29 Ocak 1981 doğumlu yüzücü, kendi branşında sadece ülkesi değil, tüm Kuzey Amerika hatta dünya genelindeki en meşhur 3 sporcudan biri..
1.73 boyundaki Amerikalı sporcu, spot ışıklarını ilk kez üzerine 1996 Atlanta Olimpiyatlarında çevirmişti.
O zamanlar daha 14 yaşında olan Amanda, bir anda herkesin sevgilisi olmuş ve oyunlar boyunca tüm kameralar üstünden ayrılmayıp, adeta her evin sevimli küçük kızı olmuştu.
2005 yılında ESPN tarafından ve FHM dergisince yılın en güzel sporcusu seçilen Amanda Beard, sadece güzelliği değil, başarıları ile de oldukça popular bir isim.
Major turnuvalarda 5 tanesi altın olmak üzere toplamda 21 madalya kazanan sporcu, Olimpiyatlarda da 2 altın toplamda 7 madalya kazanmış ve ülkesinde 2 kez EN İYİ YÜZÜCÜ ünvanını elde etmiş bir celebrity.
Çok genç yaşta girdiği ve bir anda meşhur olduğu spor hayatı, dışarıdan peri masalı gibi gözükse de, çocukluğunu yaşayamaması ve yaptığı, yediği herşeyin belli bir plan çerçevesinde olmasından kaynaklanan rahatsızlığını devamlı dile getirmesi de unutulmamalı!
Madalyalar, kazanılan şan, şöhret çok güzel ama bir de Iceberg’in görünmeyen yüzü var sözü, Amanda Beard için oldukça geçerli bir terim olsa gerek…
Bulimik hastalığı, geçirilen depresyonlar, uyuşturucu alışkanlığı ve diğer birçok şeyin spora ÇOK ERKEN YAŞTA başlamasından kaynaklandığını ve çocuklarına ‘spor konusunda’ HİÇBİR ZAMAN BASKI YAPMAYACAĞINI defalarca söylemiştir.
Vejeteryan olmasıyla tanınan ünlü sporcunun lakabı ‘The Underwater Girl’.. En başarılı olduğu branş da kurbağa stili..
Güzel yüzü ve fiziğinden dolayı birçok magazin dergisinin defalarca kapaklarını süslemiş, mankenlikte de spor hayatı kadar başarılı olmuş bir isim..
Hayvanseverliği ile de tanınan Beard, bir zamanlar ‘üstüne hayvan postu giyeceğime soyunurum’ diyerek verdiği pozlarla da epey şansayson yaratmıştı.
Biri erkek, diğeri kız iki çocuk sahibi güzel sporcu, aslında HAYAT HİKAYESİ okunması gereken ve üstte de yazdığımız gibi, şah-şöhret ve paranın hayattaki herşey olmadığını anlatan ve bence FİLMİ YAPILMASI gereken bir isim. Gençlere ve çocuklara da Iceberg’in bilinmeyen yüzünü göstermek açısından çok güzel bir örnek..
Suyun altında ağladını göremezler adlı otobiyografisini her sporseverin OKUMASI GEREKTİĞİNİ düşünüyorum!
Haftaya başka bir güzel ve spor dalında buluşmak üzere..