntlarda takımın yükünü sırtlayan İrimia, hantallığıyla kaybettiğini, fırsatçılığı ve çalışkanlığıyla örtüyor.
Veteranlardan dev pivot Florina Pascalau ve oyun kurucu Annemarie Parau, takımın tecrübe kaynakları. Birkaç rol oyuncusunu sakatlıklara kaptırsalar da, ilk hedefleri müzmin sakatlarla dolu Ukrayna’yı ve en büyük silahı Kulichova’dan yoksun kalacak olan Çek Cumhuriyeti’ni yenmek olacak. Fakat, turnuva ve eleme tecrübesi olmadan, sadece hazırlık maçlarıyla kadro, taktik ve rol oturtmak zordur; Romanya da evvela rakiplerinden bu konuda geride.
Kolay sayı yemeleri ve faul problemine çabucak girmeleri de tecrübe eksikliğini gözler önüne seriyor. Fakat, kadın basketbolunda hücum ritmini bulan takımın rakibinden 1 değil tam 4 – 0 önde olduğunu hatırlatarak, pek çok sürpriz yapmaya aday bulunduklarını belirtmek istiyorum. Son olarak, bu gencecik kadroda, swing-woman Flavia Ferenczi takımın jokeri olacaktır, aklınızın bir köşesinde bulunsun.
UKRAYNA: 1995 yılında ilk kez katıldıkları ve Maryna Tkachenko’nun efsanevi performansı sonucunda kazandıkları Avrupa Şampiyonluğu’nu 20 yıl sonra tekrardan elde edemezlerse, bunun başlıca sebebi, başlarındaki evlere şenlik sakatlık furyasıdır.
Evet, son on yıldır üst düzey basketbolda söz sahibi değillerdi; fakat bu sene, saha komutanı Oleksandra Kurasova, Valeriya Berezhynska, Olesia Malashenko ve en son da Vita Gorobets gibi çok kritik oyuncuları sakatlığa kurban vererek iyice işi zora soktular. Bu yüzden tüm yük, Avrupa’da Yılın Genç Kadın Oyuncusu ödüllü Alina Iagupova’nın omuzlarına bindi. Her an her yerden her işi yapabilme potansiyelli muhteşem bir yetenek olan Iagupova’ya, Berezhynska ve Malashenko’nun yokluğundan doğan pota altı zafiyetini kapatmaya namzet 2.02’lik AGÜ’lü Aleksandra Khomenchuk ve oyun kurucu Anastasiya Bogdanova yardımcı olmaya çalışacak.
Kadınlar basketbolunda atletizmin yeri henüz netleşmemiştir, lakin uzun boyun ehemmiyeti hep sabit ve üst düzeydedir. Bu sebepten dolayı, savunma ağırlıklı Khomenchuk’a çok büyük ümit bağlıyor ve görev biçiyorlar. Tüm oyuncuları 30 yaşın altında olan Ukrayna, mucizelere imza atmazsa, grup sonunculuğunun en büyük adayı.
ÇEK CUMHURİYETİ: Son beş yıldaki en değerli oyuncularını, 4 – 5 numaranın efendisi BJK’lı Kulichova’yı ve sene başında emekli olan efsane Eva Viteckova’yı bu şampiyonaya getiremiyorlar. Ayrıca, geçen seneki dünya şampiyonasında yaşattıkları hayal kırıklığı da halen hatırımızda. Dolayısıyla, Çek Cumhuriyeti’nin şu an, 2003 yılında Avrupa 2.si, 2005’te de Avrupa Şampiyonu olan ve o günden bugüne de hep ilk sekize kalmayı başaran dev basketbol ülkesi görünümünde olamadığını net bir biçimde söyleyebiliriz.
Son on yıldaki başarıları elde eden ekibin mensupları artık giderek yaşlanıyorlar ve yerlerine gelen yeni yetenekler henüz kimseyi tatmin edecek bir oyun ortaya koyamıyorlar. Alışılagelmiş ekipten Katerina Elhotova, pivot İlona Burgrova ve acımasız dört numara Jana Vesela’nın yanı sıra, son on beş yılın en iyi iki – üç Avrupalı oyun kurucusundan biri olan 37’lik Veronika Bortelova da yine şampiyonada boy gösterecek. Yeter mi? Hiç sanmıyorum. Geçen seneki dünya şampiyonasında, ellerinde Kulichoca ve Viteckova varken bile hücumda çok büyük yaratıcılık sıkıntısı çekmişlerdi; şimdi onlar da yokken “oyun kurmak” iyice zorlaşabilir.
Bu sene ZBL Finaller MVP’si apoleti ile turnuvaya gelecek olan Alena Hanusova’nın muhakkak kabuğunu kırması ve özgüveniyle sahaya damga vurması gerekecek. İlk milli turnuvasına çıkacak olan genç Kamila Stepanova’dan çok şey bekliyorlar, ama henüz zamanı değil. Maç boyunca çizgisini koruyabilecek tek isimden, yani Kulichova’dan yoksunlarken, kimin bileğine güvenecekler? Sadece belirli dakikalarda coşup sonra sönen Vesela’nın mı? Yetmez.
O yüzden, kadrodaki beş Katerina (Bartonova, Hindrakova, Novakova, Sedlakova ve Elhotova) en az beşinci viteste oynamadıkça, hedefleri grup 3.lüğünden yukarı çıkamayacaktır.
KARADAĞ: Son yıllarda hep son 8’e kapağı atana kadar çok etkileyici oynayıp, ardından yokluğa karışıyorlar. Bu sorunu çözmek adına, bu sene ABD’li 1.98’lik pivot Angelica Robinson’ı devşirip kadroya kattılar. Ellerinde, GS Odeabank’ın yıldızı ve Avrupa’nın halihazırdaki en önemli 10 oyuncusundan biri olan Jelena Dubljevic ve kimi zaman baş gösteren (yakından tanıdığımız) konsantrasyon sorunları var. 21 yaşındaki combo guard Jelena Vucetic ise, bu sene başında Sırbistan Kupası Finali’nde Vojvodona adına 39 sayı atıp MVP ödülünü kapabilmiş çok müstesna bir yetenek. Sırbistan – Karadağ yıllarından sonra bir türlü eski ritmini bulamayan 34’lük guard Aleksandra Vujovic yine benchten bir şeyler yapmaya çalışacak.
Forvet Ana Baletic ve pivot Biljana Pavicevic, tıpkı Anadolu Efes’li Milko Bjelica’nın kız kardeşi 4 numara Milka Bjelica gibi, takımın tecrübe taşları. Benim naçizane X – Faktör adaylarım ise, boyuna rağmen 4 – 5 numarada boy gösteren hırçın savaşçı Kristina Rakovic ve 18’lik pivot Violeta Lazarevic. Lazarevic’e Robinson ve Iva Perovanovic varken görev düşmeyebilir, fakat ileriki yıllarda muhakkak sıkça adından söz edeceğiz. Milica Jovanovic de, oynatıldıkça açılan nev-i şahsına münhasır bir uzun.
Tüm bu bileşenlerin üzerine ellerinde Jelena Skerovic gibi bir şutör ve Snezana Aleksic gibi ele avuca sığmaz bir oyun kurucu varken, Ana Pocek ve Eshaya Murphy’nin sakatlıklarına rağmen, Karadağ’ın grup ikincisi olması beni şaşırtır mı? Hiç sanmıyorum.
FRANSA: Geçen seneki Kanada maçı faciasının ardından, tüm neferlerini toplayıp tam tekmil, top yekûn geliyorlar. 2014’teki en büyük eksikleri “dişi Shaq” Isabelle Yacoubou bu sene kadroda. Ayrıca “dişi Duncan” Sandrine Gruda da yine üniformasını kuşanmış durumda. Geçen seneki şampiyonanın sonlarında çıkış yakalayan 1.95’lik genç pivot Cata-Chitiga, 1.97’lik pivot Helena Ciak, “sihirbaz” oyun kurucu Celine Dumerc ve forvet Tchatchouang ile çok güçlüler.
Dumerc’in oyunu maç içerisinde ara sıra düşüşe girse de, pota altındaki bu geniş ve etkili rotasyonla elde edecekleri dominantlığın haddi hesabı yok. Bu kadro 2013’te Avrupa 2.si olan veya 2012’te Olimpiyat gümüşü alan kadrodan bir seviye aşağıda, fakat halen daha şampiyonluğun İspanya ile birlikte en kuvvetli iki adayından biri durumundalar. Genç oyun kurucu Olivia Epoupa ve yaşıtı forvet Valeriane Ayayi, burada rüştlerini ispat etmeye uğraşacaklar. Bilhassa Epoupa, Dumerc’i layıkıyla yedekleyip dev bir iş başarabilir.
Sarah Michel de kıpırdanıp kendine gelirse, keskin şutör Emilie Gomis’in yokluğunu çok fazla aramazlar. Dumerc’in Aşil tendonundaki problem onları ne kadar az rahatsız ederse, ileriye o kadar kolayca ilerlerler. Mühim olan nokta, her hücumda pota altındaki eşsiz skor makinelerine top indirebilmeleri. Bu iş de Dumerc ve Epoupa’ya düşecek.
Grup 1.liği için tartışmasız favoriler. Ayrıca, geçen sene Potanın Perileri ve Kanada karşısında uğradıkları türden bir hezimete mahal bırakmaya da hiç niyetleri yok. Onlar, tarihteki ilk Eurobasket’ten beridir her zaman en güçlü ve en iyi dört takımdan biri olmayı başaran bir ekole sahipler. Ciddiyet onların göbek adı…
Tahmini Sıralama: 1) Fransa 2) Karadağ 3) Çek Cumhuriyeti 4) Romanya 5) Ukrayna
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail : efe.ozenc@abcspor.com
twitter : @efe_ozenc
